"Barış çabalarına rağmen cezalandırılmamız anlamsız"

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kıbrıs sorunuyla ilgili olarak barış konferansı önerilerinin yanıt bulmadığını söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye ve Kıbrıslı Türklerin barışa dönük çabasına rağmen halen cezalandırılıyor olmasını anlamanın mümkün olmadığını, şimdi de bir iki ay içinde 2004'te olduğu gibi bütün tarafları kapsayan bir barış konferansı yapmayı önerdiklerini ancak bu çağrılara yanıt bulamadıklarını bildirdi.

Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında soruları yanıtlayan Davutoğlu, Türkiye'nin AB üyeliği ile ilgili bir soruya karşılık, Türkiye'nin AB üyeliği konusundaki kararının "bütün ülke tarafından paylaşılan kesin ve stratejik bir hedef" olduğunu söyledi.

Türkiye'nin reform çabasının herkes tarafından bilindiğini belirten Davutoğlu, son anayasa reformunun, bütün siyasi reformların bir işareti olduğunu kaydetti ve şöyle konuştu:

"Eğer önümüze müzakere sürecinin doğası ile ilgili olmayan siyasi engeller çıkarılmazsa ya da bu engeller kaldırılırsa çok kısa sürede çok büyük mesafe alırız. Bu siyasi engel de çok açık söyleyelim Kıbrıs sorunudur. Daha önce başka bir ülkenin önüne konmamış bir siyasi engel olarak bu konu bizim önümüze kondu. Bu konuda 2006'da alınan kararlar çerçevesinde fasıllar üzerindeki blokaj kalktığında bir iki yıl içinde bütün fasıllarda ilerleme sağlarız ve hatta kapatma aşamasına geliriz. Bu konuda kararlıyız."

Davutoğlu, "Türkiye ve Kıbrıs Türk kesiminin 2004'te aldığı net karara ve barışa dönük çabasına rağmen hala bizim cezalandırılıyor olmamızı anlamak mümkün değildir. Şimdi bile aynı şeyi söylüyoruz, gelin bir iki ay içinde aynen 2004'te olduğu gibi bütün tarafları kapsayan büyük bir barış konferansı yapalım ve bu sorunu kökten çözelim. Böylece Türkiye'nin AB sürecinin de önü tamamıyla açılsın. Ama maalesef bu çağrılarımıza yanıt bulamıyoruz. Umarız ki BM'de süren müzakereler olumlu sonuç verir ve bu sorun çözülür. Böylelikle Türkiye-AB ilişkilerinin ufku tamamen açılır. Dolayısıyla kısa dönemdeki gelişmeler biraz da bu tür siyasi engellerin kaldırılıp kaldırılmamasına bağlı." dedi.

Bu arada her iki bakan da Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy'nin beklenen Türkiye ziyaretini gelecek yılın başında yapacağını açıkladı.

Bu konularda ilginizi çekebilir