Giyilebilir teknoloji pazarı 2019’da 53 milyar dolar olacak

HİLAL SARI

DIŞ HABERLER - Son yıllarda akıllı giyilebilir teknolojiler, ‘şeylerin interneti’ ile olan bağlantısıyla birlikte, teknoloji dünyasının en sıcak gelişmelerinden biri oldu. Eskiden sadece beyaz perdede görülebilen, James Bond’un sesiylee kontrol edilebildiği saatler, görüntülü gözlükler, İron Man’in giydiği kıyafetlere gömülü aygıtlar, artık gerçek dünyada ve uzmanlar giyilebilir teknoloji sektörünün önümüzdeki beş yıl içinde hızla büyüyerek geleceği şekillendireceğini öngörüyor. Morgan Stanley analistleri bu kategorinin beklentileri de aşacağını ve gelecek yılların en hızlı büyüyen tüketici teknolojileri segmenti haline gelerek, akıllı telefon ve tabletlerdeki büyümeyi bile geçeceğini belirtiyor. 

Akıllı saatler ve akıllı gözlüklerin aslan payını alması öngörülen giyilebilir teknoloji pazarının hacmi 2019’da 53 milyar dolara ulaşacak. Yüksek teknolojiler konusunda lider analiz şirketlerinden biri olan Juniper Research adlı araştırma şirketinin yayınlamış olduğu bir rapora göre akıllı giyilebilir teknolojilerden sağlanan perakende gelirler 2016 yılında üç katına çıkacak, 2019 yılında ise 53.2 milyar dolara ulaşacak. 2015 yılında ise sektörün perakende gelirlerinin 4.5 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor. “Akıllı Giyilebilir Aygıtlar: Fitness, Gözlük, Saat, Multimedya, Kıyafet, Mücevher, Sağlık bakımı & Girişimler” adlı raporda, Apple gibi sektörün en önemli oyuncularının, giyilebilir teknolojilere giriş yapmış olmasının hali hazırda çok büyük olan bir pazarı daha da hareketlendireceği öngörülüyor. Apple’ın geçtiğimiz hafta ikinci kez lansmanını yaptığı ve fiyatları 23 bin dolara kadar çıkabilen akıllı saat iWatch’un, tüm giyilebilir teknoloji sektörünü harekete geçirebileceği belirtiliyor. Google ise akıllı gözlüğü Google Glass ile giyilebilir teknoloji sektörünün öncülerinden olmuş, sesli komutla görüntü kaydı, ses kaydı, mesaj gönderme, ‘googlelama’ gibi birçok çığır açan özelliği beyaz perdeden gerçek hayata taşımıştı. 

‘Öncelik son teknoloji değil, müşteriye sağlanan fayda olmalı’ 

Raporun yazarlarından Juniper araştırma analisti James Moar, ‘tasarım’ ve ‘yararlılık’ konularının sektörün en baskın ürününü belirleyeceğini vurgulayarak “Akıllı saatlerin giderek hem teknolojik anlamda geliştiğini hem de tasarım- moda algısında önemli yer ettiğini görüyoruz.” diye konuştu. Öte yandan uzmanlar akıllı bir saatin son teknolojiden ziyade müşteriye sağladığı faydaya odaklanılması gerektiğine dikkat çekiyor. Juniper’in raporuna göre tüketiciler giyilebilir aygıtlarından daha özgün faydalar bekliyor ve akıllı telefonlarında zaten bulunan fonksiyonlar için akıllı bir saat almayı düşünmüyor. Üreticilerin ‘önce teknoloji’ tutumundan vazgeçip, müşteriye sağlanan faydalara odaklanmaları salık veriliyor. 

2015 yılı sıçrama yılı, Apple aslan payına sahip olacak 

CCS Insight’ın hazırlamış olduğu başka bir raporda küresel satışlarında giyilebilir teknoloji sektörünün en hızlı büyüyen segmentlerden biri olduğu, 2014 yılında 22 milyon olan sevkiyatların 2015 yılında 77 milyona sıçrayacağı,

bu rakamın 2018 yılında 172 milyona ulaşacağı belirtiliyor. Rapora göre önümüzdeki 12 ay CCS Insight’ın yapmış olduğu araştırmaya göre sektörün hızla yükseleceği bir yıl olacak; Apple Watch 2015 yılında giyilebilir teknoloji pazarındaki satışların yüzde 25’inden fazlasını oluşturacak; 2018 yılı bitiminde dünya çapında 340 milyondan fazla giyilebilir aygıt kullanılıyor olacak. CCS Insight’a göre Apple bu yıl dünyadaki tüm iPhone kullanıcılarının yüzde 7’sine iWatch ürününü satacağını öngörüyor. Bu toplamda 20 milyon Apple iWatch satışı anlamına geliyor. CCS Insights’ın şubat ayında yayınlamış olduğu rapora göre 2015 yılında toplam 75 milyon adet giyilebilir teknoloji aygıtı satışı gerçekleştirilecek. Bu rakam 2018 yılında ise 172 milyona yükselecek.

Tüketici algısında en anlaşılır fayda sağlık 

GfK’nın yapmış olduğu araştırmada geçtiğimiz hıl sağlık ve fitness takipçisi cihazların akıllı saatleri geçmiş olmasının, akıllı saatlerden çok daha uygun fiyatlara ulaşılabiliyor olmasından kaynaklandığı belirtiliyor. Öte yandan - akıllı saatler de dahil - bugün tüm giyilebilir teknolojilerde müşteri açısından aranan en önemli faydanın ‘sağlık’ konusu olduğunun altı çiziliyor. Öte yandan giyilebilir fitness aygıtlarının müşteri isteği doğrultusunda modellerine bildirim ve mesajları alabileceği enstrümanlar eklediği, akıllı saatlerin ise kalp atışı sensörü gibi fitness unsurlarını geliştirdiği belirtiliyor. 

Sağlık hizmetleri ve işletmeler sektörün lokomotifi olacak 

Juniper raporunda giyilebilir teknolojilerin önce işletmelerde ve sağlık bakımı sektöründe gelişeceği, bu segmentlerin giyilebilir teknoloji sektörününün lokomotifi olacağı ve zamanla tüketicilere doğrudan satışların yükseleceği öngörülüyor. 

Bu sebeple 2017 yılına kadar kullancıların sağlık durumu ve fitness faliyetlerini takip edebilen giyilebilir teknolojilerin pazarın baskın segmenti olarak kalacağı, fakat 2017’de akıllı saatlerin - sağlık bakımı ile ilgili birçok özelliği de bünyesinde barındırarak - aslan payına ulaşacağı belirtiliyor. Rapordaki bir diğer önemli bulgu ise, cep telefonlarının gittikçe metalaştırılacağı, bu sebeple giyilebilir teknolojilerin ikincil aygıt olarak kalmaya devam edeceği. 

Giyilebilir teknolojiler sağlık sektörünü kökten değiştiriyor 

Giyilebilir teknolojiden sağlanan veri sayesinde sağlık sektörü de köklü değişiklikler yaşayacak. Londra Giyilebilir Teknolojiler Fuarı’nda konuşan akıllı spor giyim şirketi Smartlife CEO’su Martin Ashby “Giyilebilir teknolojinin geleceği sağlıklı yaşam” diyor. Apple’ın yeni iWatch ve Macbook tanıtımını yaptığı lansmanda, gölgede kalmış olan çok önemli bir ürünü daha vardı: ResearchKit. Apple bu ürünüyle dünya üzerindeki milyonlarca kullanıcıdan önemli sağlık verileri toplayarak, bunu medikal araştırmalar yapan akademisyen ve bilim adamlarıyla paylaşacak. Başka bir teknoloji startupı Bainisha’nın insan ‘dijital dövme’ şeklinde omurgasına yerleştirilebilen sensörler ürettiği, bu dövmelerin sırt ağrısını azaltan öneriler sunduğu belirtiliyor. 

Doktora sinyal gönderen akıllı insulin iğnesi yolda 

Cambridge Consultants adlı araştırma şirketi ise akıllı bir insülin iğnesi çıkarmaya hazırlanıyor. KiCoPen adlı tasarımın bleutooth aracılığıyla doktorlarına kullandıkları insülin miktarını gönderebildiği belirtiliyor. Şirketin kurucusu Dipak Raval gelecek birkaç yılda bu gibi örneklerin artarak çoğalacağını belirterek, sağlık sektörünün kökten değişeceğinin sinyallerini verdi. Ayırca spor sektörünün bile, atletlerin performansları giyilebilir teknolojiler sayesinde ölçülür bir şekilde yönetilerek önemli değişiklikler yaşayacağı belirtiliyor.

Kadınlar için ‘Koruyucu Melek’ akıllı mücevher 

GFK’nın yapmış olduğu araştırmaya göre giyilebilir teknolojilerin önümüzdeki on yılda hızla yükselmesine katkı sağlayacak ürün segmentlerinden biri de kadın tüketiciler için sektörü cezbedici hale getirecek olan akıllı mücevherler. Koruyucu melek anlamına gelen Guardian Angel isimli giyilebilir teknoloji Singapur’lu teknoloji şirketi JWT tarafından Eylem ve Araştırma için Kadın Derneği (AWARE) adlı sivil toplum kuruluşunun desteğiyle üretildi. 120 dolar gibi cüzi bir fiyata alınabilen bir kolye veya bilezik formundaki Guardian Angel’ın iki önemli özelliği var. Rahatsız bir durumda üzerindeki düğmeye basıldığında kullanıcının telefonunu arayabiliyor veya acil bir durumda daha uzun süre düğmeye basıldığında kullanıcının telefonundan konum bilgileriyle bir kısa mesaj gönderilebiliyor.

Giyilebilir teknoloji nedir? 

Vücuda takılabilen, giyilebilen, kıyafet veya aksesuarların bir parçası olabilen elektronik aygıtlara genel olarak ‘giyilebilir teknolojiler’ deniyor. Bu aygıtlar aslında temelde kablosuz bağlantı sağlayabilen ve bu sayede görüntü ekrana getirebilen, veri toplayabilen ve işleyebilen mini bilgisayarlar. Başka bir deyişle onyıllar önce bir ev büyüklüğünden taşınabilir hale gelen bilgisayar teknolojilerinin evriminde gelinen son nokta