2019 vergi hedefleri ve gerçekler!...

Nevzat SAYGILIOĞLU
Nevzat SAYGILIOĞLU EKO ANKARA nevzatsaygilioglu@atilim.edu.tr

Malum 2019 yılı bütçesi 1 Ocak tarihi itibariyle yürürlüğe girdi, saat işlemeye başladı.
Rakamlara göre bütçe açığındaki artış devam ediyor. Ne yazık ki 2017’de 47.8 milyar lira olan bütçe açığı, 2018 yılında 72.8 milyar liraya yükselmiş; 2019 yılı için de 80.6 milyar lira olarak hedeflenmiş.

Peki niye bütçe açığı oluşuyor ve üstelik son yıllarda artış sergiliyor?

Bunun çok basit iki nedeni var. Birincisi; bütçe giderlerinin frenlenememesi, yani her ne sebeple olursa olsun bütçe harcamalarının sürekli artış göstermesi. İkincisi de; bütçe gelirlerinin ve özellikle vergi gelirlerinin yetersiz kalması.

Şimdi biz vergi gelirlerine bir bakalım. Gerçekten vergi gelirleri yetersiz mi? Vergi gelirlerinin seyri nasıl?

Aslında ekonomimizi içinde bulunduğu sıkıntıdan çıkarmak ve dolayısıyla başarı hikayesi yazmak isteyen Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak da kulağımıza gelen fısıltılara göre galiba yerel seçimler sonrasında bu konu üzerine yoğunlaşacak. Açıkçası Albayrak, vergi üzerine yoğunlaşmak zorunda da…

2018 yılı vergi gerçekleşmeleri ile 2019 vergi tahminleri nasıl?...


Şimdi gelin bu kalemlerin 2019 yılında doğru tahmin edilip edilmediğini irdeleyelim.

- Toplam vergi gelirlerinde 2019 yılında yüzde 21.7 oranında artış öngörülmüş. Aslında bu artış oranı, 2019 yılı büyüme, enflasyon ve üretim hedeflerine uymuyor. Fakat 2019’da özellikle yerel seçimler sonrasında enflasyonda beklenenin üzerinde artış ihtimali karşısında bu hedef gerçekçi görülebilir. Elbette vergi geliri hedefini yakalamanın bedeli de enflasyon artışı.

- Gelir vergisi hedefinde 2019 yılı artış hedefi yüzde 23.7. Ne yazık ki bunu tutturmak zor. Her şeyden önce son on yıldır 1.8 milyon bandına sıkışan gelir vergisi mükellef sayısının yetersizliği ortada. 81 milyon nüfus ve milyonlarca yabancı varken, gelir vergisi mükellef sayısı son derece düşük. Gelişmiş ülkelerin hiç birinde mükellef sayıları bu kadar düşük değil.

Hele de gelir vergisi tahsilatının sadece yüzde 4.3’ünün beyana dayanan ve ağırlıklı kira beyanından ibaret olan mükellef sayısı karşısında böylesine iddialı hedefi yakalamak adeta olanaksız. Zira kimsenin beyanname verdiği yok. Vergi afları ve yapılandırmaları ile sürekli genişletilen vergi istisna ve muafiyetleri de işin tuzu biberi…

- Kurumlar vergisinde öngörülen artış yüzde 5.7 ve oldukça gerçekçi. Gerçekten piyasalar kötü ve şirketler patır patır kapanıyor ya da zarar yazıyor. Dolayısıyla 2019 yılı şirketler için bir kabus yılı.

- Gelelim dahilde alınan KDV hedefine… Bu kalemde artış hedefi yüzde 25.4 ve oldukça hayalci. Bir yandan giderek daralan bir piyasa, bir yandan da Mart 2019 sonuna kadar devam edecek olan konut, mobilya vb. gibi eşyada indirimli KDV uygulaması. Dolayısıyla böyle bir hedefi tutturmak sadece iç talepteki ve dolayısıyla enflasyondaki artışa bağlı.

- İthalde Alınan KDV’de yüzde 36 bir artış öngörülmesi çok dikkat çekici. Dolar kurunda düşme, ithalatta artma, üretimde yükselme mi bekleniyor? Oysa ithalatta bir daralma ve dolayısıyla ödemeler dengesinde buna bağlı bir düzelme bekleniyor.

- Benzer bir imkansızlık da ÖTV’deki yüzde 21.4 oranındaki artış. Özellikle otomotivde ilk 3 ay boyunca devam edecek olan ÖTV indirimi bile bu artışı imkansız kılıyor gibi. Ekonomideki soğuma ve hatta daralma karşısında böyle bir beklenti hayal.

- Bu arada banka ve sigorta muameleleri vergisi hedefindeki yüzde 4.5 oranında artış çok düşük tutulmuş. Herhalde 2019 yılında faizlerin düşmesi ve bankaların işlem hacminin daralması bekleniyor.

- Ancak damga vergisi ve harç hedeflerinde yüzde 23-28 arası bir artış hedeflenmiş. Açıkçası bu hedefler de çok iddialı ve yüksek.

Aslında vergi ile ilgili söylenecek çok şey var. Şöyle ki;

-Özellikle gelir vergisinde çok düşük mükellef sayıları,
-Aşırı vergi istisna ve muafiyetleri,
-Cumhuriyet tarihinin en sık yaşanan vergi af ve yeniden yapılandırmaları,
-Vergi ret ve iadelerinde yaşanan gecikmeler ve sorunlar,
-Adaletsiz bir vergi yapısı ve işleyişi,
-Denetimsiz ve etkinsiz bir vergi yönetimi,
-…

gibi başlıklar birer dağ gibi ortada duruyor. Türkiye’nin yapısal sorunlarının başında gelen vergi konusunda Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, bakalım mahalli seçimler sonrası bir hamle yapmaya niyetlenecek mi, ya da yapabilecek mi?...

Bekleyelim görelim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar