CIO Ödülleri törenle verildi
"CIO Ödülleri" töreninde BTK Başkanı Dr. Tayfun Acarer, Siber Olaylara Müdahale Ekipleriyle (SOME) ilgili son aşamaya gelindiğini belirtti
İSTANBUL - Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Dr. Tayfun Acarer, Siber Olaylara Müdahale Ekipleriyle (SOME) ilgili son aşamaya gelindiğini belirterek, "Bundan sonra 2014 yılında bilişim yöneticilerinin en çok meşgul olacağı alan siber güvenlik konusunda, Siber Güvenlik Kurulu'nun isteyeceği şeyler olacak. Ayrı birimler kurulacak, bu birimlerde çalışacak personel belirlenecek. Bunların eğitimi ve sertifikasyonu istenecektir" dedi.
Acarer, Vodafone Türkiye ana sponsorluğunda, CIO Dergisi tarafından hayata geçirilen "CIO (Chief Information Officer-Bilgi Sistemleri Grubu Başkanı) Ödülleri" töreninde yaptığı konuşmada, bilişim sektörünün geleceğine ve yapılan çalışmalara ilişkin açıklamalarda bulundu.
İnternetin her geçen gün hayatı giderek kuşattığına işaret eden Acarer, "Çekirdek aile tanımı bile değişti. Eskiden anne, baba ve çocuklara çekirdek aile diyorduk. Şimdi çekirdek ailenin bir bireyi daha çıktı. Anne, baba, çocuklar ve internet. İnanıyorum ki evinde internet olmayan hiçbir aile yoktur" dedi.
Her geçen gün internete girenlerin sayısının çoğaldığına, bununla birlikte dijital gücün de giderek arttığına dikkati çeken Acarer, şunları söyledi:
"Bu konuda ilginç örnekler var. Geçen gün bir istatistikte gördüm, bakın her gün, her saatte, her dakikada demiyor, her saniyede 5700 tweet atılıyormuş, Facebook'ta saniyede 37 binden fazla beğeni yapılıyormuş. İnternet için sürekli daha yüksek kapasiteli geniş banda ihtiyaç var. Özellikle son dönemlerde smart telefonlar, IP TV ve yeni çıkan 4K teknolojisi ki 4K'ya dikkat edin, bu yayın teknolojileriyle beraber bant ihtiyacı ciddi şekilde artıyor. Smart telefonlar gerçekten yaşantımızı altüst ediyor. Çok ilginç, bizim ülkemize gelen telefonların yüzde 65'i smart telefon, inanıyorum ki birkaç hafta sonra yüzde 70'e doğru gideceğiz. Ve maalesef bu telefonların tamamı yurt dışından geliyordu diyorum artık. Artık 3 operatörümüzün de bununla ilgili çalışmaları var, teşekkür ediyorum kendilerine."
Acarer Vestel, General Mobile gibi firmaların da Türkiye'de telefon üretmek için girişimlere başladıklarını anımsatarak, bu gelişmeleri takdirle izlediğini dile getirdi.
Akıllı cihazlar çoğaldıkça, akıllı ev konseptinde ihtiyaç duyulan bant genişliğinin de çok ciddi bir şekilde arttığını ifade eden Acarer, "Bugüne kadar hanelerde 'yeter bu kadar fazladır' derken, bugün 20 megabit artık yetersiz hale geldi. İleride yaşayacağımız evlerdeki bant genişliği konusunda açıkcası bir görüş belirtmek istemiyorum" diye konuştu.
Tayfun Acarer, işletmelerin geniş bant erişim altyapısı için yatırım yapmalarının gerekliliğine değinerek, konuşmasına şöyle devam etti:
"Türkiye'de çok değil 10 yıl önce geniş bant internet abone sayısı 20 bindi, bugün 34 milyondan fazla. Bunun 25 milyondan fazlası mobil geniş bant. Bu oran smart telefonlar bu hızla piyasaya girdikçe her geçen gün daha da artacaktır. Data hacmi her yıl 2'ye katlanarak artıyor. Ve maalesef operatörlerimiz, baz istasyonlarını bırakın ilave etmek, mevcutlarını korumak için çalışıyorlar. İçler acısı bir durum bu. Fiber çekmekte zorlanıyoruz. Öbür taraftan da 'bilişim toplumu olacağız' diyoruz. Nasıl olacağız ben de bilmiyorum."
Günümüzün en önemli kavramlarından birinin de big data olduğuna işaret eden Acarer, "21 yüzyılın petrolü data olacak" sözüne katıldığını belirterek, "Gerçekten de öyle. Petrol hatları petrol boruları var ama inanın fiber, bu yüzyıl boru hattından daha değerli olacak" yorumunda bulundu.
İçinde bulunduğumuz dönemde yaklaşık 10 milyardan fazla nesnenin internete bağlandığını söyleyen Acarer, "Nesne" kelimesinin altını çizerek, "Dikkat edin nesne diyorum, artık abone demiyorum. Çünkü internete bağlanan abone sayısı yaklaşık 7 milyar. Yani 10 milyarın 3 milyarı makinalar. Ve 2020'de dünyadaki internete bağlanan insan sayısının 7 milyar bilemediniz 7,5 milyar, makine sayısının 42,5 milyar olacağını söylüyorlar. Yani toplamda yaklaşık 50 milyardan bahsediyoruz."
"SOME'lerle ilgili son aşamaya gelindi"
Big datanın ekonomik olarak büyük güç olmanın yanında ülkelerin en değerli varlığı olacağını, dolayısıyla karşılaşılacak tehditlerin de artacağını belirten Acarer, Cyber Security (Siber Güvenlik) kavramının her geçen gün biraz daha önemli hale geleceğini söyledi.
ABD Başkanı Barack Obama'nın 2 yıl önce söylediği, "21. yüzyılda ABD'nin ekonomik kalkınması ve ekonomideki başarısı siber saldırılara karşı yapacağı başarılara bağlıdır" sözüne atıfta bulunan Acarer, Türkiye'nin siber güvenlik tehdidini fark eden ve buna göre önlem alarak hukuksal düzenleme yapan dünyadaki ilk 10 ülkeden biri olmasının sevindirici olduğunu kaydetti.
BTK Başkanı Acarer, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım başkanlığında kurulan Siber Güvenlik Kurulu'na ilişkin de katılımcıları bilgilendirdi.
Kurulda şu ana kadar yapılan çalışmalara değinen Acarer, "Detaya girmek istemiyorum ama bir noktaya dikkati çekmek istiyorum. Siber Olaylara Müdahale Ekipleriyle (SOME) ilgili son aşamaya gelindi ve bundan sonra 2014 yılında bilişim yöneticilerinin en çok meşgul olacağı alan siber güvenlik konusunda, Siber Güvenlik Kurulu'nun isteyeceği şeyler olacak. Ayrı birimler kurulacak, bu birimlerde çalışacak personel belirlenecek. Bunların eğitimi ve sertifikasyonu istenecektir. Bunu şimdiden söylüyorum" bilgisini paylaştı.
BTK olarak Siber Güvenlik konusunda tatbikatlar yaptıklarını hatırlatan Acarer, bu tatbikatlara Türkiye'de bulunan onbinlerce firmadan yalnızca 61 tanesinin katılmış olmasını eleştirerek, "Anlamıyorum, firmalarımız sistemlerine mi çok güveniyor yoksa buradaki bir açıklarının görülmesinden mi endişe ediyor? 2014 yılının başında Uluslararası Haberleşme Örgütü ile beraber çok geniş kapsamlı, uluslararası bir tatbikat yapacağız ve bu tatbikata umuyorum Türkiye'den yüzlerce firma katılır" temennisinde bulundu.
Konuşmasında işletmelerde bilişim alanının sorumlusu olan kişilerin yaşadığı sorunlara da değinen Acarer, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Aslında bugün şirketlerin vazgeçilmez elemanları ve fikirleri haline gelen CIO'lar, itiraf etmek lazım ki her şey yolundayken fazla akla gelmeyen fakat IT'de bir aksaklık olduğu zaman da hemen aranan kişiler haline geldi. Bu kaçınılmaz bir şey ve maalesef bu olguyu değiştiremiyoruz. Oysa günümüzde hiçbir kurum ve kuruluş IT kullanmadan işlerini yerine getiremez. Çünkü artık her kurum bilişme daha bağlı.
Ben CIO'ları kurumlarda sıradan bir IT yöneticisi olarak görmüyorum. Bana göre CIO'lar kurumun gelecek stratejisine karar verme yetkisine bulunan vizyoner kişilerdir. Türkiye'nin 2023 hedefleri, Cumhuriyetimizin 100. Kuruluş yıl dönümü hedefleri kapsamında, bu hedefe ulaşmak için bilişim sektörünü ve bu bilişim sektörünün önündeki CIO'ları gerçekten çok önemsiyorum. CIO'ların şirketlerin tüm karar alma süreçlerinde etkin olmaları gerektiğine inanıyorum."