2019 için erken değil mi?

Orkun GÖDEK
Orkun GÖDEK Bakış Açısı

Daha önceki yazılarda da bahsetmeye çalışmıştım; 2018, risk başlıklarını gecikmeli ancak kümülatif bir şekilde fiyatlamalara dahil ettiğimiz bir yıl olarak hatırlanacak. Bu nedenle yatırımcı tepkileri işlemlerde aşırı noktalarda oluşum gösteriyor. Doğal bir sonucu olarak da resmi okuma noktasında netlikten uzaklaşıyoruz. Bu durumu yakın zaman içerisinde Amerikan tahvil faizlerinin yüzde 4-5 gibi uçuk seviyelere taşınabileceğini işaret eden kısa vadeli analizlerde tecrübe etmiştik. Şimdilerde benzer durum bana göre 2019 dünyası ve Fed’e dair başlıklar özelinde gerçekleşiyor. Anlatmaya çalışalım.

Net bir şekilde cevap verelim; global büyümede ivme kaybı var. Ancak, söz konusu durum büyümenin sona erdiği, eksi rakamların gündemde olduğu veya gelecek 1 yıl içerisinde görülebileceği derecede olumsuz değil. 2017 yılı önemli bir ayrıntı içeriyordu. Ne gibi? Global büyümenin senkronize bir şekilde genele yayıldığı şekilde. O nedenle çoğu bölgede ciddi trend üzeri oluşumlar gözlendi. İki belirgin örnek ABD ve Euro Bölgesi ekonomileri olarak gösterilebilir.
2018 yılında risk başlıklarının kümülatif ve aşırı uçta fiyatlanma davranışları ile şekillendirildiğinden bahsettik. Doğrudur. Örneğin, henüz ticarete dayalı kaygıların global büyümede kayda değer bir ivme kaybı yarattığı durum söz konusu değil. Kaldı ki atılan adımlar olumsuz olması bir yana bulunduğu aşama itibarıyla yönetilebilir düzeyde. Bir sonraki aşamada işlerin yolundan çıkma riski var mıdır? Evet. O nedenle yangın yeri muamelesinde bulunmak en azından bugün için bana pek anlamlı gelmiyor.

Bir diğer husus 2019 yılında Fed’e dair beklentiler etrafında şekilleniyor. Aynı durum burası için de geçerli. Şimdilerde herkes Fed’in faiz artırımlarına ara vereceğinden, ABD ekonomisinin resesyona gireceğinden, global büyümedeki yavaşlamayı Fed’in ve ECB’nin dikkate alarak yürütmeye çalıştıkları normalizasyon süreçlerinden vazgeçeceklerinden bahsediyor. İşin o kısmı pek de öyle değil. Evet, açıklanan önemli göstergelerde bir miktar ivme kaybı var ancak geride bıraktığımız yılın verilerinin ne denli güçlü olduğunu ve büyüme performanslarını trend üzerine çektiğini göz ardı etmeyelim. Yani, bir nevi kısmen verilerin de normalleşmesi sürecini izliyoruz. Kaldı ki bu gibi yorumların şu an olduğu şekilde akşamdan sabaha şekilde yapılması sağlıklı ve gerçekçi değil. Önemli para politikası değişiklikleri ciddi gözlemler ve analizler sonucunda alınıyor. O sebeptendir ki bugüne bakıp yarını kaçırmak riski bir köşede dursun.

Fed’in normalizasyon sürecine ara vermesi konusu ciddi tartışma başlığıdır. Çok net bir şekilde fikrimi beyan etmek gerekirse; ben, henüz bu aşamada olduğumuz fikrine katılan grup içerisinde değilim. Hatta nasıl oldu da bu noktaya kısa bir süre içerisinde gelindi açıkçası anlamakta da zorlanıyorum. Verilen örneklerden birisi, piyasa faiz artırımı fiyatlamaları ile Fed’in projeksiyonları arasındaki makas açılımı. Doğrudur ancak eksik bilgidir. Mayıs 2013 sonrasında piyasa duruşu her zaman Fed’in bir adım gerisinde kalmıştı. Hatırlamak ve hatırlatmak önemli.

Toparlayalım; riskler yok değil. Ancak, yangın yerine dönme tespiti hatalı. 2019 dünyasının para politikaları açısından en önemli detayı, Fed’in her toplantıyı kamuoyu nezdinde canlı tutacağı. Yani, daha proaktif bir süreç başlayacak. İletişim, satır araları, yönlendirmeler gibi ayrıntılar odak noktasında biraz daha fazla olacak. Şu an için medyan faiz artırımı beklentisi üç. Revizyon gelir mi? Erken ve-fakat olabilir. Sonrasında güncellenme riski ise yukarı yönlü ve bugüne göre daha sık. Unutmayalım; global büyüme ciddi sekteye uğramadan, ABD’nin mevcut gidişatı terse dönmeden bu ve benzer beklentilerin hep bir bacağı eksik kalacak.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
ECB hamleleri ve riskler 14 Eylül 2019
GOÜ heyecanı her yerde 07 Eylül 2019
Beklemekle oluyor mu? 17 Ağustos 2019