Yılmaz: Büyümede revizyon yok
Bakan Yılmaz, 2009 ve 2010 büyüme rakamlarında revizyon olmadığını söyledi
ANKARA - Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, 2009 ve 2010 büyüme rakamlarında şu aşamada bir revizyonun söz konusu olmadığını söyledi.
Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, Devlet Planlama Teşkilatı'nda (DPT) düzenlediği basın toplantısında, 2010 Yılı Yatırım Programını değerlendirerek gazetecilerin sorularını yanıtladı.
2009 ve 2010 yılı büyüme rakamlarında bir revizyon bulunup bulunmadığının sorulması üzerine de Bakan Yılmaz, şöyle dedi:
"Şu aşamada bir revizyon söz konusu değil. 2010 yılı büyümesini yüzde 3,5 olarak tespit etmiştik. 2009'un son çeyreğine ilişkin verilere baktığımızda daha olumlu bir seyir görüyoruz. Orta vadeli programa göre rakamlar daha iyi geliyor. Bütçe rakamlarında açık öngördüğümüzün oldukça altında geldi. İhracat düşündüğümüzden daha yüksek oldu. Faiz harcamaları daha düşük, vergi gelirleriyse daha yüksek oldu. 2009 performansı bizim tahminlerimizden daha iyi. 2009'un son çeyreğinde pozitif bir büyüme göreceğiz. Özellikle sanayide aralık ayında çift haneli büyüme görürsek şaşırmayın. Öncü bazı göstergelere baktığımızda sanayi üretiminde ciddi bir yükseliş olacağını düşünüyoruz. Biz biraz muhafazakar bir büyüme öngörmüşüz. Benim inancım ekonominin dinamizminin bizim tahminlerimizin önüne geçeceği yönünde. Ekonomimiz 2010'da İnşallah yüzde 3,5'un üzerinde bir performans gösterecek."
1 trilyon 29 milyar liralık milli gelir
Bakan Yılmaz, 2010 yılında toplam sabit sermaye yatırımlarının reel olarak yüzde 7,7 artışla 181 milyar liraya ulaşmasını beklediklerini kaydederken, "Milli gelirimizin 1 trilyon 29 milyar lira olacağını düşündüğümüzde bu da yüzde 17,6'lık bir paya işaret ediyor. GSYH içinde 2010 yılında toplam sabit sermaye yatırımlarımızın payı yüzde 17,6 olarak tahmin ediliyor. Bu da yine baktığımız zaman 2010 yılında özel kesimin payının yüzde 13,3 olacağına, özel sektörün 137 milyar liralık bir sabit sermaye yatırımı yapacağı tahmin edilmektedir. Bu tutar 2009 yılına göre reel olarak yine yüzde 7'lik artışa karşılık gelmektedir" dedi.
2010 yılı Yatırım Programı
Toplantıda 2010 Yatırım Programı'nı değerlendiren Yılmaz, 1980'li yıllarda imalat sanayi yatırımlarında kamu sektörünün belli bir ağırlığı bulunduğunun, bugün artık kamunun bu ağırlığının kalmadığını, imalat sektöründen çekildiğini söyledi.
Enerji gibi temel altyapı sektörlerinden de kamunun giderek çekildiğini ifade eden Yılmaz, bu konuyu örneklerken elektrik üretim lisansı verilen projeler için 2009 yılı fiyatlarıyla bugüne kadar yapılan harcama tutarının 27,5 milyar lira olmasını gösterdi.
Bu yöntemi kullanmamaları halinde kamu kaynaklarını söz konusu alanda kullanmak zorunda kalacaklarını belirten Bakan Yılmaz, oysa şimdi diğer alanlara kaynak harcama imkanı bulduklarını söyledi.
Bakan Yılmaz, yine de kamu yatırımlarının belli oranlarda devam ettiğini, özellikle eğitim ve sağlığa harcama yapma imkanlarının arttığını belirterek, "Ülkemizde toplam sabit sermaye yatırımlarının gayri safi yurt içi hasılaya oranı yüzde 20'ler civarında seyrediyor. Özel artı kamu. Burada özel sektör yüzde 80, kamu sektörü ise yüzde 20'li bir paya sahip" dedi.
Özel sektör yatırımlarının belirsizliklerin olduğu ortamlarda bu durumdan daha fazla etkilendiğini, kamu yatırımlarının ise daha istikrarlı bir seyir izlediğini belirten Yılmaz, 2009 yılı verilerine bakıldığında kamu sektör yatırımlarının dörtte bire yükseldiğini anlattı.
Toplam yatırımlar içinde kamunun payının yüzde 25 olurken, özel sektör yatırımlarının yüzde 75'ler civarında gerçekleştiğini ve bunun normal bir durum olmadığını kaydeden Yılmaz, önümüzdeki dönemde yine eskiye dönüleceğini belirtti.
2009 yılında toplam sabit sermaye yatırımlarının Gayri Safi Mili Hasılaya oranının yüzde 16,9'a gerilediğini, bunda ise küresel krizini olumsuz rol oynadığını ifade eden Yılmaz, "2010 yılında toplam sabit sermaye yatırımlarının reel olarak, enflasyondan arındırılmış olarak yüzde 7,7 artışla 181 milyar liraya ulaşmasını bekliyoruz" diye konuştu.
2010 yılında özel sektörün 137 milyar lira tutarında sabit sermaye yatırımı yapmasının tahmin edildiğini belirten Yılmaz, bu rakamın 2009 yılına göre reel olarak yüzde 7'lik bir artışa karşılık geldiğini belirtti. Söz konusu yatırımın yüzde 43'ünü imalat sektöründe gerçekleştirilmesinin beklendiğini kaydeden Yılmaz, toplam sabit sermaye yatırımlarının yaklaşık yüzde 20'sini gerçekleştiren kamuda ise ulaştırma, sulama, eğitim, sağlık gibi ekonomi ve sosyal altyapı yatırımlarının ön plana çıktığını belirtti.
2010 yılında Gayri Safi Yurtiçi Hasılanın yüzde 4,3'ü oranında kamu sabit sermaye yatırımı planlandığını, bu rakamlara yatırım işçiliği de dahil edildiğinde 2009 yılına göre reel olarak kamu yatırımlarının yüzde 10,3 artacağını ve yatırım tutarının 44,5 milyar liraya ulaşacağının tahmin edildiğini söyledi.
Ortalama tamamlama süresi 4,6 yıl
Kamu Yatırım Programı etkinliğinin ortalama tamamlama süresiyle ölçüldüğünü söyleyen Yılmaz, 2010 yılı Kamu Yatırım Programının etkinliğine bakıldığında bu etkinliğin arttığını söyledi. Kamu yatırımlarında ortalama tamamlama süresinin 2001, 2002 dönemlerine bakıldığında ortalama 10 yıl olduğunu, 2010 yılı yatırım programında ise bu sürenin 4,6 yıla kadar düşürüldüğünü bildirdi.
Bunun muazzam bir iyileşme olduğunu belirten Yılmaz, aynı kaynakla daha fazla proje üretmenin etkisinin rol oynadığını ve kamuda en büyük tasarrufu bu şekilde sağladıklarını söyledi. Böylece kamu yatırımlarının enflasyonist etkisinin de önüne geçildiğini belirten Yılmaz, 2009'da kamu yatırımlarının ortalama tamamlama süresinin 5,3 olduğunu da hatırlattı.
"2010 yılı Yatırım Programında, 2 bin 425 adet proje bulunuyor"
2010 yılı Yatırım Programında, 2 bin 425 adet proje yer aldığını ve bunların toplam maliyetinin 273,4 milyar lira olduğunu belirten Yılmaz, aslında proje sayısının bunun çok üzerinde olmasına rağmen toplulaştırma nedeniyle sayının 2 bin 425 olarak göründüğünü anlattı.
Bu projeler için 2010 yılı yatırım programında ayrılan ödeneğin ise 27,8 milyar lira olduğunu, merkezi yönetim bütçesinin yüzde 6,7 ve 19,3 milyar liralık merkezi yönetim bütçesi kapsamında yatırım bulunduğunu söyledi. 27,8 milyar lira ile arasındaki farkın ise merkezi yönetim bütçesine İller Bankası, Sosyal Güvenlik Kurumları yatırımları ile döner sermaye yatırımlarının dahil edilmemesinden kaynaklandığını anlatan Yılmaz, bunlar da dahil edildiğinde söz konusu rakamın 27,8 milyar liraya ulaştığını kaydetti.
Mahalli idarelerin yatırımlarının da dahil edilmesi halinde 41 milyar liralık bir yatırıma ulaşıldığını ifade eden Yılmaz, buna yatırım işçiliğinin eklenmesiyle de rakamın 44,5 milyar liraya yükseldiğini kaydetti.
Bölgesel proje bazında ödenek tahsiline ise özel önem verdiklerini söyleyen Yılmaz, "Merkezi yönetim bütçesi yatırım ödeneğinin yüzde 26,5'i, mahalli idareler hariç toplam kamu yatırım ödeneğinin ise yüzde 19'u GAP ve KOP Projelerine ayrılmıştır" dedi.