Paul’de el yapımı ekmek 7 saatte hazırlanıyor

Azadea Grup Türkiye Ülke Müdürü Ali Al Khalil, yüksek kalitede ekmek için, Fransa’da özel olarak un üreten çiftçilerle çalıştıklarını söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Lübnanlı Azadea Grup tarafından geçtiğimiz Kasım ayında Türkiye’ye getirilen Paul, “Fransız Yaşam Sanatı”nın (French Art de Vivre) temsilcisi olarak kabul ediliyor.
1889’da küçük bir aile işletmesi olarak Kuzey Fransa’da kurulan Paul, halen bir aile şirketi olarak hizmet vermeye devam ediyor. Bugün bu geleneği 5. kuşak devam ettiriyor. ABD’den Avrupa’ya, Uzakdoğu’dan Ortadoğu’ya uzanan geniş bir coğrafyada 30 civarında ülkede 500’ün üzerinde şubesiyle her ay 5 milyondan fazla müşteriye hizmet veren Paul’ün kuruluş hikayesinde “ekmek sanatının ustası“ tanımının da izleri var. Paul, yüksek kalitede ekmek üretmek için, Fransa’da PAUL için özel olarak un üreten 300 çiftçiyle çalışıyor. “Paul’ün ekmekleri Tokyo’dan Londra’ya, Washington’dan Dubai’ye uzanan coğrafyada Fransa’yla aynı ustalığı ve lezzeti taşıyor” diyen Azadea Grup Türkiye Müdürü Ali Al Khalil, “Dünyadaki tüm Paul’lerde sunulan ürünleri Türkiye’deki şubemizde bulabilirsiniz. Paul, meşhur kruvasanı ve ekmekleri, tatlı çeşitleri, et, balık, tavuk, salata, burger ve pizza çeşitlerinin yanı sıra Türk damak zevkini dikkate alarak sadece buraya özel hazırladığı lezzetlerle zengin seçenekler sunuyor” yorumunu yapıyor. Azadea Grup ile Türkiye pazarında giren Paul, Kasım ayından bu yana BUYAKA AVM’de faaliyet gösteriyor. “Türkiye pazarında öncelikli hedefimiz İstanbul’da büyümek. Bir yıl içinde BUYAKA AVM’deki şubemiz dışında 4 tane daha şube açmayı hedefliyoruz. İstanbul’daki yeni şubelerimizin ardından, bir sonraki adım ise Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya’yı içine alan bir süreci kapsayacak” bilgisini veren Ali Al Khalil, Paul’ün “Kalite’nin Sembolü” slogonını kullanan Paul’ün temsil ettiği yaşam tarzı ve lezzet kalitesini anlattı:


Türkiye pazarına yönelik hedefler neler? BUYAKA AVM dışında yeni mekân açma planları var mı İstanbul ve İstanbul dışında?


Paul’ün Türkiye’de açılmasının yarattığı heyecanı görmek çok güzel. Paul’ün bağlı olduğu kalite standartları ile yarattığı beğeni, bize gelecek planlarımızla ilgili güç veriyor. Paul’ü bilenlerden en çok gelen talep de yeni şubeler açmamız yönünde. Bizler bu talebe en iyi şekilde cevap verebilmek için planlamamızı yapıyoruz. Türkiye pazarında öncelikli hedefimiz İstanbul’da büyümek. Bir yıl içinde BUYAKA AVM’deki şubemiz dışında 4 tane daha şube açmayı hedefliyoruz. İstanbul’daki yeni şubelerimizin ardından, bir sonraki adım ise Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya’yı içine alan bir süreci kapsayacak.

Paul, dünyada nerelerde var?  Her ülkede ürünleri, mekan tasarımları aynı mı? Ülkelere özel tatlar geliştiriliyor mu?

Paul, Amerika’dan Avrupa’ya, Uzakdoğu’dan Ortadoğu’ya uzanan geniş bir coğrafyada 30 civarında ülkede 500’ün üzerinde şubesiyle her ay 5 milyondan fazla müşteriye hizmet veriyor. Her ülkede “Fransız Yaşam Sanatı”nın (French Art de Vivre) temsilcisi olarak biliniyor, kabul ediliyor. Her Paul de bunu yansıtan şık ve farklı bir tasarıma sahip. Bu tasarım, Fransa’nın yerel rustik tarzı ile Paris tarzı çay salonunu birleştirenbir atmosfer yaratıyor. Fakat aynı zamanda her şube, farklılaşan mimari özellikleriyle kendine özgü. Fransa’dan özel olarak getirtilen sandalyeler, duvarlardaki tablolar gibi dekorasyon unsurları, Paul müzikleri de bu deneyimin bir parçası.

Menü de bu yaklaşımla oluşturuluyor ve Paul’ün ana ürünleri her şubede sunuluyor. Bununla birlikte gidilen her ülkede, o ülkenin damak tadına uygun olan özel lezzetlerle eklemeler yapılıyor. Türkiye, çok zengin yemek kültürü olan bir ülke, bunu menümüze yansıtarak seçeneklerimizi daha da zenginleştirdik. Kahvaltı tabağındaki Akdeniz çöreği, çılbır, Türk çayı, sucuk hellim sandviç, fıstıklı ekler ve milföyün yanı sıra“Büyükannemizin Tarifleri” adı altındaki bademli ve elmalı turtalar, kısa sürede tercih edilen lezzetler arasına girdi.

Paul kendisini “ekmek sanatınınustası” olarak tanımlıyor.Paul’un ekmekleri yedi saatte hazırlanıyor. Bu ekmeklerin farkını, özelliğini anlatır mısınız?

Paul, bugün “Maison de Qualité” (Kalitenin sembolü) sloganıyla, usta aşçıların en taze ve doğal ürünleri kullanarak hazırladıkları Fransız geleneğinin lezzetlerini sunuyor. Pastane ürünlerinden yemek çeşitlerine uzanan lezzetlerimizin arasında yer alan ekmeklerimizin ise bizim için ayrı bir önemi var. Usta aşçılarımızın kendi fırınımızda hazırlayıp taze olarak sunduğu ekmek çeşitlerimiz Paul geleneğinin en önemli parçası. Paul’ün kuruluş hikayesine baktığınız zaman “ekmek sanatının ustası” tanımının izlerini görebilirsiniz. 1889’da küçük bir aile işletmesi olarak Kuzey Fransa’da kurulan Paul, halen bir aile şirketi olarak hizmet vermeye devam ediyor. Bugün bu geleneği 5. kuşak devam ettiriyor. Paul’ün ekmekleri Tokyo’dan Londra’ya, Washington’dan Dubai’ye uzanan coğrafyada Fransa’yla aynı ustalığı ve lezzeti taşıyor.

Paul, yüksek kalitede ekmek üretmek için, Fransa’da Paul için özel olarak un üreten 300 çiftçiyle çalışıyor. Biliyoruz ki bir ekmeği “iyi” yapan, içindeki malzemeler ve yapım sürecidir. Paul 13 farklı çeşit ekmeği üretirken, tamamen doğal ve yüksek besin değerine sahip Tip 65, kepekli, çavdar gibi kendi un çeşitlerini kullanıyor. Özel öğütme teknikleriyle üretilen 6 tahıllı un, buğdayın bütün yararlı kısımları korunarak, en yüksek besin değerini elde edecek şekilde üretiliyor. Farklı ekmek çeşitlerimizin arasında, zeytinli, kurutulmuş domatesli, soğanlı, tahıllı ve peynirli özel ekmekler de bulunuyor. Paul’de ekmek hala el ile yoğurularak yapılıyor ve yapım süreci ortalama 7 saat sürüyor. Sadece hamurun mayalanması 4 saat (diğer fırınlara göre daha uzun bir süreç) sürüyor. Sonrasında şekillendirip tekrar dinlenmeye bırakılıp, pişiriliyor ve pişirildikten sonra taze olarak servis ediliyor. Doğal olan ve hiçbir koruyucu madde içermeyen ekmeklerimiz, protein, vitamin ve mineraller açısından zengin bir besin kaynağı sunuyor.

Mutfaktaki aşçılar kimler? Paul kendi aşçılarını mı getiriyor yoksa burada eğitim mi veriyor?

Aşçılarımızla ilgili organizasyonumuz Paul’ün her şubesindeki yüksek kalite standartlarını garanti altına alacak şekilde yapıldı. Bölge aşçılarımız her şubemizin denetiminden sorumludur. Şubelerimizdeki baş aşçıların bölgeyle ilgili geri bildirimleri, menümüze ekleyebileceğimiz yeni lezzetler konusunda bize yol gösterir. Böylelikle Paul’ün sunduğu tatları, yerel damak tadına adapte etmemiz mümkün olur. Aynı zamanda, Paul’de çalışan baş aşçılarımız, bölge merkezlerimizdeki eğitimlere düzenli olarak katılıp yenilikleri öğrenerek kendilerini geliştirir.

Paul mutfağında öne çıkan tatlar hangileri?

Paul’ün günün her saatine uygun olarak hazırlanan menüsünde çok özel lezzetler yer alıyor. Tüm yemek çeşitlerimiz, en taze ve doğal ürünlerle hazırlanıyor. Kruvasan, çikolatalı ekmek gibi Viyana usulü çörekler, omletler ve kahvaltılık sandviçlerden oluşan kahvaltı menümüzü Türk Kahvaltı tabağıyla zenginleştirdik. Çay saati (Salon de Tea) menümüzde ekler, turta, makaron, kek ve pasta çeşitlerine uzanan farklı seçenekler yer alıyor. Çorbalarda geleneksel Fransız soğan çorbası, sandviçlerde biftekli sandviç, ana yemeklerde ise bademli tavukgöğsü gibi farklı lezzetler bulunuyor. Besin değeri yüksek tariflerle hazırladığımız “Sağlıklı Yaşam Menüsü“nü de  misafirlerimizin istekleri doğrultusunda geçtiğimiz günlerde sunmaya başladık. Kahvaltıda ızgara kuşkonmaz, yumurta, çavdar ekmeği ve karışık yeşil salatayla servis edilen “kuşkonmazlı çılbır”; içinde taze yabanmersini, frambuaz, keten tohumu, kabak çekirdeği, ceviz, badem ve bal bulunan “yabanmersinli parfe” gibi besin değeri yüksek, özel tarifler hazırlandı.

Özellikle yaz aylarında hafif bir yemek isteyenleri düşünerek özel salata, tavuk ve balık tarifleri oluşturduk. Sağlıklı yaşam menüsündeki “taze ton balığı salatası”; ançüez, taze sebzeler ve kalorileri yakmaya destek olan lezzetli limon sosuyla birlikte sunuluyor. “Tavuklu kuskus salatası”, ızgara tavuk göğsü, tam tahıllı kuskus, sebze, peynir, taze kişniş, nane ve kavrulmuş çam fıstığı gibi özel tatlarla hazırlanıyor. Paul’e özel geleneksel pişirme yöntemleriyle hazırlanan bir diğer yemeğimiz de; Fransız puy mercimeği, kereviz, kuşkonmaz gibi ızgara sebzeler ve rokayla hazırlanan “taze somon fileto”. Tavukseverleri düşünerek taze ıspanak, coleslaw ve karışık salata ile servis edilen “tavuklu tartine”; kavrulmuş kırmızı biber, patlıcan ve kabakla hazırlanan “tavuklu kepekli makarna” gibi seçenekler sunuyoruz.

Fransız soğan çorbası en popüler yemeklerimizden birisi

Meşhur Fransız soğan çorbamız en popüler yemeklerimizin arasında yer alıyor. Bu kadar beğenilmesinin sebebi, nefis lezzeti kadar, ev yapımı Paul ekmeğinde servis edilmesi. Paul severler meşhur kruvasanlarımızın ve tatlılarımızın da bağımlılık yaptığını söylüyor.  Türkiye başarılı ve güçlü kafe ve restoranlarla dolu. Diğer yandan pazara girmeye hazırlanan uluslararası oyuncular da var. Misafirlerimizin seçenek olarak görebileceği bütün kafe ve restoranları rakip olarak değerlendirebiliriz.