İhracat zincirinin halkaları?

İhracatçılarımız, son günlerde her yönden ateş altına alındılar sanki...

Dahilde İşleme Rejimi (DİR) konusunda alınması düşünülen tedbirler, AB/ABD ticaret anlaşması, küresel pazarlardaki daralmalar, Rusya ümit pazarı oluyor derken ortaya çıkan daralma, dolar piyasasındaki çalkantılar (volatilite) ve daha bir sürü...

Çözüm ne ola ki diye sorarsanız ve bunun karşılığında size paket çözüm sunulursa ki verenler olacaktır, sakın ola inanmayın demek zorundayım. Çözüm, kendi içinize dönerek, Kayahan’ın meşhur şarkısında olduğu gibi “Ben nerede, nerede yanlış yaptım” diye bakmanız. Sakın “Bu kadar şeyin sebebi bende miydi ki ben içime dönüp bakarak çözüm bulayım” demeyin.

Sözümüz, bunların sebebi sizsiniz anlamında değil amma bunları siz çözemeyeceğinize göre, ortadaki sıkıntıları aşmak için “Ben ne yapabilirim” diye kendi işletmenize, üretim ve pazarlama yapılanmanıza yönelik çalışmalar yapılması anlamında.

Buna örnek olarak, dün gazetemizde çıkan bir haberi hatırlatmak isterim. İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Başkanı Mustafa Şenocak, sektör ihracatında yaşanan olumsuzlukları vurgularken, almayı düşündükleri tedbirleri anlatmış. Irak’a yapılan ayakkabı ihracatındaki İŞİD engeli, Kuzey pazarlarındaki Ukrayna/Rusya gerginliğinin olumsuzluğu sonucu, sektörü nasıl hareketlendiririz diye düşünmüşler. İşte tam bu düşünce de bize ilham veren kıvılcımın çok benzeri olduğundan bugünkü sohbette bunu konuşalım istedik.

Dericiler, daha önce ABD ve Japonya pazarlarını ziyaret etmelerine karşın, seyahatten o pazarların zor pazarlar olduğu algısı ile dönülmüş. Şimdi ise bu pazarları daha iyi incelemek üzere çalışmalar yapılacağını ve daha önce algılanan zorlukların nasıl aşılabileceğinin araştırılacağını söylüyorlar.

Bizim de sorulmasını istediğimiz “Ben nerede yanlış yaptım” sorusu, burada devreye giriyor. İhracat, birçok işletme tarafından yanlış algılandığı üzere, “Fiyatını ver, tutarsa ihraç et” işlemi değildir. Her şey fiyat olsaydı, dünya rekabetçilik endeksinde üst sıraları tutan ülkeler, malları ucuz olanlar olurdu ki bu sıralamada gördüğümüz hiç de öyle değil.

İhracat yapabilmek için firmamızın, ihracata verilebilecek kalitede üretebilme yeterliliklerinin geliştirilmesiyle başlayıp, yurt dışı pazarlama yeteneklerini oluşturmakla devam edip, uluslararası piyasalarda oyuncu olabilmek için gereken bilgilerle donanmak gerekir. Bilgiler, personel için olduğu kadar, işletme sahip ve yöneticileri için de çok amma çok önemlidir.

Alacağınız eğitimler, yapacağınız seyahatler, sektörel kuruluşlarla yapacağınız işbirlikleri, devlet kuruluşlarının sağladığı olanaklar, hepsi ihracat zincirinin bir halkası. Meşhur atasözü ne diyor, “Bir zincir en zayıf halkası kadar kuvvetlidir.”

Sözün özü şu ki ihracat takımınız, üretimdeki elemanınızla başlayıp, finansmancınız ve pazarlamacınızla devam eder, gümrükçünüze ve bankacınıza ilişir, ilgili devlet kuruluşlarına bağlanır, sektörel kurumlarda dolaşır ve bu zincirin en zayıf halkası nerede ise oradan kopar.