"Fikren müdahiliz"
TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Üstün 12 Eylül Davasına fikren müdahiliz dedi. CHP Milletvekili Cihaner ise iddianamenin iyi hazırlanmadığı yargılamanın "tiyatro oyunu" olduğunu söyledi.
ANKARA - 12 Eylül askeri darbesine ilişkin, dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile emekli Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın yargılanmasına Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Duruşmayı izlemeye gelenlerden TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, komisyonun 1990'da kurulduğunu, bu nedenle hukuken davaya müdahil olamadıklarını belirtti.
Ancak fikren müdahil olduklarını söyleyen Üstün, insan hakları ihlallerinin en fazla savaş ve darbe dönemlerinde yaşandığını vurguladı. 12 Eylül darbesi öncesinde, sırasında ve sonrasında ağır insan hakları ihlallerinin gerçekleştirildiğini ifade eden Üstün, "Bir daha böyle şeylerin yaşanmaması için bu davaya fikren müdahiliz" dedi.
Yargılama tiyatrosu
CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner, davaya daha çok kişinin katılabileceği bir duruşma salonunun ayarlanmamasını eleştirdi. CHP'nin darbenin en büyük mağduru olduğu için müdahil olma talebinde bulunduğunu dile getiren Cihaner, "Ben kişisel olarak duruşmayı yargılama tiyatrosu olarak görüyorum. Çünkü ceza hukuku tekniği açısından iddianame çok büyük sıkıntılar içeriyor" diye konuştu.
Zeybek de tiyatroya benzetti
Demokrat Parti Genel Başkanı Başkanı Namık Kemal Zeybek yaptığı yazılı açıklamada, 12 Eylül Davası'nın, iktidar tarafından sahneye konulan tiyatro olduğunu öne sürdü.
12 Eylül darbesiyle "hayatının 33 yılının sebepsiz yere çalındığını" İfade eden Zeybek şunları kaydetti: "İlgili, ilgisiz siyasi partilerin müdahil sıfatını takınıp, rol alarak bu tiyatroya geçerlilik ve önem kazandırmasını da garipsiyorum. 12 Eylül dahil, yapıla tüm darbelerin mağduru ve muhatabı bizim partimiz ve siyasi kadrolarımız olmuştur. Şahsen de 12 Eylül Davası'nın gayrimeşru düzeninin ve uygulamalarının mağduruyum. Buna rağmen yasaların bana verdiği tazminat talebi hakkımdan da devletimi dava etmiş duruma düşürmemek için vazgeçmiştim. Tüm bunlara rağmen bu oyuna alet olmayacağımızı kamuoyunun ilgisine ve takdirine sunuyorum."
Oğlum şahitsiz idam edildi
12 Eylül döneminde Manisa'daki bir davanın ardından idam cezasına çarptırılan Halil Esendağ'ın annesi Mürvet Esendağ, "Benim çocuğum askere silah, polise taş atmadı. İdamla yargılandı. Şahitsiz, ispatsız hücrede yatırdılar. Bizimle görüştürmediler. Benim çocuğum ispatsız, şahitsiz idam edildi. Bunu yapanları Allah'a havale ediyorum" dedi.
Geçmiş açığa çıkmalı
Bağımsız milletvekili Ahmet Türk de Türkiye'nin geçmişiyle yüzleşmesi açısından bu yargılamanın fırsat olması temennisinde bulundu. Türkiye'de bir daha darbe olmaması gerektiğini söyleyen Türk, "İki, üç insanın yargılanıp cezaevine girmesi önemli değil, önemli olan geçmişin açığa çıkması" dedi. 12 Eylül'ü hazırlayan gerekçelerin çok açık bir şekilde ortaya çıkarılmasını ifade eden Türk, "Bu yargılama gerekli şekilde yapılırsa toplumsal barışın sağlanmasına katkı sağlar" diye konuştu.
(AA)