Desiring-Machines çalışmaları Cenevre M.A.D. Gallery’de

Sıra dışı ve limitli modellere ev sahipliği yapan İsviçre bazlı M.A.D. Gallery, Server Demirtaş tarafından harekete geçirilen mekanik heykellerden oluşan özel ve benzersiz bir koleksiyon olan Desiring-Machines’i sunuyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

M.A.D. Gallery ( Mechanical Art Devices), İsviçre Cenevre’de sıra dışı eserler ile iş birliği yapıp, sergileyen dünyada eşine az rastlanan vizyoner bir galeri. Sanatçı Server Demirtaş, karmaşık mühendislikle sanatsal makinelerine hayat vererek kinetik heykeller yaratıyor. Demirtaş’ın Desiring-Machines eserleri M.A.D. Gallery çizgisi ile o kadar çok örtüşüyor ki bir araya gelmeleri adeta kaçınılmazdı.

Sanatçının imzasını taşıyan Desiring-Machines, robotik görünümüyle keskin bir tezat oluşturan yumuşak, insansı hareketlere sahip. Desiring-Machines, kinetik heykel içeriğine sanat ve mühendisliği harmanlayan görsel bir deneyimle tazeleyici bir bakış açısı sunuyor. Her makine, hayatı taklit eden, insan durumunu keşfeden benzersiz ve koreografisi yapılmış bir dizi hareket ve jest gerçekleştiriyor.

Sanat eserlerine daha yakından bakıldığında, kinetik heykellere güç veren hassas mekaniği birbirine bağlayan teller ve kablolarla örülmüş antropomorfik yapıların sanatsal karşıtlığı ortaya çıkıyor. Mühendislik becerilerini hayal gücüyle birleştiren Demirtaş’ın yeteneği, mekanik heykellerine güç, hareket veren bileşenleri, mekanizmaları tasarlamasında ve el işçiliğinde yatıyor. Yapıtlar robotik bir görünüme sahip olsa da Demirtaş’ın mekanik heykelleri, belirli bir görevi yerine getirmeye yönelik makineler değil, insan durumuna ilişkin bilinç ve duygu uyandırmaya yönelik makinelerdir. Sanatçı, “İnsan eylemlerini mekanik olarak yeniden yaratmada kolayca yetkinliğe ulaşılabilir, ancak asıl zorluk, mekaniği içsel durumla ilişkilendirmek için kullanmaktır” diye açıklıyor.

Koleksiyondaki bir diğer parça olan Contemplationing Woman’s Machine II, neredeyse aynı yükseklikte duruyor ve başı dizlerinin üzerinde, kollarını bacaklarına dolamış, dengeli bir kadını tasvir ediyor. Şefkatli, ağır çekim hareketleri özel bir duygusallık anını akla getiriyor.

Bilim, sanat ve teknolojiyi ustalıkla birleştiren Demirtaş’ın bu güçlü koleksiyonu, bir kaide üzerinde huzursuz bir duran ve kollarını göğsünde kavuşturmuş, sırtını arkasındaki duvara tekrar tekrar yaslayan küçük bir çocuğun mekanik heykelini kapsıyor. Performans, çocukluktaki belirsizliği ve hayal kırıklığını güçlü bir şekilde özetleyerek, çocuğun yüzünde yakalanan gerçekçi özellikler 150 santimetrelik parçada gerçekleştiriliyor. Gözler önüne cömertçe serilmiş mekanik kısmı eylemler arasında görsel bir denge oluşturuyor.