Kenarda bekleyen çok para var

Atılım MURAT
Atılım MURAT AYKIRI FİNANS amurat@etu.edu.tr

Piyasa göstergeleri açısından bakıldığında küresel piyasalarda aşırı bir rahatlık var. ABD’de hisse senedi piyasalarına yönelik piyasa algısını gösteren, korku endeksi olarak bilinen VIX geçtiğimiz günlerde son 25 yılın en düşük seviyesini gördü. Tahvil piyasasının oynaklık endeksi MOVE ve foreks piyasasının oynaklık endeksi CVIX, son üç yılın en düşük seviyelerinde dolaşıyor. Aslında bu tarz piyasa beklentilerine dayalı oynaklık göstergelerinin gelecekte oluşacak volatiliteyi tahmin etme yeteneği zayıftır. Opsiyonlardan hesaplanan bu oynaklık endekslerinde artık yoğun alım satım işlemleri yapılıyor. Bu endeksler finansal varlık haline dönüştü. Volatilite endeksi VIX önceden S&P 500 endeksindeki pozisyonları hedge etmek için kullanılıyordu. Piyasa profesyonelleri artık S&P 500 endeksini VIX endeksindeki pozisyonlarını hedge etmek için kullanıyor. Bu durum tahvil piyasasının oynaklık göstergesi MOVE ve foreks piyasasının volatilite göstergesi CVIX için de geçerlidir. Yani nedensellik ilişkisi sekteye uğradı.

Hangisinin öncü gösterge olduğu tartışma konusudur. Küresel piyasalar günlük yaşadığı için hikaye gerekiyor. Volatilite endekslerinin deyim yerindeyse yerlerde sürünmesi heyecan yaratıyor.  Tabii bu kadar düşük oynaklık seviyelerinin faydalarını göz ardı etmeyelim. Düşük oynaklık, hedging yani korunma maliyetlerini düşürüyor. Bu da rasyonel yatırımcının risk yönetimi yapması için fırsattır.

Küresel piyasalarda aylardır aynı konular konuşuluyor. Fed 2017’de kaç kez faiz artıracak? Trump’ın vergi reformu hayata ne zaman geçecek? Avrupa’daki ne tür siyasi gelişmeler olacak? Bu konulardaki belirsizlikler nispeten azaldı. Avrupa’da faşist siyasi partiler hedefledikleri oy oranlarına ulaşamadı. Fed faizi kuvvetle muhtemel haziranda artıracak. Yılsonuna kadar bir faiz artırımı daha olabilir. Trump’ın vergi reformunun da yılsonuna kadar açıklanması bekleniyor. Öte yandan Türkiye’de tartışacak konu rahatlıkla bulunuyor. Örneğin geçtiğimiz günlerde Başbakan Yardımcısı Canikli; ‘‘Banka senetleri Merkez Bankası tarafından sisteme likidite enjekte etme aracı olarak kullanılabilir. Banka aktiflerini TL ya da döviz cinsinden menkulleştirecek proje hayata geçecek" dedi. Canikli, bu sayede sorumluluğun banka bilançosunun dışına çıkacağını da ekledi. Esasen Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın aylar önce Dünya’dan Ece Ceyhun’a verdiği mülakatta bu konuyu gündeme getirmişti.

Bankaların üst yöneticileri bile, ‘‘Menkul kıymetleştirme işine girelim.’’ derken, bu ön yargı neden? Kötümserlerden, ‘’TCMB’nin bu tahvilleri alabilmesi için para basması gerekir. Para basılması enflasyona yol açar.

Ayrıca bu tahvillere alıcı çıkmaz’’ gibi eleştiriler geliyor. Olaya farklı açılardan bakmak gerekir. Amerikan ve İngiliz bankaları 2009’da perişan durumdaydı. Tahvil alım programları o dönemde finans sisteminin kurtarıcısı olmuştu. Türkiye’de bugün bankacılık sektörünün majör bir sorunu yok. Bu nedenle Türkiye’de bu tarz finansal mühendislik işlerine gerek yok yorumu yapılabilir. Ancak menkul kıymetleştirme operasyonuyla hem bankacılık sektörünün bilançosu rahatlayabilir, hem de yatırımcılar para kazanabilir.

TCMB’nin işin içine girmesi de yanlış değerlendiriliyor. Fed tahvilleri bankalardan alırken teknik olarak para veriyordu. Fakat işlemin diğer ayağında, Fed özel sektörün bilançosundan gelir getiren varlıkları alıyordu. Bu basit bir varlık takasıdır. Bu operasyonun sonunda özel sektörün net varlığında bir değişim olmuyor. Fed tahvil alımları için trilyonlarca dolar bastıysa ABD’de enflasyon niçin yükselmedi? Bırakın yükselişi, yıllarca düşük enflasyon ortamı vardı. Menkul kıymetleştirilen Türk varlıklarına ilginin olmayacağı da bugünden bilinemez. Dünyada para konusunda bir sorun yok. Yatırım için kenarda bekleyen çok para var. Koşullar uygunsa yatırımcı gelir.

Türkiye için yeni finansal fikirlere karşı değilim. Kredilerin menkul kıymetleştirilmesini de bu şekilde değerlendiriyorum. Banka kredileri bir havuzda toplanır. Kategorilerine göre paketlenir. Piyasadaki talebe bakılır. Kanunlar izin verirse Merkez de sistemdeki yerini alabilir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dolar yükselir düşer 28 Ağustos 2019