Rekabet baskınları insan haklarına aykırı mı?

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

Şenol KOCAER / Hesap Uzmanı, Rekabet Uzmanı, LLM

Rekabet Kurulu'na piyasalarda rekabetin korunmasını sağlaması için Rekabet ön araştırma ve soruşturmalarında teşebbüslerde yerinde inceleme yapma yetkisi verilmiştir. Kurul, bu yetkisini Rekabet Uzmanları aracılığıyla kullanmaktadır. Yerinde incelemelerde şirketlerin defter, belge, evrakları ve malvarlığı üzerinde inceleme yapılmaktadır. Rekabet baskınlarında teşebbüslerin rekabete aykırı anlaşma ve uyumlu eylemleri bakımından şirket içi mailler, evraklar, kapalı dolaplar, yönetici ajandaları ve bilgisayarlarda inceleme yapılabilmektedir. Örneğin, bankalara yönelik rekabet soruşturmasında banka yöneticilerinin mailleri ve diğer belgelere göre 12 banka için 1.1 milyar TL ceza uygulanmıştı. 

Yerinde incelemenin engellenmesi veya zorlaştırılması halinde ise cironun binde 5’i oranında para cezası verilmesi, engellemenin devamı süresince günlük onbinde 5’i oranında süreli para cezası verilmektedir. Bu fiil aynı zamanda cironun %10’una kadar kesilebilen asli cezanın tespitinde ağırlaştırıcı neden kabul edilmektedir. Bu durumda, inceleme sulh ceza hakimi kararı ile yapılmaktadır. Fakat, yerinde inceleme öncesinde hakim kararı alınmamaktadır.
Yerinde incelemeler ile rekabet ihlallerinin etkili soruşturulması amaçlanmaktadır. Bu nedenle, yerinde incelemeler birçok şirketin birçok merkez ve şubesine eşzamanlı ve iyi planlanmış bir şekilde baskınlar şeklinde yapılmaktadır. Bu nedenle, yerinde incelemeler için “dawn raid” (şafak baskını) ifadesi kullanılmaktadır. Yerinde incelemelerde şirket içi mailler dahil çok kapsamlı bilgiler alınabilmektedir.

Peki, rekabet baskınlarının şirketlerin ticari ve sosyal itibarını koruyacak şekilde yapılması yani insan haklarına uygun yürütülmesi için neler yapılabilir? Suç soruşturmalarında arama ve elkoyma hakim kararına tabi iken ekonomik bir kabahate ilişkin rekabet soruşturmalarında yerinde incelemenin engellenmesi halinde hakim kararı alınması yeterli midir? Hakim kararı rekabet baskını öncesinde alınamaz mı? Baskının zorunlu olup olmadığı, baskın yerleri ve süresi, iletişim sisteminin dahil olup olmadığı gibi kapsamına ilişkin hususlar hakim kararında belirtilemez mi? Bu incelemeler kolluk, savcı veya hakim gözetiminde yapılamaz mı? Baskın sırasında alınan belgelerin özel veya kişisel evrak veya inceleme kapsamı dışında olduğuna hakim karar veremez mi?

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) rekabet baskınlarının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (AİHS) uygunluğunu Avrupa Komisyonu bakımından mümkün olmasa dahi üye devletlere karşı yapılan bireysel başvurular yoluyla incelemektedir.

AİHM, Colas/Fransa kararı ile Fransız rekabet otoritesinin hakim kararı olmaksızın gerçekleştirdiği şafak baskınlarıyla AİHS’nin 8. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir. İşyerlerinin konut dokunulmazlığına ilişkin güvencelerden yararlanamayacağı görüşlerine rağmen, AİHM, Niemietz/Almanya kararını izleyerek dinamik bir yorumla kamu otoritelerinin keyfi müdahalelerinin önlenmesi ile hukukun üstünlüğünün sağlanması amaçlarını dikkate alarak işyerlerinin de konut güvencelerinden yararlanacağına karar vermiştir. Vinci/Fransa kararında ise baskınlara izin veren hakim kararına karşı etkili bir itiraz yolu olmamasını ve soruşturma ile ilişkisiz veya hukuki ayrıcalıklardan yararlanan belgelerin geri verilmesi veya imhası konusunda karar verilmemesi nedeniyle AİHS 6. ve 8. maddelerinin ihlal edildiğine karar verilmiştir. 

AİHM, Delta/Çek Cumhuriyeti kararında ise baskının öncesinde veya sonrasında gerekliliği, süresi, kapsamı, orantılılığı bakımından etkili bir yargısal denetime açık olmaması nedeniyle AİHS’nin 8. maddesinin ihlal edildiğine karar vermiştir. 

Anayasa Mahkemesi, bireysel başvuru yoluyla rekabet baskınlarının temel hak ve özgürlüklere aykırı olup olmadığını inceleyebilir. Bunun için Rekabet Kurulu kararlarına karşı olağan kanun yollarının tüketilmiş olması gerekmektedir. Rekabet baskınında özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi halinde, hukuka aykırı olarak elde edilen delillerle ceza verilemeyeceğinden rekabet soruşturması sonunda verilen para cezalarının yeniden yargılama yoluyla kaldırılması söz konusu olabilir.