Türkiye'de dolar milyonerleri azalıyor

Türkiyede dolar milyonerlerinin sayısı 2008 yılında bir önceki yıla göre 14 bin kişi azaldı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Merrill Lynch "Dünya Varlık Raporu"na göre, Türkiye'de 2007 yılında 47 bin 600 olan 1 milyon doların üzerinde varlığa sahip kişi sayısı, 2008 yılında 33 bin 700'e geriledi.

Merrill Lynch Varlık Yönetimi Birimi ve küresel danışmanlık hizmetleri şirketi Capgemini tarafından hazırlanan "13. Yıllık Dünya Varlık Raporu"nun sonuçları, Merrill Lynch Türkiye Genel Müdürü Kubilay Cinemre tarafından açıklandı.

Buna göre, 1 milyon doların üzerinde yatırılabilir varlığı olanların "varlıklı", 30 milyon doların üzerinde yatırılabilir varlığı olanların ise "ultra varlıklı" olarak tanımlandığı rapor, 2008'de, varlıklı kişilerin nüfusu ve varlıklarının toplamının 2005 seviyelerinin altına indiğini ortaya koydu.

Dünyada 2008 yılında sayıları yüzde 14,9 azalarak 10,1 milyondan 8,6 milyona inen varlıklı kişilerin toplam varlıkları yüzde 19,5 düşüşle 40,7 trilyon dolar düzeyinden 32,8 trilyon dolara geriledi. Varlıklı kişilerin sayısı 2005 yılında 8,8 milyon seviyesinde bulunuyordu.

En ciddi düşüşlerin, Kuzey Amerika, Avrupa ve Asya-Pasifik'te yaşandığı bu dönemde, ultra varlıklı kişilerin sayısı ise yüzde 24,6 gerileme ile 78 bin kişi oldu.

ABD, Japonya ve Almanya, dünyanın varlıklı insan nüfusunun yüzde 54'ünü oluştururken, Çin, ilk 10 ülke sıralamasında 4. sıraya, Brezilya ise 10. sıraya yükseldi.

2008 yılında küresel krizden etkilenmeyen bölge ya da ülke bulunmadığını ortaya koyan rapora göre, yılın ilk yarısında emtia fiyatlarına bağlı olarak görece daha iyi bir performans gösteren Latin Amerika ülkeleri de ikinci yarıda olumsuz gidişe dahil oldu.

Küresel piyasa değerlerinin yaklaşık yüzde 50 düşerek, 30 trilyon dolar zarara yol açtığı 2008 sonunda piyasa değerleri 1999'daki 35 trilyon dolar seviyesinin de altına indi.

2008 yılında yaşanan gerilemeye karşın, geleceğe yönelik olumlu verilerin de paylaşıldığı rapora göre, 2013 yılında varlıklı kişilerin finansal varlıklarının en hızlı büyüme Asya-Pasifik bölgesinde olmak üzere, küresel bazda 48,5 trilyon dolara çıkması öngörülüyor.

2007'deki varlık seviyelerinin ise 2011 yılında yakalanması bekleniyor.

Sabit getrili yatırımlar, iç piyasa ve gayrı menkul öne çıktı

Varlıkların dağılımına ilişkin verilere de yer verilen rapora göre, varlıklı kişiler krize tepki olarak sabit getirili ve nakit bazlı yatırımlara daha çok yönelerek "güvenli limana sığınma"yı tercih ettiler.

Sabit getirili ve nakit bazlı yatırımlara kaydırılan varlık plasmanları 2007 yılına göre yüzde 6 artarak küresel bazda varlıklı kişilerin portföy toplamının yüzde 50'sine ulaştı. Bütün bölgeler arasında en tutucu yaklaşımı gösteren Latin Amerika ve Japonya, varlıklarının yüzde 54'ten fazlasını nakit/mevduat ve sabit getirili yatırımlara kaydırdı.

Varlıklı kişiler ülkelerine ve iç pazardaki yatırımlara dönerlerken, tüm bölgeler 2006'dan bu yana süren yüzde 6,8 oranındaki ortalama küresel artış trendini devam ettirerek 2007'ye göre ülkelerine ve iç pazara yaptıkları yatırımları önemli ölçüde artırdı.

Gayrimenkul yatırımlarına ayrılan plasmanlar da 2007'ye göre yüzde 4 artarak, küresel bazda varlıklı kişilerin portföy toplamının yüzde 18'ine ulaştı.

Toplam gayrimenkul yatırımları içinde en büyük payı yüzde 45 ile konutlara ayrılan plasmanlar oluşturdu ve bunu yüzde 28 oranındaki plasman payıyla ticari gayrimenkul takip etti.

Sanat eseri ve mücevher yatırımı arttı

1 milyon doların üzerinde varlığa sahip kişilerin tutku yatırımları ve hayırseverlik işlerine ayırdıkları kaynaklara ilişkin de bilgilerin paylaşıldığı rapora göre, bu kişiler alternatif bir "güvenli limana sığınma" aracı olarak gördükleri sanat ürünlerine ve mücevhere yaptıkları yatırımları 2006'daki kriz öncesi döneme kıyasla önemli ölçüde artırdılar.

Varlıklı kişilerin tutku yatırımlarına ayırdıkları paylar içinde bu iki kalemin toplam oranı 2006 yılındaki yüzde 38 seviyesinden yüzde 47'ye çıktı.

Otomobiller, yatlar, jetleri içeren lüks koleksiyonlar kategorisi yüzde 27 ile daha önceki seviyesini korurken, 2006 yılında yüzde 16 paya sahip kulüp üyelikleri, seyahat, silahlar, müzik enstrümanları gibi muhtelif tutku yatırımları yüzde 7'ye geriledi.

Lüks seyahat ve tüketim azaldı

2007 yılında varlıklı kişilerin 3. en büyük harcama kalemi olan ve SPA'dan hayat koçu ile çalışmaya kadar yaşam kalitesini artırmaya yönelik faaliyetleri içeren iyi yaşam kategorisi, 2008'de harcama listesinin başına geçerken, lüks/özel macera seyahatleri ve lüks tüketim gibi harcamalar önemli ölçüde azaldı.

2009 yılında hayırseverlik işlerine ayrılan kaynaklarda ise bölgeler arasında önemli farklılıklar göze çarpıyor. Japonya'da bu alanda önemli bir büyüme tahmin edilirken, Kuzey Amerika'da ciddi bir küçülme beklentisi, kültürel farkların yanı sıra krize giriş sıralamalarını da temsil ediyor.

Türkiye'de varlıklıların sayısı geriledi

Raporun Türkiye sonuçlarına bakıldığında ise, 2007 yılında 47 bin 600 olan 1 milyon doların üzerinde yatırılabilir varlığa sahip kişilerin sayısının, 2008 yılında 33 bin 700 olduğu görülüyor.

Yüzde 29,2'lik bir düşüşe tekabül eden bu gelişmede, 2008 yılında GSYİH artışının hızındakı düşüş, şirketlerin piyasa değerlerinde yüzde 58,7'lik ve konut fiyatlarındaki yüzde 15-40'lık gerileme gibi unsurlar rol oynuyor.

Düzenleyici kurumlara olan güven kaybı yüzde 78

Dünyada, araştırmaya katılan varlıklı kişilerin yüzde 25'inden fazlası, esas olarak firmaya duydukları itimat ve güveni kaybettikleri için çalıştıkları varlık yönetimi firmasını ya tamamen terk ettiklerini ya da varlıklarını bu firmadan çektiklerini kaydettiler.

Müşterilerin yüzde 46'sı varlık yönetimi firmasına ve yatırım danışmanına olan itimat ve güvenini kaybederken, yüzde 78'i düzenleyici kurumlara olan itimat ve güvenlerini yitirdi.

Dünya Varlık Raporu, müşterilerin yüzde 100 varlıklarını çekme yönünde iki kilit eğilime de işaret ediyor. Buna göre, 45 yaşın altındaki müşteriler, daha yaşlı olanlara kıyasla, varlıklarını gelir yoluyla veya sahip oldukları işletmelerden elde eden müşteriler, miras yoluyla elde edenlere kıyasla çalıştıkları varlık yönetimi firmasını terk etmeye daha yatkın görünüyorlar.

Merrill Lynch'i,n Türkiye'ye ilgisi

Rapor sunumunun ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kubilay Cinemre, Merrill Lynch ile Bank of America birleşmesinin ardından 2009 başı itibariyle Merrill Lynch'in yönettiği varlık miktarının 1,4 trilyon civarında olduğunu söyledi.

Cinemre, "Bank of America birleşmesi sonrasında Türkiye'ye olan taahhüdümüzde bir değişiklik yok. Tüm faaliyet alanlarımızda faaliyetlerimizi artırarak devam edeceğiz. Küresel bazda bu birleşmenin getirdiği birtakım artı değerler de olacak. Onları buraya nasıl yönlendirebiliriz, bunun telaşı içindeyiz. Hisse senedi piyasasında yabancılar arasında piyasa payımız yüzde 16-16,5 civarında. Bu rakamı yüzde 20'lere götürmek istiyoruz" diye konuştu.

Merrill Lynch'in Türkiye'ye ilişkin olumlu büyüme tahminlerinin arkasında yatan etkenlere de değinen Cinemre, bu perspektifle bakıldığında Türkiye'nin önemli artıları olduğunu, ancak bunların nasıl yönetildiğinin de önem taşıdığını ifade etti.