Büyüme nasıl sağlanacak?...

Nevzat SAYGILIOĞLU
Nevzat SAYGILIOĞLU EKO ANKARA nevzatsaygilioglu@atilim.edu.tr

Özel tüketim harcamaları düşüyor, tasarruflar artıyor(!)…

Geçen hafta gazetemiz DÜNYA’da çıkan ilginç ve bir o kadar da önemli bir haber vardı.

Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği(FODER) ve Visa’nın Ipsos’a yaptırdığı araştırmaya göre, Türkiye’de her 5 kişiden 2’si son bir yılda para biriktirmiş.

Bireyleri birikim yapmaya iten temel neden ise “geleceğe ilişkin belirsizlik” ve “kaygı” olarak gösterilmiş. Birikim yapanların yaklaşık yarısı sağlık sorunu, doğal afet, aniden işsiz kalma gibi beklenmedik durumlara karşı tedbir olarak para biriktirdiğini söylemiş. Birikim yapanların yüzde 20’si cüzdanda veya evde nakit, yüzde 5’i ise bir kenara koyması için aileden birine nakit vererek tasarruflarını değerlendirmiş.

Anılan habere göre; FODER tarafından, Visa (NYSE:V) ve Türkiye’deki 22 bankanın desteğiyle “Paramı Yönetebiliyorum” projesi kapsamında gerçekleştirilen “Türkiye Finansal Okuryazarlık Araştırması”nın sonuçları açıklanmış.

Aslında bu araştırma, finansal okuryazarlık bilincinin geliştirilmesini ve buna ilişkin olarak bireylere daha olumlu bir gelecek sağlanmasını amaçlıyor. Bu amaç doğrultusunda vatandaşa tasarruf etme, faizi hesaplama, borcuna sadakat gibi sorular soruluyor ve cevaplar alınıyor.

Ancak; çalışmada ortaya çıkan yukarıdaki türev sonuç benim dikkatimi çekti.

Vatandaş, dilediği gibi para harcayamıyor ya da harcamak istemiyor. Galiba bu cevapta son ekonomik durumun etkisi var. Yani ekonomik koşullardaki belirsizlik ve önünü görememe nedeniyle tasarruf güdüsü öne çıkmış durumda.

Aslında son birkaç aydır ekonomik sıkıntı veya bazılarına göre kriz, iyice kendini hissettiriyor gibi. Bu arada Maliye’nin birkaç aylığına yürüttüğü beyaz eşya, elektronik, ev mobilyası ve konut ile ilgili tapu harcı, KDV ve ÖTV indirimi gibi kolaylıkların Eylül 2017 sonuna kadar devam ettirilmesinin tüketimi geçici olarak kamçıladığı ve artırdığı da bir başka gerçek. Dolayısıyla ekim ayına girerken yürürlükten kalkan bu vergi avantajları nedeniyle tüketim harcamalarında belirgin bir azalış beklenmesi normal.

Tüm televizyon kanallarında izlediğimiz konut reklamları da aslında bu sıkıntıların var olduğunu ortaya koyan bir başka gösterge.

Büyüme şimdi nasıl sağlanacak?...

Hepimiz çok iyi biliyoruz ki bugüne kadar büyümede yaşanan olumlu sonuçlar üzerindeki etkenler arasında;

- Özel tüketim harcamalarındaki artışın devamlılığı,

- Kamu yatırımlarındaki artış,

- İhracat yükselişi

sayılıyordu.

Şimdi artık 2017 yılının ikinci yarısından itibaren bu kalemlerden bazılarında değişimler ortaya çıkmaya başladı. Şöyle ki;

Özel tüketim harcamalarında artış trendi durdu ve hatta düşüşe geçti. Bütçede yaşanan çok ciddi kaynak sorunu ve buna bağlı olarak kamu yatırım harcamalarına yapılan fren sonuç vermeye başladı. Gerçekten insanlar özel tüketim harcaması yapmıyor, çarşı pazara çıkmıyor, onun yerine tasarrufa yöneliyor. Öte yandan devlet bütçesindeki büyük delik veya açık özellikle kamu yatırım harcamalarında kendini çok hissettiriyor. Yatırımcı kuruluşlardan olan hak ediş alacakları artmış, ödenemiyor; yeni hak ediş yaptırılmıyor ve dolayısıyla kimi irili ufaklı müteahhit firma iflas bayrağını çekiyor, kimileri de hak edişlerini temlik ederek geçici ve zararlı çözümlere başvurmak zorunda kalıyor.

Bu durumda önümüzdeki dönemde büyümeyi ağırlıklı olarak;

- İhracat ve

- Turizm sağlayacak gibi görünüyor. Zira ihracat artışının sinyallerini sanayideki kapasite kullanım artışı ve turizmdeki artışın sinyallerini de Rus ziyaretçilerin artması ve Alman ziyaretçilerin devreye girmesi yönündeki ayak sesleri ortaya koyuyor. Dolayısıyla büyümede özellikle 2018 yılında sıkıntı yaşanacağı anlaşılıyor.

Zaten gündeme yerleşen iç ve dış siyaset konuları ekonominin önemini gölgelerken ne yazık ki büyüme de bundan olumsuz nasibini alacağa benziyor.

Şimdi artık yapısal sorunlara girerek ülkemiz için çıpa zamanı!:..

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar