Yıllık TÜFE ocakta tek haneye inebilir

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Yılın ilk TÜFE değişim oranı Pazartesi günü açıklanacak. Geçen yıl kasımda yüzde 12.98'e ulaşarak yeni seri endeks bazında (2003'ten bu yana olan dönem) rekor kıran, aralık sonunda ise yüzde 11.92 olan yıllık oran, nasıl bir eğri çizecek? Yeniden bir artış mı göreceğiz, yoksa bir gerileme mi yaşanacak?

Yıllık oranın artmayacağı kesin de, acaba düşüş ne boyutta olacak?

Aralık sonundaki yüzde 11.92'nin tekrar artışa geçmesi için ocaktaki TÜFE'nin geçen yıl ocaktaki yüzde 2.46'nın üstünde gerçekleşmesi gerekiyor. Bu hiç ihtimal dahilinde değil.

Ocak ayındaki oran geçen yılın altında kalacak, bu kesin. Ama acaba ne kadar altında kalacak, işte soru bu...

Kur değişimi öncü gösterge

Yazımızda bir grafiğe yer veriyoruz. Son beş yılın ocak aylarındaki aylık ortalama dolar kuru değişimi ve TÜFE değişimi.

Enflasyonu etkileyen yalnızca kur değişimi değil elbette ama kur ve TÜFE değişimi arasında belirgin bir paralellik var. Bu paralellik 2018 yılında bozulur mu, pek sanılmıyor.

Bu yüzden dolar kurunda ocakta aralık ayına göre gerçekleşen yüzde 1.96'lık düşüşün TÜFE değişiminde büyük etki yaptığı varsayılıyor.

Ocak, fiyatların, ekim ayı dışındaki aylara kıyasla görece yüksek oranda arttığı bir ay. Ocak ayındaki yüksek oranlı bu artışın en büyük nedenlerinden biri yılbaşında yeniden değerleme oranında artırılan vergi ve benzeri yükler.

Ama bu artıştan ayrı olarak fiyatları daha da yukarı iten ya da baskılayan etken biraz önce de vurguladığımız gibi döviz kuru değişimi.

İşte bu yüzden bu yıl ocakta dolar kurunda yüzde 2'ye yakın bir gerileme olması önemli.

Tek hane zor, ama olmaz değil

Yıllık TÜFE'nin ocak sonu itibarıyla tek haneye inmesinin matematiksel karşılığı çok somut. Eğer ocak ayındaki TÜFE artışı yüzde 0.69 ya da daha aşağıda oluşursa yıllık TÜFE tek haneye, yani yüzde 9.99'a veya daha düşük düzeye gerileyecek.

Aylık bazda yüzde 0.69 ve altı ocak ayı için tabii ki zor. Ocak aylarındaki artışın 2012 yılından sonraki dönemde yüzde 1'in bile altına çekilemediği gerçeği ortada.

Ama tek umut, dolar kurunda yüzde 2'yi bulan gerileme. Bu sayede bakarsınız hiç beklenmedik bir gelişme olarak ocak sonunda yıllık TÜFE'de yeniden tek haneyi görürüz.

Piyasadaki beklentinin yüzde 1'in biraz üstünde olduğunu da belirtelim. Reuters'in anketine göre beklenti en düşük yüzde 0.75, en yüksek yüzde 1.99 olmak üzere ortalama yüzde 1.28 düzeyinde.

Merkez de gerileme bekliyor

Merkez Bankası da 30 Ocak'ta açıkladığı yılın ilk enflasyon raporunda 2018 tahminini 0.9 puan yukarı çekerken, yıllık enflasyonun ocak ayında geriledikten sonra yılın ilk yarısı genelinde yatay seyredeceği, son çeyrekte ise belirgin bir gerileme beklendiği görüşüne yer vermişti.

Merkez Bankası'nın bir yandan yıllık enflasyonda gerileme beklerken bir yandan da tahminini yukarı yönde güncellemesi ilk bakışta bir çelişki gibi görünüyorsa da aslında bir çelişki yok.

Geçen yılı TÜFE'de yüzde 11.92 gibi çok yüksek bir artışla kapattığımızı bir kez daha hatırlatalım. Merkez Bankası'nın 0.9 puan revize ederek yüzde 7.9'a çıkardığı tahmini ile geçen yılın gerçekleşmesi arasında hala 4 puan gibi devasa bir fark var. Yıllık oranı yüzde 11.92'den yüzde 7.9'a indirmek, indirilebilirse eğer, hiç de küçümsenecek bir başarı değil.

Yüzde 11.9'u, yani kabaca yüzde 12'yi, başlangıç hedefi olan yüzde 7'ye indirmek ise mucize zaten. Şimdi makası 5 puandan 4 puana çekmiş oluyoruz. Bunu gerçekleştirmenin de hiç kolay olmadığı ortada üstelik.

Merkez Bankası'nın tahminini daha ocak ayı verisi bile belli değilken 0.9 puan revize etmesi bir çok yönden eleştirildi. Herhalde en büyük eleştiri, "Ocak ayında gördüğünüz gerçeği, nasıl oluyor da birkaç ay önce göremiyor ve enflasyon hedefini ona göre belirlemiyorsunuz" olmalı. Orta vadeli programa düşük bir oran yazıp daha enflasyona ilişkin hiç veri açıklanmamışken tahmini yukarı çekmek, artık alışkanlık oldu sanki.

Geçen yıl da aynısı yapılmış; 2017 hedefi yüzde 6.5 olmasına rağmen yılın ilk enfl asyon raporunda, yine ocak ayı verisi bile belli değilken tahmin yüzde 8'e yükseltilmişti. Bu sefer tahminler aynı olmasın diye mi yüzde 8 yerine yüzde 7.9'luk bir tahmine yer verildi bilinmez...

Gerçi başlangıç hedefinin pek gerçekçi belirlenmediği konusunda Merkez Bankası'nı eleştirmek ne kadar doğru olur, o da tartışılır. Enflasyonda hedefi belirleyen Merkez Bankası değil ki. Enflasyon hedefini Kalkınma Bakanlığı, yani hükümet belirliyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar