"Türkiye'de KOBİ'sel dönüşüm de başlamalı"

KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmak için kümelenme ve ortaklık modeline geçmesi gerektiğini belirten KOBİDER Başkanı Nurettin Özgenç, “Dağınık halde bulunan KOBİ’ler fason üretimin ötesine geçemiyor. KOBİ’sel dönüşüm gerekiyor” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Nurdoğan ARSLAN ERGÜN

Yaklaşık 3.5 milyon KOBİ’nin yer aldığı Türkiye’de özellikle küçük işletmeler tarafında belirli bir standart olmadığından şikayet eden Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç, Türkiye’de kentsel dönüşüm kadar konuşulması gereken bir konuyu da KOBİ’sel dönüşüm olarak değerlendirdi.

Türkiye’de istihdamın yüzde 70’ini oluşturan KOBİ’lerin ekonominin belkemiği olduğunu vurgulayan Özgenç, KOBİ’lerin daha fazla desteklenmesi gerektiğini belirtti. Dağınık halde bulunan KOBİ’lerin rekabet için kümelenme modeliyle bir araya gelmesini sağlayacak desteklere ihtiyaç duyduğunu anlatan Özgenç, “Dağınık halde bulunan KOBİ’ler fason üretimin ötesine geçemiyor.

Oysaki ortaklık ya da kümelenme modeliyle markalaşmaya geçilirse dünya pazarındaki rekabet gücü artar. Bu da ihracata olumlu yansır” diye konuştu. KOBİ’lerin içerisinde esnafında önemli bir kol olduğunu dile getiren Özgenç, özellikle esnaf tarafında bir standart olmamasından şikayetçi. Aynı cadde içerisinde benzer meslek grubuna sahip birçok esnafın bulunmasını eleştiren Özgenç, Türkiye’de Ticaret Kanunu olmasına rağmen esnafa bir standart oturtulamadığını söyledi.

Özgenç, “Bir bakıyorsunuz aynı semtte 20 tane berber, 30 tane hediyelik eşyacı, 10 tane kuruyemişçi oluyor. Oysa eczanelerde olduğu gibi bir kota olmalı, belediyeler de ona göre izin vermeli. Ticaret kanunu da ona göre düzenlenmeli” dedi. Eczane, taksi, dolmuş gibi iş kollarında bu kotanın uygulandığını anlatan Nurettin Özgenç, yerel yönetimlerin ruhsat verirken cadde üzerindeki benzer iş kollarını gözetmesi gerektiğini belirtti.

“Sokak arası marketler esnafa zarar veriyor”

 Öte yandan cadde ve sokak aralarında kurulan zincir marketlerin esnafa zarar verdiğini ifade eden Nurettin Özgenç, “AVM’lerde açılan büyük marketler olmasa bile sokak arasında kurulanlar haksız rekabet yaratıyor. Özgenç, “AVM yasası çıktı, AVM’ler ve zincir marketler pazar günleri kapalı olacaktı. Ancak valilik izniyle açılabilecekti ama yasa yürürlüğe girmedi.

Şimdi bakıyoruz sokak arasındaki orta ölçekliler de bakkallarla rekabet ediyor. Zamanında Cumhurbaşkanı, ‘bakkallar marketlerin bayisi olsun’ demişti. Bu uygulansaydı bakkallar için olumlu bir gelişme olurdu” diye konuştu. Bu noktada Rekabet Kurulu’nun devreye girmesi gerektiği yorumunu yapan Özgenç, şunları söyledi: “Bunların artık konuşulması gerekiyor. Bu noktada da Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu’na (TESK) görev düşüyor. Federasyon yönetiminin başvuru yapıp esnafın mağduriyetini dile getirmesi lazım.”

Üretimin yüzde 36.3’ünü KOBİ’ler yapıyor

TÜİK tarafından yayınlanan son istatistiklere göre, Türkiye’de sanayi ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren 3 milyon 773 bin girişim KOBİ sınıfına giriyor. KOBİ’ler toplam girişim sayısının yüzde 99,7’sini, istihdamın yüzde 70,6’sını, ihracatın yüzde 31,6’sını, personel maliyetinin yüzde 47,5’ini, cironun yüzde 42,5’ini, üretim değerinin yüzde 36,3’ünü ve katma değerin yüzde 36,4’ünü gerçekleştiriyor. Yani KOBİ’ler tedarik zincirlerinin tam merkezinde yer alıyor.