Türkiye'de bağlantı elemanları sektöründe yaşanılan sıkıntılar ve çözüm önerileri

Serdar İSKENDER / Mitaş Cıvata Genel Müdürü

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

Sanayi toplumu olabilmenin unsurlarından biri olan bağlantı elemanları, birçok alanda olmazsa olmaz bir sanayi koludur. İkinci Dünya Savaşı sırasında, İngiltere Başbakanı Churchil'in, müttefiklerine Almanya'ya karşı, önce bağlantı elemanları fabrikalarının vurulmasını önermesi, sanayinin kalbi olarak görülen bağlantı elemanları sektörünün ne kadar stratejik bir öneme sahip olduğunu gösteren en önemli örneklerden biri olsa gerek. "Dünya döndükçe var olacak bir sektör" olarak tanımlanan bağlantı elemanları sektörüne, ülkemizde gereken önem verilmemekte ve sektörün sıkıntıları artarak devam etmektedir.

Bağlantı elemanları sektörünün, en büyük sorunu, büyük çoğunluğu ithal edilmek zorunda kalan hammaddedir. Bağlantı elemanları üretiminde kullanılacak, orta ve yüksek karbonlu, nitelikli, soğuk dövmeye uygun çelikler, yurt dışından ithal edilmektedir. Hammaddenin ithal edilmesi, girdi maliyetlerinin yükselmesine neden olmaktadır. İthalat nedeniyle, genel maliyet içerisindeki payı % 55'i bulan hammadde maliyetleri, bağlantı elemanları sektörünün uluslararası piyasalarda rekabet şansını da azaltmaktadır. Ayrıca, hammadde tedarik süresinin uzunluğu, ithalatta yaşanılan problemler, en az üç ay yetecek kadar stokta hammadde bulundurma zorunluluğu ve stokların getirmiş olduğu finans yükü, ihracat yapmaya çalışan bağlantı elemanları üreticilerini zor durumda bırakmaktadır.

Hammadde fiyatlarının ithalat nedeniyle yüksek olması, iç piyasada Uzakdoğu'dan gelen ithal ürünlerle rekabet edilmek zorunda kalınması, üreticiyi düşük fiyatlarda malzeme almaya itmekte, bu durum da kalitesiz bağlantı elemanlarının üretilmesine ve pazarlanmasına neden olmaktadır.

İç piyasadaki en önemli problem, satın alma sorumlularının bağlantı elemanlarının satın almalarını yaparken, proje uygun olarak, bağlantı elemanlarının kullanılacağı yere ve istenilen mukavemet değerine dikkat etmeden, sadece fiyat bazında değerlendirme yaparak malzeme talebinde bulunmalarından kaynaklanmaktadır. Bu durum, sektörde haksız rekabetin doğmasına, ucuz ve kalitesiz üretim yapan firmaların rağbet görmesine neden olmaktadır. Satın alma sorumlularının bilgi eksikliklerinden kaynaklanan ve hayati derecede önemli olan bu durum düzeltilemediği sürece, kalitesiz bağlantı elemanları iç piyasada kullanılmaya devam edecektir.

Çelik konstrüksiyon ve inşaat sektörlerinde, bağlantı elemanları standartlarında yüksek mukavemetli olarak tanımlanan (10.9) kalite bağlantı elemanları kullanılmaktadır. Yapılan işin büyüklüğüne ve çeşitliliğine göre, kullanılan bağlantı elemanlarının çapları ve mukavemetleri de büyümektedir. Bu nedenle çelik taşeronları, maliyetleri aşağıya çekebilmek amacıyla toplam maliyet içerisindeki payı çok düşük olmasına rağmen, çelik yapılar için kritik olan bağlantı elemanlarını, ucuz ve düşük kaliteli Uzakdoğu'dan ithal edilen ürünlerden seçmektedirler. Bazı durumlarda ise çelik taşeronunun, ucuz bağlantı elemanı almak istemesini istismar eden bağlantı elemanları üretici ve tedarikçileri çelik taşeronunun bilgisi dışında, kalitesiz bağlantı elemanlarının satışını gerçekleştirmektedirler. Çelik konstrüksiyon ve inşaat sektörlerinde kalitesiz bağlantı elemanlarının alımının önüne geçilebilmesi için cıvata, somun ve rondelalarda uluslararası standartlara uygun üretim yapan bağlantı elemanlarının tercih edilmesi gereklidir.

Yerli bağlantı elemanları üreticileri hammadde de, olduğu gibi kalıp ve yedek parça tedariklerinde de yurt dışına bağımlı durumdadırlar. Ülkemizdeki kalıp üreticileri de, kalıp üretiminde kullandıkları elmas olarak tanımlanan sert metalleri yurt dışından ithal etmektedirler. Ayrıca, kalıpların ısıl işleminde yaşanılan problemlerde henüz çözülebilmiş değildir. İstenilen kalitede, ısıl işlem yapılamayan kalıpların dayanımları da düşük olmaktadır. Bu durumda, maliyetlerin yükselmesine ve kalıpların da ithal edilmesine neden olmaktadır. Bağlantı elemanları kalıplarının üretimiyle ilgilenen çok fazla üretici olmaması, çok yakın bir gelecekte, tüm kalıpların ithal edilmesine de neden olabilecektir.

Bağlantı elemanlarının üretim teknolojisi hızlı bir gelişme göstermesine karşın, teknik elemanların aynı oranda yetiştirilememesi, sektör içerisinde, vasıflı eleman sıkıntısının doğmasına neden olmaktadır. Sektörde, vasıflı eleman yetiştirilmesi usta-çırak ilişkisi içerisinde uzun zaman almaktadır. Meslek liselerinde, çok farklı branşlarda eğitim verilmesine karşılık, bağlantı elemanlarıyla ilgili bir bölümün olmaması, sektörde kaliteli teknik eğitim almış ve konusunda uzmanlaşmış eleman eksikliğini ortaya çıkarmaktadır. Benzer durum, üniversitelerimiz için de geçerlidir. Üniversitelerimizde, bağlantı elemanlarının üretimi, ısıl işlemi, kalite kontrolüyle ilgili herhangi bir ders olmaması ve bu konuda teorik çalışmalar dışında sanayiye yönelik bir çalışma bulunmaması nedeniyle, istihdam edilecek mühendis bulmakta da zorluk yaşanmaktadır. Bu nedenle, uzun yıllar sektörde mühendis istihdam edilememesi, yapılan çalışmaların mühendislik yaklaşımlarından uzak, tecrübeye dayalı olarak devam etmesine neden olmuştur. Eleman yetiştirme zorluklarının yanında, yetişen elemanlarında çok kısa sürede tüm bilgileri öğrendiği düşüncesine kapılarak, fazla beklentilere sahip olması, kısa süreli iş değişikliklerine sebep olmakta, bu durumda firmaları maliyet ve zaman kaybına uğratmaktadır.

Bu sıkıntılarla birlikte, kaçak ithalatın önüne geçilememesi, özellikle Uzak Doğu'dan kontrolsüz olarak çok düşük fiyatlara, yüksek tonajlarda ithalat yapılması, yerli üreticilerin rekabet şansını ortadan kaldırmaktadır. İthal malzemelerin yurt içine girişlerde kalite kontrollerinin yapılmayışı, ucuz olmasına rağmen, kalitesiz bağlantı elemanlarının girişine neden olmaktadır.

Avrupa'da ki, bağlantı elemanları sektöründe faaliyet gösteren firmaların yüksek Ar-Ge yatırımlarına karşı, ülkemizde bu konudaki Ar-Ge yatırımlarının yok denecek kadar az olması sektörün gelişimine de engel olmaktadır.  Çözüm önerileri

Öncelikli olarak, bağlantı elemanları sektörünün en önemli problemi olan ithal hammadde probleminin çözülmesi gerekmektedir. Sıcak ve soğuk dövmeye uygun, vakumlu ortamlarda üretilen nitelikli çeliklerin, yerli çelik üreticileri tarafından üretilmesi teşvik edilmelidir. Bağlantı elemanlarının üretiminde kullanılacak hammaddelerin yerli üreticiler tarafından üretilmesi, maliyetlerin düşmesini sağlayarak, ihracatı artıracaktır. Devletimizin, ithalatta yerli üreticileri koruyacak tedbirler alması gerekmektedir. Bu amaçla, kaçak ithalatın engellenmesi ve ithalata düzenleme getirilmesi, sektörün dünya ile rekabetteki gelişimini artıracaktır. Bu tedbirlerle, sektördeki atıl kapasitede değerlendirilecektir.

Sektörün ihtiyaç duyduğu kalifiye elemanların yetiştirilebilmesi amacıyla, meslek liselerinde, bağlantı elemanlarının üretim metotlarıyla ilgili dersler verilmesi ya da konuyla ilgili bölümler açılması gerekmektedir. Benzer uygulamalar, üniversitelerin makina mühendisliği bölümleri için de yapılmalıdır.

Sektörün finansman sorunu, küçük sanayicilere verilecek düşük faizli kredilerle çözümlenmelidir. TÜBİTAK, TTGV, KOSGEB tarafından verilen Ar-Ge desteklerinde, bağlantı elemanları sektöründe faaliyet gösteren firmalara da pay ayrılmalıdır.