Kadının ihracattaki yeri?

Şefik ERGÖNÜL
Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ sefik@utided.org

Geçtiğimiz günlerde Eskişehir Sanayi Odası'nda keyifli bir eğitim programını bitirdik. Katılımcıların son gün ve son saate kadar neredeyse tam kadro olarak bulundukları programda, bayanların çokluğu dikkatimi çekmişti. Doğrusunu söylemek gerekirse, eğitim, seminer ve benzeri etkinliklere çağrıldığımda, özellikle ihracat konulu olanlarında, hanım katılımcıların oldukça yoğun olması hep dikkatimi çekmiştir.

Dikkatimi çeken diğer bir konu da bu toplantılardaki kadın katılımcıların niteliklerinin, genellikle ortalamanın üzerinde olmasıdır. Bir dış ticaret yöneticisinde bulunmasını beklediğimiz, gerek eğitim düzeyinin ve gerekse yabancı dil bilgisinin, katılımcı hanımlarda genellikle oldukça yüksek olduğunu gözlemliyorum. Buna karşın, işletmelerimizdeki dış ticaret yöneticisi hanımların sayısının pek de dikkat çekici bir miktarda olmadığını da görüyorum. Ara sıra nedenini yorumlamaya çalıştığım bu paradoksa ışık tutan, Türk Tuborg CEO’su Sayın Damla Birol ile yapılan bir söyleşiye rastlayınca, bu sohbetimizin konusunu da “Kadının İhracattaki Yeri” olarak belirledim. Zira uluslararası ticaret sektöründe geçirdiğim yıllar içerisinde, birlikte çalıştığım hanım iş arkadaşlarımın titizliklerinden ve niteliklerinden, her zaman memnuniyet duymuşumdur. Ve fakat maalesef iş hayatımızda göreceğiniz dış ticaret yöneticisi bayanların sayısı dikkati çekecek kadar azdır. Hanımların genellikle, uygulamacı olmaları veya masa başından ilişkileri yönetmesi tercih edilmektedir. 

Sayın D. Birol söyleşide, “Araştırma verilerine göre kadınların yüzde 58’i çocuklar ve evle ilgili sorumlulukları sebebiyle profesyonel hayata katılmadıklarını söylüyorlar ancak .......sebep, anne olduktan sonra kadınların iş hayatında ciddi oyuncular olarak görülmemesi, hak ettikleri önemli görevlerin onlara sunulmaması, yetersiz maaşlar almaları ve ilerlemelerinin önü kapatıldığından karamsarlığa düşmeleri” diyor. Buna katılmamak mümkün değil zira patronlarımız, kadın yöneticilerin önceliğinin, genellikle ev ve annelik sorumlulukları olacağını düşünerek endişe ediyorlar. Oysa ki bunun aksini kanıtlayan ve iş kadınlarımızın bu öncelik sıralamasını, her iki hayatlarına da zarar vermeden yapabildiklerini gösteren sayısız örnek var iş hayatımızda. Üstelik, aynı söyleşide yer alan bir araştırmanın verilerine göre, “Daha çok üst düzey kadın yöneticinin çalıştığı ve yönetim kurulunda da en az 2 kadın yöneticinin bulunduğu şirketlerin, aynı seviyedeki diğer şirketlere oranla öz kaynak verimliliğinde yüzde 10, hisse değeri artışında yüzde 17 ve EBITDA(*) yüzde 48 daha iyi performans gösterdikleri” görülüyor.

Bu da gösteriyor ki kadın yöneticiler, şirket performanslarının yükseltilmesinde oldukça önemli bir rol oynayabiliyorlar. Dış ticaret yöneticisi olarak kadınların seçilmemesindeki en önemli etken “Seyahat etme zorlukları” gösterilmekte. Bunu da kadınların iş hayatında önde olmalarının tercih edilmediği ülkelere gönderilmemeleri ile çözebiliriz. Kadınlara bulduğumuz kusurlar, erkek yöneticilerimizde hiç mi yok? 

Mesele şirket performansının en üst düzeye getirilmesi ise “ İyi olan öne çıksın.”

----------

(*) EBITDA: Earnings Before Interest, Taxes, Depreciation and Amortization" kelimelerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltma. Türkçe karşılığı "faiz amortisman ve vergi öncesi kâr" 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
96 yılda ihracat... 29 Ekim 2019
Tahterevalliye Dikkat 15 Ekim 2019
İhracat ve Facebook 17 Eylül 2019
Promosyon mu o da ne? 10 Eylül 2019
Müşteriye Doğru Erişim 27 Ağustos 2019