"Avrupa kendi kıtasına hapsolur"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Şafak Pavey, "Türkiye'yi kaybetmiş bir Avrupa kendi kıtasına hapsolur. Modernitesi yenilmiş bir Türkiye ise bize hapishane olur" dedi
İSTANBUL - Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar Grubu'nun bir forumu olan Global Progressiv Forum ile Friedrich-Ebert-Stiftung Derneği işbirliğiyle düzenlenen ve iki gün sürecek "Türkiye'de Demokrasi-Avrupa'ya Doğru Zorlu Görev" başlıklı konferans The Marmara Otel'de başladı.
Konferansta konuşan Pavey, Türkiye ve Avrupa'daki demokrasi anlayışlarını anlattı. Soğuk Savaş'ın sona erişinin geride kutup ideolojilerden arınmış bir dünya bırakmadığını belirten Pavey, "Berlin Duvarı şenliklerle yıkıldıktan sonra çağdaş siyasi dünyada işlerin yoluna gireceğini umuyorduk. Marks geleneğinin de insanlığa söyleyecek sözü kalmamış gibiydi. Fakat öyle olamadı. Demokrasi, içinden geçtiğimiz yüzyılda büyük değişime uğramakla kalmadı, demokrasinin ulaştığı ülkelerde giydiği elbiseler oldukça farklılaştı" diye konuştu.
Ortadoğu'da demokrasinin katı dindarlık elbisesi ile karşılarında olduğunu söyleyen Pavey, şunları kaydetti:
"Modern İslam demokrasisine örnek gösterilen Türkiye'de bugünkü yönetimin gücünü Tanrı'nın verdiği rövanş görevinden aldığına inananlar hayli çoktur. Günümüz Amerikası'nın dünyaya teklif ettiği model 'herkes için demokrasi'dir. Ama beklenen sonucu vermiyor. Sunulan yönetim bilgisi, anlamını koruyamadı. Hatta kumun cama dönüşmesi kadar tuhaf değişimle içine girdiği kültürler tarafından ilk haline hiç benzemeyen yeni bir biçimle karşımıza çıktı. Kuzey Kore'de, Fransa'da, Yemen'de halk demokrasileri mesela... Ama bu devletlerin kendilerine verdikleri isimle, bizim algılarımız hayli farklı. Siyasi yapıda aynı kavramlardan farklı içerik yaratmanın bu yüzyılın en belirgin özelliği olduğunu düşünüyorum. Siyasi sorunlara Batı'dan alınarak uygulanan çözümlerin de bu nedenle başarılı olmadığı düşüncesini taşıyorum."
Avrupa'daki sol ve sağ kavramlarından bahseden Pavey, "Batı'da ekonominin yürütülmesinde, vergilerin düzenlenmesinde, paylaşımdaki adalet oranları, Avrupa solu ve sağı arasındaki farkı belirleyen önemli ölçeklerdir. Avrupa'da sol; reformist, işçi sınıfı temsilcisi olarak yoksullaşmaya karşı sosyal devlet projelerinin mimarı olarak varlık bulur. Sağ ise; gelenek üzerinden varlık bulur. Ama yeşil politikalara ya da temel insan haklarına bir sol parti kadar açıktır. İkisi arasındaki temel anlaşmazlık, birey ve devlet ilişkisindeki sorumluluklara göre biçimlenir" diye konuştu.
Gezi Parkı olaylarını da değerlendiren Şafak Pavey, hükümeti eleştirdi. Pavey, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gezi, parçalanmışlığımızı su yüzüne çıkardı. Oysa kültür olarak tek birlik olmaya oldukça değer veririz. Uluslararası markamız bile Avrupa ile Asya'yı birbirine bağlamaktır. Aramızdaki tartışma, güç ve iktidar mücadelesine dayanmıyor. Siyasal özgürlük taleplerine dayanmıyor. Etnik mücadeleye değil, demokrasi mücadelesi değil. Güncel politik tartışmaların ötesine uzanıyor. Bize uygun görülen 'Müslüman demokrasi' çerçevesi Gezi ile buharlaştı."
"Türkiye'yi sekülerleri olmadan düşünebilir misiniz?" diyen Pavey, "Gözlerinizi kapatın ve bu parçanın Türkiye'den tamamen yok edildiğini hayal edin. Türkiye'yi kaybetmiş bir Avrupa kendi kıtasına hapsolur. Modernitesi yenilmiş bir Türkiye ise bize hapishane olur" ifadelerini kullandı.
Konferansa katılanlar arasında Avrupa Parlamentosu Milletvekili ve İspanyol Sosyalistleri Avrupa Delegasyonu Başkanı Javier Moreno Sanchez, Friedrich Ebert Stiftung Türkiye Temsilcisi Michael Meier, Avrupa Parlamentosu Milletvekili Maria Eleni Koppa da yer aldı.
Konferans yarın da devam edecek.