Somali deniz korsanları ve sigorta meselesi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Av. Yasin TURHAN

Çok eski bir Yunan Atasözü "Denizin olduğu yerde Korsanlar vardır" der. Bu söz son yıllarda Somali kıyısındaki Aden Körfezi'nde adeta yeniden vücut bulmakta ve denizcilik dünyasının karşılaştığı en önemli problemlerden biri olmaktadır. Ancak, günümüzde korsanların eski çağlardaki gibi siyah, kafatası işareti bayraklı, ağaçtan gemileri değil, zırhlı donanmaları, roket atar, bozuka gibi ağır silahları var. Aden Körfezi'nden geçen gemilerin armatörlerin yük taşıyıcılarının gemi adamların ve kaptanların kısacası denizcilik sektörünün büyük bir belası olmuş olan korsanların günümüzdeki yöntemleri geçmişteki yöntemleri oldukça farklı.

Uluslararası Ticaret Odası (International Chambers of Commerce) bünyesinde faaliyet gösteren Korsan Rapor Merkezi (IMB Piracy Reporting Centre) 2006 ve 2009 yılları arasında toplam 1201 geminin korsan saldırısının kayıt altına alındığını açıkladı. 2011 yılında ise şuana kadar Somali kıyılarında, korsanlar tarafından 83 saldırı girişimi olduğu ve halen korsanların elinde 28 geminin ve 587 rehinenin bulunduğu açıklandı. (1)

Görüldüğü gibi artık korsanlık, eski filmlerdeki tüm sempatikliğini ve cazibesini kaybetmiş ve denizcilik dünyası için büyük bir tehdit olmuş durumdadır. Gemi ve yük sahiplerinin bu bağlamda kendilerini garantiye almaları için sigortacılara akın ettikleri bir gerçektir. Ancak, hiç şüphe yok ki dünyanın en çok kazanan toplulukları olan sigorta şirketleri bu krizi fırsata dönüştürmesini bilmişlerdir. İngiltere'nin saygın dergisi Times'ın haberine göre, Korsan faaliyetleri bu denli tırmanmadan önce 900 Dolar civarında olan sigorta primleri bugünlerde 9 bin dolar civarındadır. Gemi ve yük sahibi için artık gemilerini Aden Körfezi'ne güvence ile göndermenin faturası bir hayli kabarmış olsa da sigorta hukuku açısından oluşan boşluk halen doldurulmuş değildir.

ingiltere'de son olarak Masefield AG v Amlin Corporate Member Ltd davasında (2) bu tartışmalı problem ele alınmış ve sigorta şirketleri lehine bir karar çıkarak, sigorta şirketlerine derin bir nefes aldırmıştır. Söz konusu davada, davacı Bunga Melari Dua gemisindeki iki parsel bio-dizel kargosu sahibi olarak sigorta şirketine uğradığı zararın tazmini amacıyla tazminat davası açmıştır. 19 Ağustos 2009 da korsan saldırısı ile ele geçirilen Bunga Melari Dua gemisi ve yükünün serbest bırakılması için, gemi sahibi ile korsanlar derhal müzakerelere başlamışlar ancak sonuç alınamaması neticesinde kargo sahibi Sigortacıya Terk Bildirisi (Notice of Abandonment) göndermiştir. Ancak bu bildiri sigorta şirketi tarafınca kabul edilmemiş, akabinde, fidyenin gemi sahibince ödenmesi sonucunda Bunga Melari salıverilmiştir. Sonuç olarak, gemi 26 Ekim tarihi itibari ile boşaltma limanına ulaşmıştır. Ancak, yük sahibi, geminin korsanların elinde bulunduğu süre zarfı içersinde yaklaşık 7 milyon dolar zararının karşılanması amacıyla İngiliz mahkemelerinde açmış olduğu tazminat davası İngiliz Ticaret Mahkemesi'nce kabul edilmemiştir.

Mahkeme; korsanlarca kaçırılan gemilerin İngiliz Deniz Sigortası Kanunu (Marine Insurance Act 1906) uyarınca ne tam ziyan (actual total loss) ne de hükmi tam ziyan (constructive total loss) haline olduğunu kanaat getirmiş ve ödenen fidyelerin de kamu düzenine aykırılık teşkil etmediğini karar vermiştir.Mahkeme gerekçesinde, kanunun lafsına ve ruhuna uygun bir şekilde tam ziya veya hükmi tam ziya durumlarından söz edilebilmesi için gemiden veya yükten bir daha ele geçemeyecek şekilde mahrum olunması ve terkin makul bir şekilde kaçınılmaz olmasına atıf yapmıştır. Mahkeme, müzakereler neticesinde birçok geminin fidye ödenmesini takiben serbest bırakıldığını ve bu sebepten ötürü gemilerin ziyan durumundan bahsedilemeyeceğini vurgulamıştır. Son olarak, fidye ödemelerinin kaptan ve gemi adamlarının içinde bulundukları hayati tehlikenin bertaraf edilmesi ve gemi ve yükün kurtarılması amacıyla yapılmış ödemeler olduğuna karar vererek kamu düzenine aykırılık teşkil etmediğine hükmünü tesis etmiştir. İngiltere Ticaret Mahkemesi'nin vermiş olduğu bu karar ile gemi ve yük sahipleri korsanların kaçırmış oldukları gemiler nedeniyle uğramış oldukları sermaye ve para kayıplarını tazmin çabaları sonuçsuz kalmış olsa da korsan tehdidi dünya devletlerinin almış oldukları önlemlere rağmen güncelliğini korumaya devam edecek gibi gözükmektedir.   1. ICC-Commercial Crime Services, Piracy News And Figures, Incidents   Reported  for Somalia.

2. The High Court of Justice, Queen's Bench Division, Commercial Court, 18.02.2010, Neutral Citation Number: [2010 EWHC 280 (Comm).