ECB’de “temkinli duruş” korunuyor

Orkun GÖDEK
Orkun GÖDEK Bakış Açısı


Veri takvimi açısından yoğun bir haftayı geride bıraktık. Haziran 2017’den bu yana ortak para birimi eurodaki değerlenmenin en öne çıkan gerekçesi olarak ECB’ye dair beklentileri konuşuyoruz. Ağırlıklı olmasa da Mart ayı toplantısı için de ECB cephesinden gelebilecek muhtemel adımlara şans tanınıyordu. Adım gelmedi de değil ancak doğru okunması elzem.

2016 yılında varlık alım programındaki azaltım sırasında piyasa tepkisini nötrlemek için kamuoyuna açıklanan metne eklenen “finansal koşullardaki görünümün kötüleşmesi durumunda varlık alım programının büyüklüğü artırılabilir” mealinde özetlenebilecek ifadenin metinden çıkarılması söz konusu. İlk etapta ECB’ye dair beklentilerin kısmen canlanmasına imkan tanıyan ve Başkan Draghi’nin basın toplantısını potaya sokan gelişmeye tampon etkisi yine Başkan’ın kendisi nezdinde basın toplantısı esnasında geldi. En net ifadeyle, ECB cephesinde çıkış konuşmak için sürecin henüz başındayız. “Çıkış” ifadesinden ne anladığınıza göre de beklentilerinizi doğru şekillendirmek akıllıca olacaktır.

Makro projeksiyonlardaki değişikliklere baktığımızda beklenen şekilde 2018 bölge büyümesinin 0.1 puan yukarı alınarak yüzde 2.4 olarak belirlendiğini görüyoruz. 2019 ve 2020 yıllarına dair beklentilerde ise değişiklik yok. 2018 ve 2020 yıllarındaki enflasyon öngörüleri Aralık 2017 toplantısı ile benzer kalırken, 2019 için yüzde 1.5’ten yüzde 1.4’e çekildi. Özetle, ECB’nin kendi projeksiyonlarında 2020 yılından önce yüzde 2 enflasyon hedefine ulaşma beklentisi söz konusu değil. Bu kısım önemli, bir köşede dursun.

Öte yandan, basın toplantısında gayet sakin ve “güvercin” olarak tanımlanabilecek Başkan Draghi profili takip ettik. İfade değişikliğine rağmen atılan adımın geçmişe dönük olduğu ve gelecek açısından mesaj taşımadığının altı birçok kez çizildi. Topyekun ECB politikalarından çıkış noktasında olmadığımızı uzun bir süredir paylaşıyoruz. 2018 yılı içerisinde varlık alım programının tamamen sonlandırılacağını söylemek bize göre güç. Haziran ve Eylül toplantılarındaki sözlü yönlendirme nispeten daha net mesajlar almamıza imkan tanıyacaktır ancak kısa vade için ECB kaynaklı euro değerlenmesi hikayesinin rafa kalktığını söylemek güç olmayacaktır. Handikap ise “zayıf Amerikan doları” temasının fiyatlamalarda risk unsuru olarak kalmaya devam etmesi. Ay ortasında gerçekleştirilecek olan FOMC toplantısı Amerikan dolarına yönelik algıda değişikliğe neden olabilir. O aşamada euro/dolar paritesi için 1.2170-1.2600 geniş bant aralığının alt tarafı için zorlanma olduğunu görebiliriz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
ECB hamleleri ve riskler 14 Eylül 2019
GOÜ heyecanı her yerde 07 Eylül 2019
Beklemekle oluyor mu? 17 Ağustos 2019