Ortadoğu ve kuzey Afrika ekonomileri yavaşlıyor

Ömer Faruk ÇOLAK
Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI dunyaweb@dunya.com

 

Bugünlerde ekonomi ile ilgili 2012 yılı hesapları çıkartılıyor. Şirketler aktiflerindeki büyümeyi/küçülmeyi analiz ederken, ülkeyi idare edenlerde GSYH'daki değişmeyi, iç ve dış dengeyi analiz etmekle meşguller.

Ülkelerin ekonomik büyümeleri farklı şekillerde analiz edilir. Öncelikle bir büyüme modeli seçilerek ekonomiye yön verilir. Dışa açık büyüme, ithal ikameci büyüme en çok bilinen modellerdir.

Şunu baştan belirtelim; iktisatta büyüme teorisi en zorlu alanlardan birisidir. Çünkü hangi iktisat okulunun/ iktisatçının modelini kullanırsanız kullanın, tasarruf, teknoloji, sermaye birikimi, işgücü, toplam faktör verimliliği gibi değişkenlerin tamamı ile veya bir kısmı ile uğraşırsınız. Bu değişkenlerin tamamını ya da bir kısmını kullanarak bir model kurun ve buna uygun bir politika üretin. Nihayetinde ortaya bir büyüme oranı çıkar. Sonra da bunu büyümenin bileşenleri olarak yeniden analize tabi tutmak zorundasınız. Yani büyüme yurtdışı talepten mi,  yoksa yurtdışı talepten mi (net ihracat) kaynaklanmakta. İhracat edilen mallar özellikli mallar ise, bunu ihraç eden ülkeleri de farklı bir gruplandırmaya tabi tutmak gerekir.  Özellikle petrol ihraç eden ve ithal eden ülkeler için böyle bir ayrım yapılmakta.

Ülkemizin yanı başındaki Orta Doğu ve Afrika ülkeleri birçok uluslararası  kuruluş ve iktisatçı tarafından böyle bir ayırıma tabi tutulmakta. Çünkü petrol (ya da doğal gaz) üreten ülkelerin ekonomilerinde büyümenin bileşeni farklı. İhraç ürünlerinin özelliği gereği talebin fiyat esnekliği de düşük olduğundan,  bu ülkeler dış talep ağırlıklı büyüyorlar. 

 Dünya ekonomisi 2011 yılında %3,8 büyüdü, 2012 yılını da %3,3 ile kapatacak gibi duruyor. IMF'ye göre 2013 yılında da dünya ekonomisinin %3,6 büyüyeceği tahmin edilmekte. Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkeleri (IMF buraya Afganistan ve Pakistan'ı da katmış) 2011 yılında dünya ekonomisi ile orantılı, %3,3 büyürken, IMF, 2012 yılında artan petrol fiyatları ve üretim nedeni ile bu gurubun %5,1 büyüyeceği, buna karşın bölgedeki istikrarsızlık ve petrol fiyatlarının platoya ulaşacak olmasından dolayı 2013 yılında büyüme oranının %3,6'ya gerileceğini tahmin etmekte. (IMF, 2012, Regional Economic Outlook. Middle East and Central Asia, November). Raporda ilginç olan bir veri de, petrol ihraç eden ülkelerde büyüme oranı 2011  yılında %3,9 olurken, 2012 yılında oranın %6,6 yükselecek olması, 2013 yılında ise %3,8'e gerileceğinin tahmin edilmesidir.

Petrol İhraç eden ülkeler özellinde Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin büyüme oranı niye bizim için önemli? Çünkü Eylül 2012 itibari ile Türkiye, ihracatının %35,2'sini, ithalatının %11'ini bu ülkelerle yapıyor.  Dolayısıyla bu ülkelerin büyüme oranlarındaki yavaşlama ithalatlarının da azalmasına, yani bizim ihracatımızın da düşmesi demektir. Avrupa Birliği'ne yaptığımız ihracatın toplam ihracat içindeki payının %38,3'e gerilediği bir dönemde Orta Doğu ve Kuzey Afrika pazarındaki bir daralma ihracatımız açısından arzu edilen bir gelişme olmayacağı açıktır. Ancak bir noktayı da burada vurgulamak isterim. O da daha önce yazdığım yazılarda da bahsettiğim üzere, bu ülkelerin iktisadi ve siyasi istikrarının zayıf olduğu olgusudur. Bundan dolayı önerimiz hükümetinde, ihracatçının da AB pazarına kaba bir söylemle daha fazla asılmasında yarar olduğudur. 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Çin böyle gider mi? 04 Ekim 2019
Yeni parasal ralli 27 Eylül 2019
Trump etkisi 13 Eylül 2019
Kapıyı çalan kimdir? 06 Eylül 2019
Talep mi borç sorunu mu? 30 Ağustos 2019