Ecza depolarına yurtdışından ilaç getirmek için yeni yetki

Ruhsatlı olduğu halde üretilmemesi, üretici tarafından piyasaya verilmemesi ya da henüz ruhsat almaması nedeniyle bulunamayan ilaçların reçete edilmesi halinde yurtdışından şahsa özel olarak getirilmesi şeklinde oluşan piyasaya ilişkin sorun devam ediyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

MEHMET KAYA

Türkiye’de ruhsatlı olduğu halde üretilmemesi, üretici tarafından piyasaya verilmemesi ya da henüz ruhsat almaması nedeniyle bulunamayan ilaçların reçete edilmesi halinde yurtdışından şahsa özel olarak getirilmesi şeklinde oluşan piyasaya ilişkin sorun devam ediyor. Yapılan bağımsız çalışmalara göre 1.2 milyar TL’ye ulaşan ve ilaç fiyatlarının düşük olması nedeniyle üreticilerin bazı ilaçları piyasadan çekmesi nedeniyle her geçen gün büyüyen bu alanda, bazı ecza depolarına verilen getirme yetkisinin Danıştay tarafından yürütmesinin durdurulmasının ardından Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu yayınladığı bir yönetmelikle bu yetkinin bütün ecza depolarına verilebilmesine imkan sağlayan yeni bir yönetmelik değişikliği yaptı. Daha önce sadece Türk Eczacıları Birliği tarafından yurt dışından ilaç getirme yetkisi kullanılırken, 2013 yılında bazı eczanelere de bu hak verilmiş, TEB de Danıştay’da dava açmıştı. Bu davada ecza depolarının ilaç getirmesini engelleyecek biçimde yürütmeyi durdurma çıkmıştı. Yeni düzenleme ise idareye istediği bütün ecza depolarıyla bu tür protokol yapma imkanı sağlıyor. 

Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun Ecza Depoları ve Ecza Depolarında Bulundurulan Ürünler Hakkında Yönetmelik’te değişiklik yapan yönetmelikResmi Gazete’de yayınlandı. Buna göre, toptan ilaç ticareti yapma yetkisine sahip ecza depolarının tanımına “veya şahsi tedavi amacıyla yurtdışından ilaç temin etmesine Bakanlıkça izin verilen gerçek veya tüzel kişiye ait olan işyeri” eklemesi yapıldı. Böylece, ecza depolarının Türkiye’de bulunamayan ilaçları yurt dışından getirme imkanı sağlanmış oldu. 

TEB: Dava açacağız

DÜNYA’nın sorularını yanıtlayan TEB Genel Sekreteri Harun Kızılay, kanuna aykırı olduğunu söylediği ve Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararı aldığı bir uygulamanın bir başka yönetmelik düzenlemesiyle tekrar hayata geçirildiğini vurguladı. Yönetmeliğe karşı dava açacaklarını belirten Kızılay, davaların görülmesinin uzun sürmesi nedeniyle bir boşluk doğmasından endişe ettiklerini vurguladı.

 

Bu konularda ilginizi çekebilir