"Darbe girişimi milletin direnciyle püskürtüldü"

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, FETÖ'nün darbe girişimi hakkında, "Darbe girişimi milletin ferasetiyle, direnciyle püskürtüldü ve başarısız kılındı" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, darbe girişiminin milletin feraseti ve direnciyle püskürtüldüğünü, başarısız kılındığını belirterek, "Türkiye gerçekten çok darbe gördü ama bu kadar ahlaksız, bu kadar barbar bir darbe teşebbüsünü görmedi. 27 Mayıs'ta bile insanların üzerine böyle bombalar atılmadı, havadan ateş açılmadı." dedi.

Kurtulmuş, Haber Türk televizyonundaki programda, FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Darbe girişiminin, milletin feraseti ve direnciyle püskürtüldüğünü, başarısız kılındığını anlatan Kurtulmuş, "Ama bir miktar da olsa tehlike yok değildir. Milletimiz meydanlarda durdukça, meydanları doldurdukça, bu darbeye, bu hukuk, izan, insaf ve ahlak dışı darbe teşebbüsüne karşı durdukça, Allah'ın izniyle çok kısa bir süre içerisinde, bugün itibarıyla neredeyse hemen hemen bütün elleri, kolları kesilmiştir, bütün imkanları ortadan kaldırılmıştır. Ama temkin payını şunun için bırakıyoruz, milletimiz uyanık olmaya devam etsin, milletimiz bu demokrasi nöbetini tutmaya devam etsin. Allah razı olsun, herkesi tebrik ediyoruz." diye konuştu.

"Türkiye son 24 saatte çok büyük bir sınav verdi"

Kurtulmuş, Türkiye'nin son 24 saatte çok büyük bir sınav verdiğini, Ankara'nın sabaha kadar teyakkuz halinde olduğunu kaydetti. Meclis'e çok sayıda bomba atıldığına dikkati çeken Kurtulmuş, "Bugün Meclis'i gördük. İlk andan itibaren bakanlarımızın bir kısmı Çankaya'da kaldık orada çalışmaları sürdürdük, bir kısmımız Meclis'te çalışmaları sürdürdü ve herkes işinin başındaydı. Evet çok açık, çok sert gelen bir darbe dalgası vardı ama hiç kimsede bir telaş, bir korku, bir çekinme yoktu. Siyasiler, seçilmişler olarak bu sorumluluğu yerine getirmeye çalıştık. Ama biz ne yaparsak yapalım, bu işin başarılı olmasının arkasındaki ana etken, bir numaralı aktör milletimizin cesareti ve ferasetidir." ifadelerini kullandı.

Türk milletinin büyük bir feraseti olduğunu dile getiren Kurtulmuş, "Maşeri vicdan dediğimiz yani genel ortalamanın vicdanı, aklı, izanı dediğimiz şey, böyle bir şeydi. Ve bir de Türkiye, geçmiş dönemdeki darbelerden çok çekti. Çok sevdiği bir başbakanını darağacında sallanırken gördü. Çok sevdiği başbakanlarının altından koltuklarının çekildiği zamanları gördü. İnsanların peşinden gittikleri, sevdiği siyasilerin uzun yıllar cezaevinde kaldıklarını gördü. Partilerin kapandığını gördü ve insanların içinde, belki şu anda sokaklarda olan genç neslin büyük bir kısmı bu bilgiye sahip değil ama toplumsal birikimimizin içinde şu var, 'Ah keşke Menderes'e, Özal'a, Erbakan'a sahip çıkabilseydik' gibi bir toplumsal maşeri vicdanın içerisinde bu beklenti var." şeklinde konuştu.

"Millet geçmiş darbelerde yapamadığını yapmak için sokağa çıktı"

Kurtulmuş, milletin biraz da geçmiş darbelerde yapamadığını yapmak için sokağa çıktığına işaret ederek, "Her şeye rağmen, bombalanıyor insanlar yerinden kıpırdamıyor, üstlerine ateş açılıyor insanlar tabii ki biraz kaçışıyor, tekrar geliyor. 161 kişinin öldüğü bir sonuçla karşı karşıyayız. Bu gerçekten büyük bir dirençtir, direniştir. Bunların içinde yaralılar, ağır yaralılar var." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin gerçekten çok darbe gördüğünü ancak bu kadar ahlaksız, bu kadar barbar bir darbe teşebbüsü görmediğini vurgulayan Kurtulmuş, 27 Mayıs'ta dahi insanların üzerine böyle bombalar atılmadığını, havadan ateş açılmadığını söyledi. TBMM'nin düşman işgalinde dahi bombalanmadığının altını çizen Kurtulmuş, "Dolayısıyla burada halk gördü ki gelen bu dalga çok sert, izansız, insafsız ve ahlaksız bir dalga, 'Gün bugündür, biz demokrasiye, kendi irademize, milli iradeye sahip çıkalım' dedi ve ben herkese çok teşekkür ediyorum." diye konuştu.

"Türkiye demokrasi sınavını verdi"

Kurtulmuş, sabahın ilk ışıklarına kadar Çankaya'da çalıştıklarını, TRT'ye gitmek için Köşk'ten ayrılırken, Çankaya çevresinde nöbet tutan genç çocukları, yaşlı amcaları gördüklerini ve duygulandıklarını dile getirdi. Türkiye'nin her yerinde dün akşam insanların, kendi hayatlarını hiçe sayarak, tanklara yolları kapattıklarını anlatan Kurtulmuş, "Hele bir fotoğraf, herhalde Rusya'da tankın önüne çıkan adamın fotoğrafı kadar anlamlı bir fotoğraftır. Boğaz Köprüsünde yürümekte olan tankın önüne yatan bir vatandaşın görüntüsü... Bütün bunlar Türkiye için. Hakikaten Türkiye demokrasi sınavını verdi, ben vatandaşlarımıza, milletimize çok teşekkür ediyorum." diye konuştu.

Türkiye'nin bütün ana akım medya kanallarının da teşekkürü hak ettiğine değinen Kurtulmuş, medyanın son derece başarılı bir şekilde darbeye karşı çıktığını vurguladı. CNN Türk ve TRT'deki zorla içeri girerek, yayını kesme çalışmalarının kolay atlatılacak şeyler olmadığını belirten Kurtulmuş, çalışanların cesurca durduğunu ve Türkiye medyasının bu sınavı başarıyla verdiğini söyledi.

"Darbeci adamın savaştığı şey, millet iradesi"

Kurtulmuş, TBMM'deki görüntünün de milletin ferasetine karşı darbecileri iyice korkutacağını dile getirdi. Bundan sonra darbecilerin kımıldayacak yerleri kalmadığının altını çizen Kurtulmuş, "Türkiye'de siyaseten birbirinden çok farklı olan dört siyasi parti, geldiler hemen hemen hepsi aynı vurguları yaptılar, ortak bir metin ortaya çıkardılar. Siyasi parti başkanları konuştuğu zaman diğer siyasi partilerin milletvekillerince alkışlandılar. Bu, Türkiye için önemli bir meseledir ve herkes bunu vatana, millete karşı bir namus borcu bilerek, milletin demokratik taleplerinin yanında durmasının bir vecibesi olarak gördü. Türkiye bu anlamda hem gerçekten demokratik anlamda çok önemli bir seviyeye geçti hem de darbecilere karşı siyasi olarak da çok ciddi bir cevap vermiş oldu." değerlendirmesinde bulundu.

Meclis'e saldırının anlamının çok açık olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Darbeci adamın zaten savaştığı şey, millet iradesi. Sadece AK Parti'ye karşı bir savaş içerisinde olmadıkları belli, bütün Meclis'e saldırıyor. Diğer partilerin de olduğu, diğer partilerden seçilmiş milletvekillerinin de olduğu bir ortamda, oraya o saldırıyı yapıyor. Demek ki bu adamların bir numaralı esas düşmanı, milletin kendisidir. Bunlar millet düşmanlarıdır. Milletin iradesinin tecelli ettiği o TBMM'yi de yok ediyor, hınçla, kinle, garezle, nefretle saldırıyor. Bu anlaşılır bir şey değildir. Bu insanların, gerçekten Türkiye'de halka, millete düşman unsurlar olduğu çok açıktır. Türkiye hiç böylesini görmedi, herhalde dünyanın hiçbir yerinde de böylesine gerçekten milletine hınç dolu hareketin olması mümkün değil."