Ulusal marketler yerel üreticiyi de kollamalı
H. Celil KURADA / Orta Karadeniz Sanayici ve İş Adamları Dernekleri Federasyonu (OKASİFED) Yönetim Kurulu Başkanı
Dünya üzerindeki ticaretin hızlı değişimi ve bu değişimin globalleşme olarak belirginleşmesi yeni görüşleri ve uygulamaları ortaya koymakta. Özellikle market sektörü üzerinde ulusal ve uluslararası firmaların boy gösterdiği ve güçlerini kullandıkları alanlar olarak ortaya çıkmaktadır. Market sektörü içinde gıdadan giyime uzanan birçok iş kolunu barındırdığından ekonomide ciddi yönlendirme gücüne sahip.
En ücra yerleşim yerlerine bile değişik isimlerle giren ulusal veya uluslararası market zincirleri yerel market zincirlerine zor anlar yaşatmanın yanısıra yerel üreticileri de tehdit eder duruma gelmiş durumda. Bu süreçte yerel üreticiler, rekabetçi fiyatlarla piyasa girememenin bedelini pazar kaybı ile ödemekte.
Ülke düzeyinde adaletli gelir dağılımının olması ve istihdamın artırılması ancak yerel üreticilere verilen destek ile sağlanabilir. Bu noktada desteklerin en önemlisi de ulusal veya uluslararası market zincirlerinin satacakları ürünler konusunda yerel firmaları tercih etmeleri olacaktır. Bu marketler başta raf kirası olmak üzere diğer zor koşulları da yumuşatmalıdırlar. Tabii ki her koşulda ve kalitede yerel firmaların tercih edilmesi mümkün değil. Yerel firmaların, kalite ve fiyat konusunda rekabetçi olabilmeleri için ayrıca eğitim verilebilir ve bilgiler paylaşılabilir.
Alışveriş için marketlere giden vatandaşlarımızın yerel ürünleri tercih etmeleri ve bu ürünlerin tedariki için baskı kurmaları projenin diğer önemli tarafıdır. Çünkü yerel üretim tesislerinde kendisi, yakını veya komşusu çalışıyor olabilir.Yerel halkın yaşam kalitesinin artırılması, sosyal ihtiyaçlarının karşılanması üretim alanlarından geçmekte. Yine yerel üreticilerin kazanç üzerinden verdikleri vergilerle yörelerinin gelişimine büyük katkı sağladıkları da unutulmamalı.
Anadolu'nun bir çok kentinde olduğu gibi federasyonumuz sınırlarında yer alan Samsun, Çorum, Amasya ve Tokat illerinde de yerel üreticilerimiz ürünlerini pazarlayamamaktan dolayı zor anlar yaşamakta. Üretimlerini bu yörede gerçekleştiren üreticiler, ulusal veya uluslararası firmaların yüksek raf maliyetleri ve ucuz ürün isteklerine cevap vermekte zorlanıyor. Bindiğimiz dalı kesersek, tutunacak hiçbir yer bulamayız. Bölgemizde istihdam artırıcı imkanların olmaması, alışveriş yapacak kimselerinde olmaması anlamına gelecektir.
Bilinmelidir ki üretimde çalışanlar, kazandıkları para ile alışveriş yapmaktadırlar. Üretim yoksa, para da olmaz alışveriş de... Bu süreçten herkes zarar görür. Kapılarımızı, ulusal veya uluslararası firmalara kapatmak yerine birlikte çalışmanın yollarını aramak her kesim için çok önemlidir. Yerel firmalar bu yolla birliktelik sağlayarak üretim kapasitelerini artırabilir, daha fazla istihdam yaratabilirler.