Mısır: Demokrasiden darbeye mi?

Ömer Faruk ÇOLAK
Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI dunyaweb@dunya.com


Mısır’da çarşamba akşamı gerçekleştirilen darbe adeta geliyorum diyordu. Sonunda da geldi. Müslüman Kardeşler'in kurduğu hükümet düşürüldü. Neden bu noktaya gelindi sorusuna yanıt vermek için sadece siyaset bilimi yeterli değil. Analize sosyolojiyi, ekonomiyi hatta tarihi sokmak zorundayız.
Mısır, Mursi öncesi İslamcı militanların baskısı altında, yarım yamalak demokrasi ile idare edilen bir ülke idi. Ancak bu yapı küçük bir azınlık için önemli idi. Halkın, sistemin ne olduğu ya da ne  olacağı umurunda değildi. Çünkü geniş kitle ağır yoksulluk koşullarının altında yaşam savaşı veriyordu. Mübarek devrilirken özgürlük isteyen bir avuç kitleye destek veren geniş kitlenin asıl istediği, iş ve ekmekti. Nitekim, Mursi de yıllarca rejimin onları yoksullaştırdığını ileri sürüyordu. Başkanlık seçimlerinde bu yapıyı değiştirmek için adımlar atacağı sözünü verdi. Ama olmadı. Halk anında fark etti;  Enver Sedat’ın, Hüsnü Mübarek’in zenginleri yerinde duruyordu, üstelik bu defa yeni zenginler de türemişti.
Mursi’ye isyanın altında yeni ve eski zenginlere karşı “kentli” sınıfın (orta sınıf kentliler ve yoksul kentliler) başkaldırısı var. Bu kitle, Mübarek’i devirerek elde ettiği başarıdan güç alarak, Mursi’yi de devirebileceğine inandı ve  gerçekleştirdi. Ancak bu defa artık yönetiminde ordu var. Ordu ile bu kitle, şu anki anlaşmayı sürdüremez ise, Mısır’ı ciddi bir iç savaş bekliyor.  Çünkü ordu Mısır’da sadece siyasi bir güç değil, aynı zamanda ekonomik de bir güç, sermayedar ve sermaye sınıfı ile iç içe. Dolayısıyla darbe ile kartlar yeniden karıldı, farklı bir denge çıktı. Bu denge bıçak sırtında. Hangi yana düşse sonu kanlı olacak gibi duruyor.
Mısır’daki olayları konuşurken, aslında bir İslam ülkesi ile ilgili konuştuğumuzu da unutmamak zorundayız. Dünya nüfusunun yüzde 22’sini oluşturan İslam coğrafyasında huzur yok. Sürekli karmaşa ve şiddet var. Bu kaos ortamının nedenini, kolaya kaçıp, dış güçler diyebilirsiniz. Ancak bu sav gerçekten yetersiz kalır. İslam ülkeleri sadece siyasi olarak değil, kurumsal yapılanma ve ekonomik açıdan da kaos içinde.
İslam ülkeleri içinde bu kaotik ortamı göreli olarak yaşamayan tek ülke var, Türkiye. Batı ile entegre olmaya çalışan, GSYH içinde sanayinin ciddi payı olan, eğitimli işgücü olan bir ülke, üstelik doğal gaz, petrol gibi bir enerji kaynağı yok.
Neden Türkiye İslam coğrafyasının örnek ülkesi gibi algılanıyor? Bunun nedeni İslam ülkesi olması mı? Olmasa gerek, çünkü İslam ülkesi çok. Bunun tek nedeni var, aşındırsak da, beğenmesek de, var olan yapıları ortadan kaldırsak da, Laik Cumhuriyetçi yapı, Türkiye’yi örnek ülke yapıyor. Bundan dolayı bu yapıya karşı çıkanların Mısır’daki olayları doğru okuması mümkün değil. Çünkü Mısır demokrasiden diktatörlüğe değil, diktatörlükten yeni bir diktatörlüğe geçti.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Çin böyle gider mi? 04 Ekim 2019
Yeni parasal ralli 27 Eylül 2019
Trump etkisi 13 Eylül 2019
Kapıyı çalan kimdir? 06 Eylül 2019
Talep mi borç sorunu mu? 30 Ağustos 2019