2018 bütçesine doğru…

Nevzat SAYGILIOĞLU
Nevzat SAYGILIOĞLU EKO ANKARA nevzatsaygilioglu@atilim.edu.tr

Eskiden bu ayda ağırlıklı olarak bütçe üzerine yorumlar ve değerlendirmeler yapılırdı. Özellikle ekonomi çevreleri, iş dünyası, bürokrasi ve siyaset tarafından içinde bulunulan ekonomik koşullar irdelenir ve buna bağlı olarak bütçeler yargılanırdı.

Özellikle TBMM’deki bütçe maratonunda adeta hükümetin güvenoyu oylamaları yapılırdı. Elbette o dönemde de siyaset öne çıkardı.

Ama bugünden farkı, kamuoyunun bütçeyi izleme, anlama ve değerlendirme imkanı idi. Son yıllarda bütçenin liderler düzeyindeki Meclis tartışmaları bile artık ilgi odağı olmaktan çıktı.

İnsan ister istemez düşünüyor; acaba bütçeler mi heyecan yaratmayan siyasi metinler haline geldi, yoksa gündemler mi değişti? Açıkçası, nedeni ne olursa olsun, artık bütçelerin önemi kalmadı.

Şimdi bu tespitten sonra 2017 bütçesinin değerlendirmesini ve 2018 bütçesine yansımaları ele alalım.

Bütçe ile ilgili bu özet tablo, 2017 yılı sonuçlarında bozulmanın olduğunu ortaya koyuyor.

Aslında bütçe sonuçlarına iki yönlü bakılıyor. Birincisi bütçenin rakamsal sonuçlarına bakılıyor; yani işin ayrıntısına girilmiyor. İkincisi de bütçe sonuçlarının kalitesine dikkat ediliyor; yani bütçe sonuçlarının sürdürülebilirliği, kamu hizmetinin kalitesi gibi açılardan değerlendirme yapılıyor.

Yıllardan beri bütçenin kalite veya nitelik yönü değerlendirilmediği için salt sonuçlara bakılıyor ve mali disiplin adına sonuçlar olumlu değerlendiriliyor.

2017 bütçenin genel sonuçları pek olumlu görülmüyor. Hemen belirtelim ki bunun sonuçlarını Maliye Bakanı'na veya bürokrasisine yüklemek mümkün değil. Zira bütçeler hükümetlerin mali yol haritasıdır. Dolayısıyla bütçelere hükümetlerin siyasi tasarrufları dangasını vurur.

Yukarıdaki sonuçlara hangi nedenler götürdü diye bakacak olursak…

- Geçtiğimiz nisan ayında yapılan Anayasa Referandumu'nun bütçe carilerine etkisinin olduğunu inkar etmek mümkün değil. Bunu da yargılamak veya yadırgamak doğru değil. Sonuçta, siyasi bir kararın devreye girmesi adına bütçeye yapılan baskı.

- Nitekim mal ve hizmet alımlarında bütçe hedefinin üzerinde artışlar söz konusu. 7 aylık bütçe sonuçlarına göre mal ve hizmet alımlarındaki artış oranı yüzde 20.4 civarında.

- Özellikle terörle mücadele zaten ülkenin gündeminde. Bu mücadele bütçeye ciddi baskı yapıyor. 7 aylık savunma ve güvenlik hizmetleri ile ilgili bütçe artışı yüzde 31.4 oranına çıkmış durumda.

- Hükümetin, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaşanan ekonomik sıkıntıları aşmak adına bir takım adımlar attığı malum. Ekonomiyi canlandırmak için özellikle çeşitli vergi ve sosyal güvenlik tedbirleri devreye girdi. Örneğin bazı mallarda KDV ve ÖTV oranları geçici olarak düşürüldü, tapu harçları indirildi, sosyal güvenlik ile ilgili çok sayıda geçici tedbir devreye girdi. Bütün bunlar bütçeye gelir kaybı olarak yansıdı.

- Bu arada turizmde irtifak bedelleri ve ecri misil gibi bazı kamu gelirlerinin de tahsilatı ertelendi. Dolayısıyla bütçe gelirleri olumsuz etkilendi.

- Hükümet, ekonomiyi canlandırma ve büyüme adına kamu yatırımlarında frene basmadı. Hükümetin biraz abartılı da olsa yollara yaptığı yatırımlar ve harcamalar tüm hızıyla devam etti.

Bu nedenlere ilave edilecek başka kalemler de var…

2018 bütçesine yansıyacak hususlar:

Zor ve sıkıntılı bir 2017 bütçesini ne yazık ki aynı zorlukta bir 2018 yılı bütçesi bekliyor. Artık Hükümetin dağıtmaktan çok toplayacağı bir bütçenin ayak sesleri geliyor.

Eğer 2018 yılında baskın bir erken seçim olmayacaksa, 2018 yılı bütçesinin biraz daha kemer sıkmaya dönük olacağı anlaşılıyor.

Bu çerçevede 2018 yılı bütçesinde;

- Kamu cari harcamalarının kısılacağı ve tasarrufa gidileceği,

- Kamu yatırım harcamalarında mümkün olduğu ölçüde frene basılacağı,

- Hükümet tasarrufları yoluyla bazı vergilere zamların yapılabileceği,

- Süresi biten veya ertelenen vergi ve sosyal güvenlik desteklerinin devam ettirilmeyeceği,

- Şimdiden başlayan ve giderek yoğunluğu artacak olan vergi denetimlerinden bütçeye performans beklendiği,

- Özellikle kamunun tüm birimlerinin mülk satışlarını hızlandıracağı, özelleştirmeye ağırlık verileceği, anlaşılıyor. Bu dediklerimizi görmemiz için sadece 1 aylık süremiz kaldı!..

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar