Soykırım kararına karşı ortak metin çağrısı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na çağrı yaparak, "Avrupa Parlamentosu'nun son aldığı karar dolayısıyla ortak bir metin hazırlayabiliriz. Bu ortak metni imzalayabiliriz. Bu konuda görüşlerimiz ortak. Dolayısıyla herhangi bir sorun bu alanda yok" dedi.  

Kılıçdaroğlu, AB üyesi ülkelerin büyükelçileriyle öğle yemeğinde bir araya geldi.  

Letonya'nın Ankara Büyükelçiliğindeki yemek sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, yemekte Türkiye'nin yanı sıra Ortadoğu ve dünyadaki önemli başlıkların ele alındığını söyledi. 

Büyükelçiler tarafından değişik soruların gündeme getirildiğini ve CHP'nin görüşlerinin sorulduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: 

"Onlara CHP'nin görüşlerini aktardım. Seçim süreci konuşuldu. Tabi dün Avrupa Parlamentosu'nda alınan karar da soruldu. Açık ve net biçimde, bu karara karşı olduğumuzu, kararı doğru bulmadığımızı ifade ettik. Avrupa'nın evrensel hukuku, uluslararası hukuku çok iyi bildiğini, soykırım tanımının ne olduğunu, onların da sayın büyükelçilerin de çok iyi bildiğini Avrupa Parlamentosu'nun soykırım tanımı yapmasının ne kadar ağır sonuçlar doğuracağını da ifade ettik. Ayrıca olayın Papa tarafından Müslüman Hristiyan eksenine çekilmesinin de ulusların barışı açısından ne kadar büyük bir risk oluşturduğunu da kendilerini de aktardım." 

Gül'ün açıklamaları  

Kılıçdaroğlu, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün seçim sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerinin sorulması üzerine de Gül'ün önemli bir politikacı olduğunu aktardı. 

Abdullah Gül'ün, Cumhurbaşkanlığı süresince Türkiye'deki gelişmeleri yakından izleyen birisi olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: 

"Görevi gereği de zaten izlemek durumundaydı. Türkiye'de politik olarak yaşanan açmazları birinci elden görme imkanına sahip bir kişi. Geçen süreleri kayıp olarak değerlendirmesi bence çok önemli bir tespit. Seçimden sonraki süreçte önemli bir tespit ama ben Sayın Gül kadar gelecek açısından umutsuz değilim. Muhalefetin parlamentoda güçlü olması demokrasi açısından bir kazanımdır. Şunu herkesin çok iyi bilmesini isterim, Türkiye'de her önemli değişiklikler, anayasa değişiklikleri dahil koalisyonlar döneminde gerçekleşmiştir. Demokrasiye inanıyorsak, halkın iradesine saygı göstereceksek seçimden sonraki süreyi kayıp olarak değerlendirmeyi doğru bulmuyorum." 

Kılıçdaroğlu, Avrupa Parlamentosu'nun kararına ilişkin bugün yaptığı açıklamada "büyük felaket" tanımını kullanması hatırlatılarak, "ABD'nin söylemi gibi değerlendirmeler oldu" denmesi üzerine, şu değerlendirmelerde bulundu: 

"Hayır öyle bir algı bence doğru değil. Yaşanan bir dram var. Bunu hepimiz biliyoruz. Tarihimizle yüzleşmekten hiçbir zaman korkmadık, korkmayacağız, korkmamalıyız da. Ermenistan'ın kendi arşivlerini bir an önce açması lazım. Yine aynı şekilde yemekte şunu da dile getirdik, Ermeni komitacıların o dönemde yaptıkları şiddet eylemlerinin bölge insanına bir maliyeti var, bunun da çok iyi anlatılması ve anlaşılması gerektiğini de yemekte sayın büyükelçilere aktardık. Olayı tek taraflı değil, bütün boyutlarıyla görmek ve değerlendirmek lazım. Bugün maalesef Avrupa olayı tek boyutuyla görüyor ve öyle değerlendiriyor, bunun doğru olmadığını ifade ettik."  

Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine büyükelçilerin bu konuda herhangi bir yorum yapmadığını ve CHP'nin görüşlerini dinlediklerini söyledi. 

Davutoğlu'nun "Türkiye sözleşmesi" çağrısı  

Dün Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun muhalefete bir çağrı yaptığı belirtilerek, "Türkiye sözleşmesiyle ilgili 'ya kendi kanaatlerinizi bildirin ya kendi metninizi hazırlayın, ortak bir metin hazırlayalım' dedi. AK Parti'nin metni ile ilgili kanaatlerinizi bildirecek misiniz? Ortak bir metin çağrısına ne dersiniz" sorusunun yöneltilmesi üzerine de Kılıçdaroğlu, "Seçim bildirgesinin ortak metin olması, benim siyasette karşılaştığım ilk teklif oluyor. Acaba dünyada örneği var mı onu bilmiyorum. Kendisinin öyle anlaşılıyor ki siyaset deneyimi, uluslararası perspektif açısından da oldukça yetersiz" yanıtını verdi.  

Her siyasi partinin dünyaya bakış açısı olduğunu değerlendiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: 

"Biz sosyal demokrat bir partiyiz, AKP gibi bakmıyoruz. Biz ezilenlerin, fakir fukaranın, garip gurebanın partisiyiz. Biz yoksulluğu silmek isteyen bir partiyiz, onlar yoksulluğu idare etmek istiyorlar. Yoksulları siyasal esir, tutsak olarak kendi arka bahçelerinde tutmak istiyorlar. Nasıl ortak bir metin hazırlanabilir? Ama, Avrupa Parlamentosu'nun son aldığı karar dolayısıyla ortak bir metin hazırlayabiliriz. Bu ortak metni imzalayabiliriz. Bu konuda görüşlerimiz ortak. Dolayısıyla herhangi bir sorun bu alanda yok. Onun dışındaki alanlarda var." 

 Sinema sanatçısı Şener Şen'in, CHP'nin sosyal medyadaki bir reklamında, "Vecihi" karakterinin kullanılmasına ilişkin açıklamalarının sorulması üzerine ise Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu sosyal medyada olan bir çalışma, benim bir bilgim yok" dedi.