İran'a altın ihracatı istatistikleri alt-üst etti
Türkiye nisan ayında İran'a 1.2 milyar doların üzerinde altın ihracatı gerçekleştirdi.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Talip Aktaş
İran'ın altın Türkiye'den altın ithalatı, ihracat istatistiklerini altı üst etti. İhraç ürünleri içinde altın ve mücevher ihracatı, geçtiğimiz nisan ayında dış ticaret tarihinde ilk kez olmak üzere ilk sıraya yerleşirken, İran da Türkiye'nin ihracatında ilk sıraya oturdu. Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı olan Avrupa Birliği'nin toplam ihracat içindeki payı da 30 yıl aradan sonra ilk kez yüzde 38'in altına indi.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun açıkladığı Nisan-2012 dönemine ilişkin dış ticaret verilerine göre, sözkonusu dönemde İran'a 1 milyar 207 milyon 595 bin dolar tutarında altın ve ihracatı gerçekleştirildi. Bu rakam, nisan ayında İran'a gerçekleştirilen 1 milyar 471 milyon dolarlık toplam ihracatın yüzde 82'sini oluşturdu.
Yılın ilk dört ayında gerçekleştirilen altın ihracatının toplamı da 1 milyar 701 milyon dolara ulaştı. Bu rakam, 2011 yılının tamamında İran'a yönelik altın ve mücevher ihracatının toplamına göre 30 kattan fazla artışı ifade ediyor. Geçen yılın ocak-nisan döneminde İran'a satılan altın miktarı yaklaşık 300 kilogram düzeyindeyden, 2012 Mart ayında 11 tonu geçti. Nisan ayında ise bu miktar 26 tonu aştı. Bu geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 440'lık bir yükselişe denk geliyor.
İran'ın Türkiye'den altın ithalatında yaşanan patlamada, ABD ve batılı ülkelerin ambargosu nedeniyle İran para biriminin değer yitirmesi ve halkın güvenli liman olarak "altın"a hücum etmesinin etkili olduğu belirtiliyor. ABD'nin İran'dan petrol alan ülkelere baskısı ile birlikte, ülkenin karşı karşıya kaldığı örtülü ambargo nedeniyle içeride fiyat artışlarının hızlandığına ve nisan ayında yapılan devalüasyonun ardından doların yüzde 60'tan fazla değer kazandığına işaret eden piyasa gözlemcileri, bu durumun altına talebi daha da hızlandırdığına işaret ediyorlar. İran'a ayrıca resmi yollar dışında özellikle Kapalıçarşı üzerinden önemli miktarda kayıtdışı altın ihracatı yapıldığını savunan piyasa çevreleri, dolayısıyla bu ülkeye yönelik toplam altın ihracatının çok daha büyük boyutlarda olduğu görüşünü dile getiriyorlar.
İstanbul Kuyumcular Odası Başkan Vekili Norayr İşler'e göre ise, İran'a yönelik yüksek miktardaki altın ihracatı İran merkez bankasının alımı olabilir. Altın satışının muhtemelen bir firma tarafından doğrudan İran merkez bankasına satıldığını ifade eden İşler, sözkonusu dönemdeki talebin önemli ölçüde Türkiye'den karşılanmış olabileceğini kaydediyor.
İran'a altın ihracatı geleneksel tabloyu değiştirdi
İran'ın Türkiye'den yoğun miktarda altın ithalatı gerçekleştirmesi, Türkiye dış ticaretinin geleneksel yapısında da önemli değişikliklere neden oldu. İşte yeni tabloda öne çıkanlarÖ
İRAN EN BÜYÜK İHRACAT PAZARI OLDU
Bu büyüklükteki altın ihracatı, Nisan ayında İran'ı Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı sıralamasında birinciliği taşıdı. Oysa İran, son 10 yıllık ortalamada Türkiye'nin ihracatında 7 ve 8'inci sıralarda bulunuyordu. İlk dört aylık dönemde ise İran, en fazla ihracat yapılan ülkeler içinde Almanya, Irak ve İngiltere'nin ardından dördüncü sıraya yükseldi.
ALTIN İHRACATTA İLK SIRAYI ALDI
Altın, İran'a yönelik ihracat rakamıyla birlikte Türkiye'nin ihracatında geleneksel olarak ilk sıraları alan, otomotiv, kimyevi maddeler ve demir çelik gibi sektörleri geride bırakarak nisan ayında ilk sırayı aldı. İstatistiklerdeki "İnciler, kıymetli veya yarı kıymetli taşlar, kıymetli metaller; taklit mücevherci eşyası; metal paralar" adıyla 71 fasılda izlenen altın ihracatı nisan ayında toplam ihracatın yüzde 11.6'lık bölümünü oluşturdu. Altının ilk dört aylık ihracat içindeki payı ise yüzde 5.5 olarak belirlendi.
Oysa, altın ihracatı aylık bazda yüksek iniş çıkışlar göstermekle birlikte ilk 10 fasıl içinde yer almasına karşın, ortalama değerlerle 300 milyon doların bizar üstündeki bir büyüklükle yüzde 3'ler civarında bir paya sahip.
AB'NİN PAYI 30 YIL ÖNCESİNE GERİLEDİ
İran'ın yüksek altın ithalatı, Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı Avrupa Birliği'nin (AB) toplam ihracat içindeki payını da tarihi rekor seviyeye çekti. Nisan ayında AB'nin toplam ihracat içindeki payı yüzde 37.6'ya geriledi. Küresel kriz ve sonrasında AB'de yaşanan resesyonla birlikte Türkiye'nin bu pazara ihracatı ve dolayısıyla ihracatının toplam içindeki payı son dönemlerde düşüş gösteriyordu. Ancak İran'ın altın talebi, bu payı rekor seviyede aşağı çekti. İran'ın 1.2 milyar dolarlık altın ithalatı hariç tutulduğunda, AB'nin Türkiye toplam ihracatı içindeki payı yaklaşık dört puanlık artışla yüzde 42'ye çıkıyor. Türkiye'nin AB'ye ihracatında bu düzeyde bir düşüş, 1980 darbesi sonrasında o zamanki adıyla Avrupa Ekonomik Topluluğu'nun Türkiye ilişkileri askıya almasıyla birlikte yaşanmıştı. Nitekim, 1980 öncesinde yüzde 58-60 aralığında seyreden Türkiye'nin toplam ihracatının AB'ye yönelik payı, 1981'de yüzde 38'e inmiş, 1983 yılında yapılan seçimlerin ardından oran yeniden hızla yüzde 50'nin üstüne tırmanmıştı. Dolayısıyla da nisan ayındaki yüzde 37.6 oranındaki pay, 1983 yılı kasım ayındaki yüzde 38.9'luk orandan sonra kaydedilen el düşük seviye olarak kayıtlara geçmiş oldu.
ALTIN DIŞ AĞIÇI AZALTTI
2009 ve 2010 yılı hariç olmak üzere çoğunlukla dış ticarette açık veren altın ve mücevher ihracatı bu yılın ilk dört aylık döneminde 2 milyar dolara yakın dış ticaret fazlası yarattı. Bu miktardaki fazla, ihracatın ithalatı karşılama oranını 6.3 puan yükselterek 65.8'e yükseltirken dış açığa da olumlu katkı yaratacak. Altın ve mücevher ithalatındaki açık, 2011 yılında 3.3 milyar dolar seviyesine ulaşmış ve önemli eleştirilere konu olmuştu.