O, davulunun başına geçince dünyanız değişecek
Caz konserlerinin ritmiyle büyüleyen ismi Volkan Öktem sizin için sorularımıza yanıt verdi.
Murat Ali ORAL
Volkan Öktem, Jazz dünyasının alaylı davulcusu ve onu çalarken izlediğinizde eminim siz de ona "Bagetlerin büyücüsü" diyeceksiniz.
Caz konserlerinin ritmiyle büyüleyen ismi Volkan Öktem sizin için sorularımıza yanıt verdi.
Davul aşkı içinizde nasıl doğdu? Davul aşkı diyorum, çünkü her seferinde aşkla çaldığınıza gözlerimle şahit oluyorum?
1973, yani ben 3 yaşımdayken ailecek gittiğimiz bir sünnet düğününde orkestrada ilk kez gördüğüm davula aşık oluyorum, bu ilk karşılaşmamız...
Ailenizde müzisyen var mıydı? Müzik konusunda ailenizden destek gördünüz mü?
Ailemde müzisyen yok ama yetenek var. Sanırım o da bende dışa vurdu! Ailem beni hep destekledi, mesela abim çok iyi müzik dinleyicisi ve takipçisidir, onun aldığı albümlerden çok şey öğrenmiştim... Hatta 13 yaşımdayken Polatlı askeri gazinosunda bir gecede çalma fırsatı yakalamıştım fakat prova yapmam gerekiyordu bunun için de okula gitmemem. Babam okula gitmeyip provaya katılmam için izin vermişti, bunu hiç unutmam. 16 yaşımda bar ve pavyon diye tabir ettiğimiz bir sürü yerde çaldım. Annem de buralarda çalmam konusunda son derece sabırlı davrandı. (gülüyor..)
Kimlerden eğitim aldınız? Kimi örnek aldınız?
Eğitim almadım! Her şeyi tamamen kendi merakım ve azmim ile yaptım. Küçük yaşta iyi müzisyenlerle çalmak bana çok şeyler öğretti. E tabii ki kişisel yetenek haricinde merak, takip, çalışma ve doğru gözlem her işte olduğu gibi bu işte de başarının en önemli maddeleri. 10 yaşımda iken bana davula ilham kaynağı olan (o zamanlar askerdi yeni öğrendim ki rahmetli olmuş, çok üzgünüm) Erdem Gençdoğuş ilk etkilendiğim davulcudur. Erdem Abi terhis olduktan sonra gazinoda davulcu kalmamıştı. O sıralarda vatani görevini yapan ve beni hep sahne kenarında gören Sendur Güzelel (keman virtüözü) ertesi gün beni deneyip hemen o akşam bahçede verdikleri konserde onlara eşlik etmemi istedi. Böylelikle de eğitimim sahnede başlamış oldu. Sonrasını merak edenler için www.volkanoktem.com'da mevcut...
İlk etkilendiğim davulcular ve çaldıkları albümler: Ronnie Tutt (Elvis Presley Madison Square Garden Live 1972 albümü) Neil Peart "Rush" (Moving Pictures - Grace Under Pressure - Permanent Waves - Exit Stage Left) Omer Hakim "Sting" (Bring On The Night Live 1985) Billy Cobham "Mavishnu Orchestra (Radio Activity 1984) bunlar en önemli albümlerden bir kaçı...
Daha sonra; Steve Gadd, Vinnie Colauita, Dave Weckl, Jack De Jonhette, Jorge Rossy, Tony Williams, Elvin Jones... (Daha sayabilirim ama kısaca bu kadar)
Bana göre Türkiye'nin en iyi 5 davulcusundan birisiniz içinde davul aşkı olan genç müzisyenlere ne tavsiye edersiniz?
Çok teşekkür ederim. Onlara çok müzik dinlemelerini, stil çalabilmeleri için detay duymalarını -biliyorsunuz ne kadar duyarsanız o kadar çalarsınız-"playalong" diye tabir ettiğimiz müzik üstüne çalınan şarkıları çalışıp mutlaka kendilerini kaydedip sonra dinlemelerini, ayna karşısında çalışmalarını(kendi teknik olarak pozisyon yanlışlarını görebilmeleri açısından) çok sevdikleri davulcuların çaldıkları bazı şeyleri analiz etmelerini (transcription) ısrarla tavsiye ederim...
Yaptığınız iş ciddi bir dikkat, zeka ve uzun süreli çalışma gerektiriyor. Şöyle bir düşününce başka herhangi bir alanda da başarılı olabileceğiniz görülüyor, Türkiye'de müzisyen olmak, davulcu olmak harcanan bunca emeğe değiyor mu?
Bu işe gönül vermiş bir çok davulcu ve müzisyen tarafından takdir edilmek, takip edilip ve ayrıca sevilmek beni çok mutlu ediyor. Verdiğim emeğinbüyük bir kısmının karşılığını bu şekilde aldığımı düşünüyorum. Fakat bazı durumlarda biz müzisyenler hiç değer görmediğimiz ortamlarda olabiliyoruz. Böyle bir anda aşık olduğum enstrümanla bütünleşiyorum ve her şeye değiyor.
Yurtdışında da sahne aldığınızı biliyoruz, kimlerle çalıştınız nerelerde sahne aldınız?
Laço Tayfa ile sanırım 2000 yılında New York Central Park'da çaldık. Gitarist Nir Ferler, Saksofoncu Dave Binney, Nick Kadajski ve Michael Mcginnis, piyanist Mathias Bablath ile Alper Yılmaz'ın "Clashes" ve "Over The Clauds" albümlerinin New York'daki kayıtlarında yer aldım. Nublu New York olmak üzere Brooklyn'deki bir kaç caz klüpte canlı performanslarda bulundum. Yine Alper Yılmaz ile Dan Moses adlı saksofoncu ve piyanistin albünde çaldım. Yamaha All Stars Groove Night adlı Messe Music Fest'de büyük bir organizasyonda yer aldım, Okan Ersan - Istanbul Super Band ile Leverkussen ve Malesia Jazz Fest'e katıldık, Aydın Esen ve Selçuk Karaman ile birlikte Fransa, İsviçre ve Avusturya'da çeşitli caz klüplerde çaldım. Dienne Reeves, John Scofield ve Bendik Hofset ile çalma şansım oldu. Bunlar sadece hatirlayabildiklerim.
Türkiye'de beğendiğiniz davulcular kimlerdir neden beğeniyorsunuz kısaca anlatır mısınız?
Cem Aksel, Turgut Alp Bekoğlu, Cengiz Baysal, Şenol Küçükyıldırım, Ferit Odman, Derin Baylan aklıma gelenlerden bir kaçı, davulcu olup davulu melodik bir enstrüman gibi düşünerek çalmak baya bir emek ister, işte bu saydığım isimler davulu böyle çalabilen insanlar oldukları için ayrıca seviyorum...
İleriye yönelik projeleriniz nelerdir? Gündemde bir albüm var mı?
Herkes benden albüm bekliyor biliyorum. Net birşey söylemek istemiyorum ayrıca mahalle baskısı altında da kalmak istemiyorum ama şu anda tüm davulcuları ilgilendiren bir projenin üzerinde çalışıyorum. Hemen hemen final aşamasına geldik. Şimdilik bu kadar açıklamak istiyorum, enerjisi kaçmasın..