Enflasyon ara verdi

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

Mayıs ayı fiyat değişmelerine ilişkin veriler açıklandı. Merkez Bankası’nın derin bir soluk aldığını düşünüyorum. Zira tüketici fiyatlarındaki (TÜFE) artış oranı beklenenin altında kaldı. Yıllık (12 aylık) bazda enfl asyon da hız kesmiş gibi görünüyor. Üretici fiyatlarında (ÜFE) uzun süredir ilk kez aylık bazda bir yavaşlama var. Yıllık bazda ÜFE artışı ise bir önceki aydaki düzeyin altına indi. Özel kapsamlı TÜFE sayıları (çekirdek enfl asyon) bir miktar iyileşmiş. Enflasyon ivmesi ölçüsü olarak kabul edilen aylar arasındaki fiyat değişmesi (TÜFE) de sınırlı bir iyileşeme göstermiş. 

Genel olarak mayıs ayı verileri fiyat artışlarında yavaşlama ve duraklama gösteriyor. Örneğin geçen yılın mayıs ayında, aylık bazda tüketici fiyatları yüzde 0.15 artmış. Daha sonra enfl asyonun hızlandığını biliyoruz. Örneğin 2014 yılının ocak ayında tüketici fiyatlarındaki aylık artış hızı yüzde 1.98 düzeyine kadar çıkmış. Şubat ayında biraz hız kestikten sonra mart ayındaki aylık TÜFE artışı yüzde1.13. Fiyat arışı sonraki ayda da devam etmiş. Nisan 2014 de aylık enfl asyon oranı yüzde 1.34 olarak gerçekleşmiş. Kısacası ilk dört ayın verileri hızlanan bir enfl asyona işaret ediyor. Beşinci ayın özelliği enfl asyonun bu düzeyden sert bir şekilde hız kesmiş olması. Mayıs ayında tüketici fiyatlarındaki aylık artış oranı yüzde 0.40’a gerilemiş. 

Aylık fiyat artışları yıllık bazda enfl asyon verilerine de yansımış. 2014 yılının ilk ayında yıllık enfl asyon yüzde 7.75 olarak hesaplanmış. Nisan ayına gelindiğinde yıllık enfl asyon hızı yüzde 9.38 düzeyine kadar çıkmış. Tüketici fiyatlarında bu hızda yükselmenin enfl asyonun mayıs ayında çift haneli düzeye tırmanacağı gibi bir beklenti doğurduğunu biliyoruz. Aylık bazda yavaşlayan aylık enfl asyon hızının buna imkan vermediği anlaşılıyor. Mayıs ayında tüketici fiyatlarındaki artış hızı yükselmiş ve nisan ayındaki yüzde 9.38 düzeyinden sınırlı bir artışla yüzde 9.66 hızına çıkmış. Mayıs ayında yıllık bazda enfl asyonun, hızlanmış olmasına rağmen, hala tek haneli rakamda kaldığı görülüyor. 

Enflasyonun çift haneye çıkmamış olmasının nedenlerinden birisi de son aylarda hep yükselme eğilimi göstermiş olan çekirdek enfl asyonun (H indeksi) mayıs ayında yatay bir eğilim sergilemiş olması. Bu eğilim döviz kuru yükselmelerinden etkilenen kalemlerde fiyat artışının hız kesmiş olması. 

Bunlar piyasaların iyi haber olarak algıladığı sayılar. Aslında tüketici fiyatlarının mayıs ayı itibariyle hız kesmesi pek de alışılmamış bir iş değil. Geçtiğimiz dönemlerde de bazı yıllarda enfl asyonun daha yazı beklemeden hız kestiğine tanık olduk. Mayıs ayı tüketici fiyatlarının adeta fiyatlardaki mevsimlik yavaşlamanın ilk ve tereddütlü bir adımı gibi davrandığı yıllar oldu. Bu sene de buna benzer bir hareket olduğu anlaşılıyor. Uzun süredir yüksek hızlarda seyreden üretici fiyatlarındaki artışların mayıs ayında oldukça sert bir şekilde yavaşlamış olması tüketici fiyatlarındaki bu eğilimin önemli bir nedenidir diye düşünüyorum. 

Mayıs ayı verileri ÜFE hızında önemli bir gerileme olduğunu gösteriyor. Bir önceki aya göre üretici fiyatlarındaki değişme mayıs ayında negatif olmuş. Yani, genel olarak, üretici fiyatları mayıs ayında sınırlı da olsa gerilemiş. Bu tabii on iki aylık bazda da üretici fiyatlarındaki artış hızının ciddi şekilde düşmesi sonucunu vermiş. Üretici fiyatlarındaki yıllık artış oranı nisan ayındaki yüzde 12.98 düzeyinden mayıs ayında yüzde 11.29 oranına gerilemiş. ÜFE’nin hız kesmesinde özellikle enerji fiyatlarındaki düşüşün etkili olduğu anlaşılıyor. 

Mayıs ayı fiyat değişmelerine ilişkin verilerin hepsi enfl asyonun beklentilerin tersine hız kestiğini gösteriyor. Bu iyi haber kuşkusuz. Ama haberden en çok Merkez Bankası memnun olmuştur diye düşünüyorum. İki nedenle böyle. Son sayılar TCMB’nin öngördüğü gibi enfl asyonun mayıs ayında hız kestiğini gösteriyor. Son aylarda enfl asyon öngörülerini geçekleştiremeyen Merkez Bankasının güvenilirliği biraz zedelenmişti. Şimdi bu güven kaybı kısmen onarılmış oldu. Memnuniyetin bir nedeni budur. 

İkinci memnuniyet nedeni de Bankanın faiz bağlamındaki baskıdan sıyrılabilme imkanının doğmuş olmasıdır. Merkez Bankası’nın son sıralarda faiz konusunda ciddi baskı altında kalıp yıprandığını, itibar kaybettiğini biliyoruz. Şimdi, enfl asyonun verdiği yavaşlama sinyalinin sürmesi halinde, Banka yakın gelecekte böyle bir indirimi kendi iradesi ile yapabilecektir. Çizilen karizmanın kısmen de olsa onarılacak olması nedeniyle bu iyi bir fırsat olacaktır diye düşünüyorum.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018