Kemer sıkma çöktü (mü)

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

Kopan fırtınanın sanırım farkındasınız. Küresel kriz sonrasında başlayan iktisat politikası tartışması (çekişmesi) karşıt  tezlerden  birisinin dayandığı amprik bulgunun yanlış olduğunun anlaşılması  sonucunda fırtınaya dönüştü.  Bir süredir ekonomi  gazeteleri, dergileri, internet siteleri, bloglar bu durumu değerlendiren görüşlerle dolu.

Aslında tartışma konusu yeni değil. İki savaş arası dönemden buyana gelen bir çekişme bu. Tartışmanın cazibesi iki nedenden kaynaklanıyor. Bunlardan birisi iktisadi çözümlemeye ilişkin gibi görünmesine rağmen  çatışan tezlerin ideolojik tercihlerle yoğun bağlantı içinde olması. İkincisi ise, dönemin siyasi iktidarının rengine göre, bu tezlerin yaygın kullanım imkanı bulmaları. 

Tartışmaya taraf olan tezlerden birisi ekonominin dengeden sapması halinde yeniden dengeye döndürecek özel politika düzenlemelerinin hemen devreye sokulmasını öneriyor. Karşıt tez ise buna hiç gerek olmadığını, dengeden sapmaların piyasalar (mikro etkileşim) tarafından düzeltileceğini, özel politikaların devreye sokulması halinde ekonominin dengeden iyice sapacağını savunuyor. Birinci tez "canlandırıcı"  ikinci tez ise  "kemer sıkıcı" vasıflarıyla tanımlanıyor. Biraz fazla basitleştirme ve özetleme gibi oldu ama meselenin özü bu.
Küresel krize giden süreç tipik bir dengeden sapma durumunu yansıtıyor. Dengesizlik krizle sonuçlandığına göre piyasalardan beklenen  düzeltici işlev pek bir işe yaramamış gibi görünüyor. Nitekim ulusal ekonomilerde derin bir  resesyon oluşuyor. 

Güncel  tartışmanın başladığı nokta burası.  Canlandırıcı tez yanlıları resesyonun  aşılması için para ve maliye politikalarının derhal gevşetilmesini öneriyor.  Kemer sıkma tezinden yana olanlar  ise önce dengesizliklerin düzeltilmesi gerektiğini, bunun için piyasa işleyişinin etkili olmasına imkan verilmesini, bu nedenle  politikaların (özellikle de maliye politikasının) gevşetilmekten çok sıkılaştırılmasını istiyorlar.

Son dört yılda bu konu etrafında yüzlerce araştırma yapıldı, makale yayınlandı. Kimisi savunduğu teze destek veren bulgular ve veriler üretti, kimisi de karşı olduğu tezi çökertecek bulgu peşine düştü. Kimse pozisyonundan bir santim kıpırdamadı.

Tartışmaların en yoğun oluğu devrede  kamu borçlarının  GSMH'ya oranının  yüzde  90'ı aşması halinde genişlemeci politikalarda ısrar etmenin büyümeyi yavaşlatacağını, resesyonu derinleştireceğini  ispatlayan  bir araştırma yayınlandı.  Yazarlar tanınan, güvenilen araştırmacılardı. Bunların bulguları kemer sıkmacılara büyük destek sağladı. Bu bulgunun  kemer sıkma uygulamalarını doğruladığı ileri sürüldü. 

Geçtiğimiz haftalarda genç bir iktisatçı bu makalede sonuçları etkileyen ciddi bir hata  yapıldığını  gösteren  bir araştırma yayınladı. Hata düzeltilince sonuç ortadan kalkıyordu. Kıyamet koptu. Kemer sıkmacılar ağır, kimilerine göre de ölümcül yara aldı. Şimdi artık kemer sıkma tezlerinin istinat duvarının çöktüğü, uygulamaların büyük ölçüde canlandırıcı politikalara kaydırılacağı düşünülüyor.  Bazıları bunu küresel krizin nihayet aşıldığı şeklinde yorumluyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018