"İktidarın takındığı tavır Kopenhag Kriterleri'ne ters düşüyor"

TÜSİAD, Türkiye'de hak ihlallerinin giderek endişe verici boyuta ulaştığına dikkat çekti

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İSTANBUL - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Türkiye'de hak ihlallerinin giderek endişe verici boyuta ulaşırken, siyasi iktidarın takındığı 'bireye karşı devleti koruyan' tavrın, Türkiye'nin demokratikleşme sürecinde benimsediği Kopenhag Kriterleri ile ters düştüğünü bildirdi.

TÜSİAD'tan Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun, 10 Aralık 1948 yılında İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ni kabul etmesi kapsamında kutlanan "İnsan Hakları Günü" dolayısıyla, yazılı bir açıklama yapıldı.

Türkiye'de insan hakları standartlarının yükseltilmesi çalışmalarının, Helsinki Zirvesi'yle başladığı ve AB adaylık süreci ile yükselişe geçtiği belirtilen açıklamada, çalışmalar kapsamında, 2001 yılından itibaren, Anayasa'da ve sayısız kanunda değişiklik yapıldığı ve pek çok alandaki uygulamalarda iyileştirmeler gerçekleştirildiği kaydedildi.

Bu çabaların, Türkiye'nin AB üyeliği hedefine yaklaşmasına yardımcı olduğu ve tam üyelik müzakerelerinin 2005 yılında başlatıldığı hatırlatılan açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

"Tam üyelik müzakerelerinin başlamasıyla birlikte, siyasi iktidarın reform hızında ve uygulama performansında görülen belirgin yavaşlama, giderek kamunun tüm birimlerine sirayet etmiştir. Bu yavaşlamayla gündemden düşen insan hakları, maalesef son yıllarda yaşanan ihlallerle, yeniden, fakat bu kez olumsuz bir manzara ile gündeme gelmektedir.

Türkiye'de ifade özgürlüğü, kültürel haklar, azınlık hakları ve adil yargılanma hakkı gibi alanlarda ilerleme beklenirken, en temel insan hakkı olan yaşama hakkının dahi kamu görevlileri tarafından ihlal edildiğine şahit olunmaktadır."

"Hak ve özgürlükler blokunun mevcut idari kapasiteyle uygulanabileceği şüpheli"

Açıklamada, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ni 1949'da imzalayan Türkiye'nin, insan hakları standardını en üst seviyeye çıkarmak için kalan son adımları atmak yerine, 1990'lı yılların ortalarında yaşanan işkence, kötü muamele ve kolluk aşırılıkları ile tekrar karşılaştığı savunularak, "Sorumlu mevkidekilerin, bu olayların soruşturulması ve suçluların cezalandırılması konusundaki isteksiz tutumu, kamuoyu vicdanını rahatsız ederken, bu tür hak ihlallerinin tekrarının önlenmesi konusunda da kaygı uyandırmaktadır" denildi. TÜSİAD'ın açıklamasında şunlar kaydedildi:

"Kolluk güçlerinin toplantı ve gösteri yürüyüşlerini bastırmakta kullandığı yöntemler ve mülki idarenin bazı gösteri yürüyüşleri karşısında aldığı ölçüsüz tavır da idarenin insan hakları alanında sağlanan gelişmeyi içselleştiremediğini göstermektedir. Bugünkünden daha ileri bir hak ve özgürlükler blokunun ise, mevcut idari kapasite ile nasıl uygulanabileceği maalesef şüphelidir.

Siyasi iktidarın, demokrasi ve insan haklarını geliştirme gündemine geri dönmesi ve kamu idaresini yeniliklere adapte etmesi gerekmektedir. Türkiye'de hak ihlalleri giderek endişe verici boyuta ulaşırken, siyasi iktidarın takındığı 'bireye karşı devleti koruyan' tavır, Türkiye'nin demokratikleşme sürecinde benimsediği Kopenhag Kriterleri ile ters düşmektedir."