Risk olabilecek seyahate gider misiniz?

Şefik ERGÖNÜL
Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ sefik@utided.org

Geçtiğimiz günlerde, sanayici bir dostumuzla beraber Ukrayna pazarına bir gezi yaptık. Seyahat programımızı duyan arkadaşlarımın yüz ifadeleri biraz şaşkınlık dolu idi. Zaten ilk söyledikleri de “Arkadaş sen haberleri izlemiyor musun” olmuştu. Doğal olarak Kiev’in (Maidan) Özgürlük Meydanı diye de anılan yerindeki ve çevresindeki protestoları bilmemek ve haberlerdeki ürkütücü manzaraları görmemek olası değil. Ancak bizler Kiev’e sadece havaalanından girip, hemen diğer bölgelere gideceğimiz için bir sıkıntı olmayacağını düşünüyorduk ve olmayacağının teyidini de gitmeden almıştık.

Nasıl derseniz şöyle; birlikte olacağımız dostlarımızla yapmayı düşündüğümüz işe uygun bir seyahat program yapmış, gidilecek yerleri, tarihleri, seyahat araçlarını belirlemiş ve konaklama rezervasyonlarının teyidini de almıştık. Görüşmelerin randevuları da belirlenmiş olduğundan, protestolardan ve olaylardan uzak bir seyahat olacağını garantilemiştik. Gerçekten de öyle oldu ve -23 derecelere varan soğuk, tüm ülkeyi kaplayan kar ve gittiğimiz her yerde bizi tedirgin eden buzlu yollar dışında hiç endişemiz olmadı. İlginçtir amma bir kaç bin kilometre yol yapmamıza karşın,buzda kayan tek bir araba ve kaza görmediğimizi de belirtmek isterim. Ancak aynı zaman diliminde bir furara katılmak için giden başka dostlarımız bizim kadar rahat olmamışlar. Kiev gibi, hep eğlencesi konuşulan bir şehirde, fuar alanı ile otel arasında sıkışıp kalmışlar. Fuardan kalan zamanlarda, şehri dolaşıp keyif yapma yerine, dar alanda kısa paslaşmalarla vakit geçirmişler amma GÜVEN unsurunu sağlamışlar.

Yıllar önce de Bağdat yollarına düştüğümüzde bizlere aynı soruyu sorup “Yahu oralara nasıl gidiyorsunuz” diye sorduklarında Irak-İran savaşı tam gaz sürüyordu. Musul, Kerbela, Ramadi yollarında giderken gördüğümüz şehit cenazelerini taşıyan araçların verdiği hüzün dışında başka bir şey yoktu. Zira savaş cephede sürüyor amma iş hayatı, normal hayatın yanı sıra hız kesmeden yürüyordu. O yıllarda bizi heyecanlandıran tek olay, bir İran füzesinin Irak merkez bankasının cephesine düşmesiydi. Sabaha karşı bizi yataktan fırlatan olay, gerçek bir savaş manzarası idi.

Geçmişten  bir ve bugünden bir seyahat manzarası sundum sizlere. Şikâyet etmek için mi? Sakın ola öyle bir şey düşünmeyin. Amacımız, uluslararası ticaret erbabının, işlerinin gerektirdiği temasları sürdürebilmek için yapması gerekenlerin, her türlü koşul altında yürütülebileceğini ve bu koşulların savaş ve protestolar olabileceğini, yaşanmış olayları anlatarak vurgulamak.

Gelelim kıssadan hisse (hikâyeden ders) çıkartmaya.

Bazı genç arkadaşlarımız, işlerin hep çok  rahat koşullar içerisinde yürüyeceğini düşünüyor veya yürümesi gerektiğini varsayıyor. Yatıp kalkıp bugün içerisinde bulunduğumuz koşullara dua etsinler.Onlara, İstanbul’dan Şam’a gidebilmek için ya Hollanda/Amsterdam’dan veya Finlandiya/Helsinki’den gelecek uçağı beklemek veya Adana-İskenderun-Cilvegözü üzerinden Halep’e gitmek zorunda olduğumuz günleri anlatmak isterim.

Önemli olan, seyahate gidecek kişilerin güvence altına alınması, seyahat programlarının minimum risk taşıyacak şekilde ayarlanması ve iletişimlerin kesintisiz olmasının sağlanmaya çalışılması. Bunun için öncelikle seyahate gidecek arkadaşlarımızın ince noktaları hesaplayarak program yapması, gidilecek yerlerdeki firma yetkililerinden azami bilgiyi sağlamaları ve risk unsurlarının neler olduğunu belirleyerek onlardan nasıl uzak durulabileceğini planlamaları gerekir. Uzun yıllar önce ilk Nijerya seyahatine gitmeden, bazı aşılar yaptırmak için, özel olarak İstanbul’dan Ankara’ya Hıfz-ı Sıhha Enstitüsüne gitmiştim. Uluslararası ticaret her işte olduğu gibi ara sıra kendine özgü riskler gösterebilir. Önemli olan bizlerin bu riskleri nasıl yönetebildiğimiz, kendimizi nasıl güvence altına alabildiğimiz ve bu koşullarda işleri nasıl yürütebildiğimiz. Durakta otobüs beklerken dikkatsiz bir şoförün kurbanı olmak bile varken, risksiz iş aramak beyhude olur.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
96 yılda ihracat... 29 Ekim 2019
Tahterevalliye Dikkat 15 Ekim 2019
İhracat ve Facebook 17 Eylül 2019
Promosyon mu o da ne? 10 Eylül 2019
Müşteriye Doğru Erişim 27 Ağustos 2019