Genç TÜMSİAD 'Yeni Türkiye Ekonomisi'ni masaya yatırdı

Genç TÜMSİAD İstanbul Şubesi tarafından, düzenlenen “Yeni Türkiye Ekonomisi” panelinde 2023 hedeflerine ulaşması için Türkiye’nin yapması gerekenler masaya yatırıldı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Burakhan VAROL

Genç Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (Genç TÜMSİAD) İstanbul Şubesi tarafından, düzenlenen “Yeni Türkiye Ekonomisi” panelinde 2023 hedeflerine ulaşması için Türkiye’nin yapması gerekenler tartışıldı.

Toplantının açılış konuşmasında Türkiye 2023 hedeflerine ulaştığında bugünün gençlerinin o gün ülkeye yön verenler arasında olacağını ifade eden Genç TÜMSİAD Başkanı Fatih Çıtak, “Genç işsizliği genel işsizlik düzeyinin 2 katı. Gençlerin girişimciliğe yönlendirilmesi gerekiyor” dedi. Gençlere inovasyon ve girişimcilik dersleri verilmesi için çalışmalar yaptıklarını aktaran Çıtak, iş dünyasında yaşanan sıkıntıların tespit etmeye ve bunlara çözüm önerisi sunmaya devam edeceklerini söyledi.

Açış konuşmasında, Türkiye ekonomisinin son yıllarda büyüme potasına girdiğini ve bunu sürdüreceğine inandıklarını vurgulayan Genç TÜMSİAD İstanbul Şube Başkanı Bedri Yandımkaldım da, “Çünkü büyümenin temel kaynağı olan insan kaynağımız mevcut. Ancak bu insan kaynağını doğru yönetmeliyiz. Milletçe girişimciliğe ve genç iş adamlarının dinamik ve taze fikirlerine ihtiyacımız var. Biz bu vizyonu geliştirmeye çalışıyoruz” dedi.

TÜBİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Gebze Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halit Yanıkkaya paneli başlatırken, 2008 krizinden sonra dünyada üretimin ve paranın yönünün batıdan doğuya kayışının hızlandığını vurguladı ve “Şimdi benzer bir durum Türkiye’de yaşanıyor. İstanbul yerine, yatırımlar Anadolu’ya kayıyor” açıklamasında bulundu.

“4 yıllık seçimsiz süreç avantaj"

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı Halim Mete; TÜMSİAD gibi dernekler ne kadar güçlü olursa, TOBB’un da, Türk ekonomisinin de o kadar güçlü olacağını söyledi. Türkiye’nin önünde 4 yıllık seçimsiz bir süreç olduğunu söyleyen Mete, “Daha az siyaset, daha çok ekonominin konuşulacağı bir dönem başlayacaktır. Bu dönemi iyi değerlendirmeliyiz” dedi. Türkiye’de son 10 yılda hizmet ve finans büyürken, sanayinin yön kaybettiğini belirten Mete, “İnşaat cazip olunca sanayi gitti. Sanayisizleşmek Türkiye için bir felakettir. Sanayi demek üretim demek, üretim demek istihdam demektir. Daha zengin bir Türkiye için sanayileşmeliyiz” dedi.

“Açıkların panzehri tarım"

Türkiye’nin 2023 için 500 milyar dolarlık ihracat hedefi belirlediğini hatırlatan Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, bu hedeflere ulaşma konusunda uzun vadeli iş planları oluşturmak gerektiğini belirtti. “Girişimci sayısını arttırmalıyız. İnovasyona dayalı üretim yapmalıyız. Alternatif dış pazarlar bulmalıyız ve güçlü markalar oluşturmalıyız” diyen Reis, büyüme hedefleri konusunda sanayinin dışında tarımın da çok önemli olduğunu vurgulayarak, 800 milyar dolar olan GSMH’nın yaklaşık 60 milyar dolarını tarım sektörünün oluşturduğun dikkat çekti. Türkiye’nin dış ticaret ve cari açığının önüne geçmek için tarıma verilen önemin arttırılması gerektiğini söyleyen Reis, “Ülke geleceği, ekonomi istikrarı, tarım sektöründen geçiyor. Toprağımızı, suyumuzu çok iyi korumamız ve onlara bağlı tarımsal üretimi ve ekonomiyi geliştirmeye odaklanmamız gerekiyor” dedi.

Türkiye markalaşmalı

Konuşmasında, Türkiye’nin dünyanın 10 büyük ekonomisi arasına girme hedefinin olduğunu hatırlatan Albaraka Türk Kurumsal Krediler Müdürü Hüseyin Tunç, bugünkü koşu ile bu hedefin yakalanamayacağını söyledi. Markalaşmanın önemine işaret eden Tunç, “Denizli’de bir tekstil fabrikasını ziyaret ettim. 6 euro’ya ürettikleri bornozlara bir Alman firmasının markasını basarak, Almanya’ya gönderdiklerini ve Almanya’da bornozların 60 euroya satıldığını gördüm. Türkiye’nin de bir envanter çıkartarak, bu şekilde markalaşmaya ihtiyacı var” dedi. Birçok alanda teşvikler olduğunu ifade eden Tunç, her alanda teşvik vermektense güçlü olduğumuz sektörleri belirleyip bu alanda markalar çıkartmak gerektiğini vurguladı. Türkiye’nin son yıllarda inşaat sektöründen kazandığını belirten Tunç, “Artık bu zenginliği sermayeye çevirmeli ve bunu da ArGe’ye döndürmeliyiz” dedi.

Bu konularda ilginizi çekebilir