Bir konuşma ve düşündürdükleri...

Şant MANUKYAN
Şant MANUKYAN Ekofobi dunyaweb@dunya.com

ABD ve Çin arasındaki gerginliğin her şeyi gölgelediği bir ortamda merkez bankacılığı açısından önemli bir toplantı olan Jackson Hole toplantıları sonra erdi. Başkan Powell’ın konuşması beklentileri karşılamazken ki hem piyasa açısından hem de benim gibi biraz daha uzak gelecekte uygulanacak politikaları merak edenler açısından, BOE Başkanı Mark Carney önemli bir konuşma yaptı. Konuşmanın ilk bölümü doğal olarak İngiliz ekonomisi ve Brexit'e yönelik olduğu için atlıyorum.

İkinci bölüm ise bir tespitle başlıyor diyebiliriz :

“Dünya ekonomisi (ve aslında siyaseti ve sosyal yapısı) yeniden yapılanırken ABD Doları Bretton Woods sonrası kadar önemli olmayı sürdürüyor. Bu durum ABD ekonomisinde yaşananların asimetrik bir şekilde global para ve finansal sistemini (IMFS) etkilemesine neden olurken, ABD ile doğrudan ilişkileri alt düzeyde olan ülkeler bile etkileniyor.”

SWIFT’in son raporuna göre ticaret finansmanında para birimlerinin ağırlığına bakıldığında, Temmuz 2017'de dolar yüzde 84.38 paya sahipken, 2019 Temmuz'unda oran yüzde 86.07. Değişim önemli değil, yüzde 80 üzerinde bir paya sahip. Sadece malınızı dolar bazında satmıyorsunuz, teminat mektubu, ihracat kredisi, sigorta vb pek çok unsur da dolar bazında. Dolayısı ile Carney’in “ABD’nin ne global ekonomi ne de ticaret içinde payı bu seviyede” tespitinin canlı bir delilini görüyoruz. Yine Carney’in altını çizdiği gibi ABD bu çapta baskın bir ekonomi değilken doların bu kadar baskın olması FED’i ister istemez global merkez bankası haline getiriyor. Ve aldığı kararlar herkesi etkilediği gibi milli merkez bankalarının etkinliğini de azaltıyor. Klasik komplo teorisyenleri ABD’nin bu işten çıkarı olduğunu savunsa da aslında zarar görüyor.

Global likitide tuzağına doğru mu gidiliyor?

Carney’den alıntı yapmaya devam ediyorum: “Global bir likidite tuzağına doğru gidiyor olabiliriz, IMFS şu 3 nedenden dolayı global denge faiz oranını (r*) düşürüyor:
1- Gelişmekte olan ülkelerin bir krize önlem olarak dolar stoklaması ve global tasarruf fazlası
2- Uluslararası sermaye akışının azalarak potansiyel büyüme oranını düşürmesi
3- Ekstrem diyebileceğimiz olayların ihtimalinin artması ve ekonomiye etkisi
Global r* düşünce yerel r*'nin de düşmesine neden olduğunu ve yerel otoritelerin kendi ajandalarının uygulamasının zorlaştığını görüyoruz.

Peki ne yapılmalı?

Kısa vadede merkez bankaları ellerindeki kartları en iyi şekilde oynamalı.(Şant’ın notu: Bunun sonuna geliyoruz, aslında QE2'den sonra Draghi’nin “ ne olursa olsun euroyu savunacağız” açıklaması dahil tüm merkez bankası uygulamaları bir blöftü. ECB'nin Eylül paketinden sonra piyasanın blöfü göreceğine şahit olacağız).

Orta vadede kartlar yeniden dağıtılmalı. Yani cari IMFS yapısı geliştirilmeli. Uzun vadede oyunun kendisi değişmeli. İşte burası konuşmanın heyecanlı olduğu bölümler zira “Ekonomide gelişmeler düşündüğünüzden daha fazla zaman alır ve başladığından düşündüğünüzden daha hızlı gelişir."Metnin en önemli kısmı" Değişim başladığından bir hegemon para biriminden (dolar) diğerine (yuan) geçiş şeklinde olmamalı zira artık çok kutuplu bir dünya var. Yeni teknolojiler de göz önüne alındığında daha dengeli ve efektif bir sistem kurulabilir. Zaten tam da böyle olacak, ekonomik yapı ve buna paralel oluşmaya başlayan sosyal yapı ne geçmişte olduğu gibi yeni bir para biriminin bayrağı eline almasına (yuan) ne de altının yeni sistemde merkeze oturmasına izin verecek.

Bu sisteme bir örnek olarak son dönemin popüler kavramı Libra öne çıkmış. Carney Libra sentetik rezerv olsun demiyor ama yapının kullanılabileceğini söylüyor. Tabii merkez bankalarının kontrolünde dijital bir birim olarak. Toparlarsam NIRP yani eksi faiz politikası uygulanacaksa kağıt para sisteminde revizyonlar kaçınılmaz, ABD-Çin gerginliğinin artık bir ticaret savaşı olmadığı da göz önüne alınırsa çok uzakta değil krizden hemen sonra yeni bir mimari yapıyı konuşuyor olacağız.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dijital Paraya Geçiş 27 Eylül 2019
ECB’nin alternatifleri 26 Temmuz 2019