Bakanlıktan 23 sayfalık TTK savunması
Son günlerin en çok tartışılan konusu olan yeni TTK'da ikincil mevzuatın yayımlanmasında bir takım ihmallerin olduğu ortaya çıktı. Bakanlık Ankara Büromuzdan Hüseyin GÖKÇE ile Mehmet KAYA'nın edindiği bilgiye göre Gümrük ve Ticaret Bakanlığı eleştirilere
ANKARA - Türk ticari hayatını kökten değiştirecek Türk Ticaret Kanunu (TTK), yıllarca hazırlıkları sürdürülmesine rağmen sadece TBMM Genel Kurulu'nda verilen önergede yapılan ihmal, yasa daha yürürlüğe girmeden içerik eleştirilerine teknik sorunları da ekledi.
Düzenlemeden sorumlu Gümrük ve Ticaret Bakanlığı hem ikincil mevzuatın hazırlanması zorunluluğu hem de kanunun içeriğine yönelik yapılan eleştirileri 23 sayfalık bir metinle cevaplandırdı. Yasayla ilgili birçok eleştiri gündemde olmasına rağmen, tüzük, yönetmelik ve tebliğlerden oluşan ikincil mevzuatın 15 Şubat'a kadar yayımlanması gerektiği ancak bakanlığın bunu yapamadığı son olarak ortaya atıldı. Ancak yapılan incelemede, ikincil mevzuatın yürürlüğüyle ilgili sorunun, tamamen TBMM'de önerge veren milletvekillerinin, önergeyi eksik düzenlemelerinden kaynaklandığı ortaya çıktı.
Yasalaşma aşamasında teknik hata
TTK'nın ikincil mevzuatının 15 Şubat'ta çıkarılması gerekliliğiyle ilgili tartışma Genel Kurul aşamasında yapılan bir yanlışlıktan kaynaklandı. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun TBMM Genel Kurulu'ndaki görüşmeleri sırasında, verilen önerge ile yürürlük tarihinin tasarıda öngörülen tarihten ileriye atılması sağlandı. Ancak ikincil mevzuata ilişkin tasarıda yer alan hükümlerin yürürlüğüyle ilgili önergede bir husus bulunmaması, bugün yaşanan çelişkiyi ortaya çıkardı.
Düzenlemenin önerge ile değiştirilmeden önceki halinde Kanun'un yayımı tarihinden 6 ay sonra, ikincil mevzuatın da 1 yıl sonra yürürlüğe girmesi öngörülüyordu. Bu haliyle, Kanun 14 Şubat 2011'de yayımlandığı için ikincil mevzuatın da 14 Şubat 2012'de yürürlüğe girmesi gerekiyordu. Ancak verilen önerge ile yürürlük tarihi 1 Temmuz 2012 olarak belirlenirken, ikincil mevzuata ilişkin erteleme unutulunca bugün yaşanan çelişki ortaya çıktı.
Eğer Hükümet kanunda öngörülen şekliyle ikincil mevzuatları çıkarmış olsaydı, daha yasa yürürlüğe girmeden tebliğ ve tüzükleri yürürlüğe girmiş olacaktı ki bu durum da teknik olarak birçok sıkıntı ortaya çıkacaktı. Başka bir ifade ile ikincil mevzuatın yasal dayanağı olmayacaktı.
İkincil mevzuat ne aşamada?
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre Ticaret Sicil Tüzüğü, Denetleme Tüzüğü ve Elektronik Genel Kurul Tüzüğü kısa sürede görüşe açılabilecek durumda. 6 Yönetmeliğin taslak metinler oluşturuldu ve detay çalışmaları devam ediyor. Diğer tebliğ çalışmalarından, Tüzük ve Yönetmeliklerden bağımsız olanlar; E-Defter Tebliği, Kar Avansı Tebliği, Birikimli Oy Tebliği, Halka Açık Olmayan Anonim Şirketlerde Kayıtlı Sermaye Tebliği tamamlandı. Diğer tebliğler ise tüzük ve yönetmelik çalışmalarına paralel olarak tamamlanacak.
TTK'ya gelen eleştiriler ve Bakanlığın cevapları
1A - Ticari defterlerin açılış tasdiklerinin unutulmuş olması.
1B - Açılış ve kapanış detayları tebliğlerle belirlenecek.
2A - Açılış tasdikine tabi ticari defter sayısının artırılması.
2B - Defter sayısı 6'dan 7'ye çıkarıldı.
3A - Bazı defterlerin her yıl bastırılması zorunluluğu.
3B - Boş sayfalar izleyen yılda da kullanılabilecek.
4A - Kapanış tasdikine tabi defter sayısının artırılması.
4B - Ticari defterlerin tamamı kapanış tasdikine tabi tutularak bu sayı 2'den 7'ye çıkarıldı.
5A - Uygun defter tutmayanların hapse girmesi.
5B - 4 bin TL ön ödeme ile kamu davası ortadan kaldırılabilecek.
6A - Tutulması ve saklanması zorunlu belgelerin ibraz süresinin bulunmaması.
6B - Denetim usulüyle ilgili esaslar tüzük ve yönetmeliklerle belirlenecek.
7A - Belgelerin aslı ve fotokopisinin bir arada olmamasına onbinlerce lira ceza verilmesi.
7B - Sadece işletme dışına gönderilen belgeler için kopyasını bulundurma şartı var.
8A - Şirketten borçlanmaya getirilen yasaklamalar.
8B - Eski TTK ortakların şirkete borçlanmalarını hak olarak düzenlemediği için bunun ihlali de herhangi bir müeyyideye bağlanmamıştı.
Anonim ve limited şirket ortaklarının, şirkete borçlanmaları bu kişilerin şirkete sermaye olarak vermiş oldukları tutarları şirketten istemeleri anlamına gelir. Her borç verme işlemi sermayeyi azaltacağı için şirket alacaklılarının güvencesin erozyona uğrayacaktır.
Ortak olmayan müdürlerin ve bu kişilerin üçüncü derece dahil kan ve kayın hısımlarının şirkete borçlanmalarına dair bir yasak bulunmuyor.
9A - Anonim ve limited şirket yöneticilerine yönelik bilgilerin yazar kasa fişlerine nasıl yazılacağı.
9B - Kanun'da geçen "her türlü kağıt ve belge"den ne anlaşılması gerektiği tebliğlerle düzenlenecek.
10A - Urdu Dilini, Hungaroloji ve Sinoloji bölümlerini bitirenlerin yönetim kurulu üyesi olarak seçilebilecekleri.
10B - Yüksek öğrenimli olmak şartıyla herkes yönetim kurulu üyesi olabilir.
11A - Cezalar ağır olduğu için yöneticilerin hapse gireceği
11B - Şirket kuruluşu ve sermayesiyle ilgili belgelerin; yanlış, hileli, sahte, gerçeğe aykırı olması, gerçeğin saklanması dışındaki tüm cezalar erteleme ve ön ödeme kapsamında.
12A - Ticari sırrın açıklanmasının da açıklanmamasının da hapis cezasına tabi olması
12B - Yasaklanan ve cezai yaptırıma bağlanan fiil; şirketin ticari sırlarına herhangi bir şekilde vakıf olan kişilerin bu sırları, şirketin izni veya bilgisi dışında açıklaması veya kullanması. İnternet sitesinde yayımlanması öngörülen bilgilerin şeffaflık ilkesi çerçevesinde açıklanması suç teşkil etmiyor.
13A - Borçlanma yasak faiz serbest.
13B - Anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler sermaye şirketi, kollektif ve komandit şirketler de şahıs şirketi olup borçlanma yasağı, sermaye şirketlerinin ortaklarını kapsıyor. Şahıs şirketlerinde, şirkete konulan sermaye karşılığında ortaklara faiz ödenmesi mümkün iken sermaye şirketlerinde, şirkete konulan sermaye karşılığında ortaklara faiz ödenemeyecek.
14A - Şirket yöneticilerine ödenen paraların internette ilan edilmesi.
14B - Yönetimkurulu başkanı, üyeleri ve yöneticilere ödenen ücretler tek tek değil toplu olarak yayımlanacak.
Not:
A: Eleştiriler
B: Cevaplar
Yazıcı: Kasıtlı lobi çalışması var
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, TTK konusunda yazılı bir açıklama yaparak, yürürlük tarihi yaklaştıkça medyada maksadını aşan, bilgi eksikliğinden kaynaklanan yanıltıcı, tedirgin edici haberlerin yer aldığını söyledi. Kanunun tartışılmasının son derece faydalı olduğunu belirten Yazıcı, yapılan tüm eleştirileri yakından takip ettiklerini bildirdi. Yazıcı haklılık payı olan eleştirileri incelediklerini, bunlara yönelik ikincil mevzuatı dikkatle hazırladıklarını bildirdi. Yazıcı eleştirilerin bir kısmını ise "Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğünün ertelenmesi amacıyla yürütülen kasıtlı bir lobi çalışması olarak değerlendirilmektedir" şeklinde yorumladı.
Vardan: Şirketler bilgi sahibi olmalı
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, temmuz ayında yürürlüğe girecek yeni TTK uygulamaya geçmeden şirketlerin ve firma sahiplerinin kanunun detayları hakkında bilgi sahibi olmasının önemine dikkat çekti.
MÜSİAD'ın TBMM Türk Ticaret Kanunu Tasarısı Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Ünal Tekinalp'in katılımıyla gerçekleştirdiği "Yeni Türk Ticaret Kanunu Neler Getirecek" konulu toplantının açılış konuşmasını yapan MÜSİAD Başkanı iş dünyasına yeni TTK ile ilgili önemli uyarılarda bulundu. Konuşmasına Türkiye ekonomisinin büyüme hedefine değinerek başlayan Vardan, Cumhuriyetin 100. yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisi olma hedefine ulaşabilmek için 2010 ve 2011 yıllarında yakalanan hızlı büyümeyi sürdürebilmek gerektiğini belirtti.
Bunun için de ülke genelinde bir zihniyet değişikliğine ihtiyaç olduğunun ortada olduğunu vurgulayan Vardan, özel sektörün yanı sıra kamunun da kendini bu yeni döneme konumlandırması gerektiğini dile getirdi. Vardan, "Bir başka deyişle, birçok defa ifade ettiğimiz gibi ciddi bir kamu yönetimi reformuna, altyapı revizyonuna ihtiyacımız var" dedi.
Yeni TTK'yı da kamunun yapması gereken düzenlemeler arasında gördüklerini ifade eden Vardan, 50 yılı aşkın bir zamandır yürürlükte olan ve tüm Türk iş alemini ilgilendiren, TTK'nın yeni ticaret düzenine göre ayarlanması ve iş dünyasının da o şartlara uygun bir çalışma göstermesi hususuna çok önem gösterdiğini dile getirdi.