Zarfı bırak mazrufa bak

DÖRDÜNCÜ BOYUT / ERKİN ŞAHİNÖZ

erkinsahinoz@yahoo.com

Kur düşemiyor… Dünya piyasalarında risk alma iştahı 2008- 2009 krizinden beri görülen en yüksek düzeyinde olmasına RAĞMEN. Kur düşemiyor… Dolar gelişmiş ülke para birimleri karşısında çok ciddi değer kaybetmiş olmasına RAĞMEN. Kur düşemiyor… 

Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin korkulu rüyası haline gelmiş olan ABD 10 yıllık Hazine faizlerinin yüzde 3’ün belirgin bir şekilde altında rahat bir seyir izlemesine RAĞMEN. Kur düşemiyor… “Pansuman” yöntemlerle rezerv kaybından başka bir sonuç elde edemeyeceğini gören Merkez Bankası’ndan gelen 3 puanlık radikal faiz artırımına RAĞMEN. Kur düşemiyor… ÇÜNKÜ hem yurtiçi yerleşiklerin hem de yurtdışı yerleşiklerin “algısı” bozuldu. Kur düşemiyor… ÇÜNKÜ dövize çok bacaktan “gerçek” talep geliyor. Kur düşemiyor… ÇÜNKÜ kurdaki yükselişe “ters bacakta” yakalanan ve 170 milyar dolara yakın döviz açığı bulunan özel sektör döviz alıyor. Kur düşemiyor… ÇÜNKÜ yazılı ve görsel dış basında kırılganlıkları ve negatif haberleriyle gündemden düşmeyen Türkiye’ye yabancı yatırımcının ilgisi azaldı. 

Yabancı yatırımcı 30 Mart Belediye seçimleri öncesi iç siyasetteki hipertansiyondan rahatsız. Yabancı yatırımcı 2014’ün teması haline dönüşmekte olan 2-5-8 Türkiye’sini sevimli bulmuyor (yüzde 2 büyüme, yüzde 5 cari açık, yüzde 8 enfl asyon.) Kur düşemiyor… ÇÜNKÜ yurtiçi yerleşiklerin davranışında dramatik bir değişim var geçen yılın mayıs ayından beri. Geçmişte başarılı bir portföy yöneticisi gibi “rüzgara yaslanarak” hareket eden yurtiçi yerleşikler kur geriledikçe döviz alır, kur yükseldikçe döviz satardı. Yurtiçi yerleşiklerin kur üzerindeki bu “dengeleyici” rolünü 2008-2009 krizi dahi değiştirememişti.

Lütfen yandaki grafiğe iyice bir göz atalım. Mayıs 2013 öncesi ve Mayıs 2013 sonrası şeklinde ayırabileceğimiz iki ayrı dünya var. Mayıs 2013 öncesi kur yükseldiğinde döviz mevduatlarını azaltarak, kur gerilediğinde döviz mevduatlarını artırarak kuru dengelemiş olan yurtiçi yerleşikler geçen yılın Mayıs ayından beri kurdaki yükselişe rağmen dövize yöneliyor. 

Geçen yılın mayıs ayından beri döviz mevduatlarında 26 milyar dolar artış var. Üstelik Merkez Bankası’nın yaptığı radikal faiz artışı dahi bu yeni davranış biçimini değiştirememiş. Merkez Bankası’nın 3 puanlık radikal faiz artırımı sonrasında dahi döviz mevduatları 6.7 milyar dolar artmış. Evet kur düşemiyor… Bozulan algıları nasıl düzeltebileceğimize kafa yormuyoruz. ÇÜNKÜ mazrufa değil zarfa bakıyoruz. 

Not: 24 Mart’ta Eskişehir’de, 27 Mart’ta Adana’da, 29 Mart’ta İstanbul’da, 2 Nisan’da Antalya’da “Belirsiz Dönemlerde Yatırım Yönetimi/Piyasa Stratejisi Geliştirme” temalı bir eğitim/ konferans düzenleyeceğim. Kayıt için erkinsahinoz@yahoo.com adresime mail atabilirsiniz. 

Son söz: “Avcı ne kadar âl (hile) bilse ayı o kadar yol bilir.” Türk Atasözü