Yeni döneme ilk adım atıldı

Başbakan Erdoğan, "Demokratikleşme Paketini" açıkladı. Yargı, Emniyet ve TSK dışında dine uygun kıyafet serbest bırakıldı, özel okullarda farklı dillerde eğitim mümkün. Seçim barajı için 3 öneri tartışmaya açıldı. Andımız ilkokullarda okutulmayacak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Demokratikleşme Paketi" olarak adlandırılan, yapmayı planladıkları bireysel ve toplumsal özgürlüklerin artırılması yönünde düzenlemeleri içeren yasal ve idari düzenlemeleri açıkladı. Erdoğan, soru kabul etmediği basın toplantısında, uzun bir değerlendirme konuşmasının ardından yapılacak düzenlemeleri sıraladı. Erdoğan, seçim sistemiyle ilgili 3 ayrı öneri getirerek, bu konuda bir tartışma da başlattı. 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı yasal değişiklik yapılacak alanlar:
•Siyasi partilere yapılan devlet yardımlarında, yüzde 7 olan en az oy alma şartı yüzde 3'e indirilecek. (Siyasi Partiler Kanunu Ek 1 Madde)
•Siyasi partilerin bir ilçede teşkilatlanması için şart olan, o ilçedeki beldelerin en az yarısında teşkilat kurma zorunluluğu kaldırılacak (Siyasi Partiler Kanunu 20. Madde)
•Tüzüklerinde yer vermek ve 2 kişiden fazla olmamak şartıyla, siyasi partiler Eş Genel Başkanlık yönetim sistemine geçebilecek. (Siyasi Partiler Kanunu 15. Madde)
•Siyasi partilere çeşitli suçlar nedeniyle üye olması yasaklananların üye olabilmesine yönelik düzenleme yapılacak. (Siyasi Partiler Kanunu 11. Maddenin B bendi) Oy verme hakkı olan herkes siyasi partilere üye olabilecek.

Farklı dil ve lehçelerde propaganda imkanı
•Siyasi partilerin ve adayların her türlü propagandada Türkçe dışında dil ve lehçeleri de kullanmasına izin verilecek.
•Partilerin ön seçimlerinde de farklı dil ve lehçelerde propaganda yapılabilecek. 

Dini yaşayışa müdahale ağır suç sayılacak
•Kişinin, inançlarının gereğini yerine getirmesi dolayısıyla, belli haklarını kullanmasını, belli haklardan yararlanmasını engellemek suç sayılacak. Bu suçu işleyenlere 1 yıldan 3 yıla kadar ceza verilecek.
Yine bu kapsamda, TCK'da değişiklik yapılarak, "dini inancın gereğinin yerine getirilmesinin engellenmesi" ceza kapsamına alındı. Dini ibadet ve ayinlerin, bireysel olarak engellenmesi de ceza kapsamına alındı. Düzenlemenin temel çerçevesi Erdoğan tarafından, "cebir veya tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla, bir kimsenininanç, düşünce veya kanaatlerinden kaynaklanan yaşam tarzına ilişkin tercihlerine müdahale edenlere ya da bunları değiştirmeye zorlayanlara, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası" olarak çizildi.
•Kişinin, dili, ırkı, milliyeti, rengi, cinsiyeti, engelliliği, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini veya mezhebi nedeniyle ilgili nefret saikiyle işlenen suçların cezası ağırlaştırılacak. 
•"Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu" oluşturulacak. Ayrımcılık yasağının ihlali halinde, konuya ilişkin görev ve yetkisi bulunan kamu makamları, ihlali sona erdirmek, sonuçlarını gidermek, tekrarlanmasını
önlemek üzere gerekli tedbirleri almakla yükümlü kılınacak. 

Harf kullanımı serbest bırakılacak
•TCK'da bazı harflerin kullanımına ilişkin yasaklar kaldırılacak.
•Toplantı ve gösteri yürüyüşlerine yönelik yeni düzenleme yapılacak. Toplantı ve yürüyüşün yapılacağı yer ve güzergahında karar mercii olan mülki amir ilgili sivil toplum örgütlerinin görüşünü alacak. Ancak nihai karar mercii mülki amir olmaya devam edecek. Açık alan toplantılarında güneşin batmasına bir saat kala sona erdirilmesi uygulaması da değiştirilerek, "güneş batmadan dağılacak şekilde" tanımı getirilecek. Kapalı alanlardaki toplantılar da saat 24.00'e kadar yapılabilecek. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde hükümet komiseri bulunmayacak. Bunun yerine toplantı ve gösteriyi düzenleyenler bir "düzenleme kurulu" oluşturacak.

Özel okullara farklı dil ve lehçelerde eğitim hakkı
•Özel okullarda, farklı dil ve lehçelerde eğitim verme imkanı sağlanacak. Bakanlar Kurulu, bu dil ve lehçelerin hangileri olduğuna dair bir karar çıkaracak. Bu çerçevede başta Kırmançi ve Zazaca olmak üzere, Türkiye'de yaygın olarak kullanılan dillerde okullar açılmasına izin verileceği belirtildi.
•İl İdaresi Kanunu değiştirilerek, yerleşim birimlerinin 1980'e kadar kullandıkları isimleri alabilmesine yönelik düzenleme yapılacak.
•Nevşehir Üniversitesi'nin ismi Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak değiştirilecek.
•Kişisel verilerin korunmasına yönelik 2010'da yapılan Anayasa Değişikliğine Yönelik Uyum Yasa Taslağı hızla kanunlaştırılacak. Kişilerin özel bilgileri ilgisiz kişiler tarafından kullanılamayacak, ilgisiz kişilerle paylaşılamayacak.
•Türk Hava Kurumu'na ait kurban derisi, fitre ve zekat toplama tekeli kaldırılacak.

Kamuda dini kıyafetler serbest bırakılıyor 
Başbakan Erdoğan, yasal düzenlemeyle yapılacak düzenlemeler dışında, Bakanlar Kurulu kararı, yönetmelik vb. idari düzenlemelerle yapılabilecek bir dizi uygulamayla ilgili hükümet kararını da açıkladı. Bunlar arasında en dikkat çekici olan, dini inanış gereği giyilen kıyafetlere yönelik oldu. Bunlar şöyle:
•"Kamu Kurum ve Kuruluşlarında
Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik" değiştirilerek, kadınlar için başörtüsüyle çalışma imkanı sağlanacak. Resmi üniforması bulunan TSK, Emniyet ve hakim ve savcılar bunun dışında tutuldu. Yargı mensupları açısından avukatlar, TSK ve Emniyet açısından ise sivil memurlar ise başörtüsü takabilecekler.
•Ortaöğretim kurumları için kaldırılan "Andımız" uygulaması ilkokullara da yaygınlaştırılarak tamamen son buldu.
•Süryani cemaatinin ibadethanesi Mor Gabriel (Deyrulumur) manastırı arazisi, manastır vakfına iade edilecek. Başbakan Erdoğan, hükümetleri döneminde dini cemaatlere iade edilen taşınmaz miktarının 250'yi aştığını ve bunların değerinin de 2.5 milyar TL dolayında olduğunu açıkladı.

Roman Enstitüsü kurulacak
•Roman vatandaşların eğitim ve yaşam şartlarının iyileştirilmesi için çalışmalar yapmak üzere seçilecek bir üniversite bünyesinde Roman Dil ve Kültür Enstitüsü kurulacak. TOKİ, yaşam şartlarının iyileştirilmesi
amacıyla Edirne, Çanakkale, Sakarya, Bursa başta olmak üzere diğer illerde konut inşa edecek. 

Seçim barajına 3 öneri
Başbakan Erdoğan, seçim sistemine yönelik olarak üç seçenek belirlediklerini ve kamuoyunda yapılacak tartışmalar sonucuna göre de bu üç sistemden birini uygulayacaklarını söyledi. Demokratikleşme paketi içinde açıklanan seçenekler, pakette kamuoyunun görüşüne sunulan tek unsur oldu. Bunun dışındaki unsurlar hükümet planı olarak dikkat çekti. Erdoğan, seçim sisteminin değiştirilmesinin Türkiye'deki bütün kesimlerce önerildiğini hatırlatarak, "Seçim sistemini tartışmaya açıyoruz" dedi. Erdoğan, yüzde 10 barajının mevcut haliyle devamı, seçim barajının yüzde 5'e indirilerek gruplandırmayla daraltılmış bölge seçimi uygulanması ve ülke barajı uygulanmadan dar bölge seçim sistemi getirilmesini önerdi.

'Demokratikleşme paketini açıklarken, şehitlerimizin arzularını yerine getiriyoruz'
Başbakan Erdoğan, uzun süredir kamuoyunu meşgul eden "Demokratikleşme Paketi"nin detaylarını açıklamadan önce yaptığı değerlendirmede, AK Parti hükümetleri döneminde pek çok reformu hayata geçirdiklerini anlattı. Açıkladıkları paketin son olmadığını, yeni düzenlemeler yapılacağını belirten Erdoğan, terör örgütüne taviz verildiği yönündeki eleştirileri de dikkate alarak, "şehitlere rahmet" diledi ve "Bugün biz, bu demokratikleşme paketini açıklarken, aslında, işte tüm o şehitlerimizin de arzularını bir kez daha yerine getiriyoruz" ifadesini kullandı. Erdoğan, demokratikleşmeye yönelik olarak atmak istedikleri adımlara karşı direnç olduğunu iddia ettiği konuşmasında, partisinin "saldırılar altında" kaldığını ileri sürdü. Erdoğan, "Darbe senaryolarına, tertiplere rağmen kararımızdan vazgeçmedik. Partimizi kapatma tehditlerine rağmen yolumuzdan dönmedik. Tahriklere, kanlı provokasyonlara rağmen değişim iradesinden geri adım atmadık. Partimize yönelik doğrudan terör eylemlerine rağmen, tehditlere rağmen biz boynumuzu eğmedik" ifadesini kullandı. Recep Tayyip Erdoğan, demokratikleşme çalışmalarının niteliğine yönelik eleştirilere karşılık olarak ise, "Oturdukları yerden ahkam keserek ileri vaadlerde bulunanlar öncelikle halkın hissiyatını, halkın kabul ve rızasını sağlamak durumundadır. Nasıl halka rağmen düzen kurmaya çalışanlar başarılı olamadıysa, halka rağmen ileri adımlar atmak da mümkün değildir" görüşünü dile getirdi. Erdoğan, "Bir başka zihniyetin, daha şimdiden, daha paket açıklanmadan, ‘dağ fare doğurdu' bahanesini hazırladığını tahmin edebiliyorum. Paketten, insanoğluna ölümsüzlük iksiri bekleyenler, irrasyonel bir beklentinin içindedirler, abartılı bir bekleyişin içindedirler ve kuşkusuz hayal kırıklığına uğrayacaklardır" dedi.