Deri konfeksiyonda sıkıntı büyüyor

Ayakkabının olumlu katkısıyla deri ürünleri ihracatı arttı ama özellikle konfeksiyon üretimi yapan dericiler, birbiri ardına iflas ediyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İBRAHİM EKİNCİ

İTO’nun Deri, Kürk ve Saraciye Sektörü Başkanı Nurettin Aydın’a göre sektörün, deriden hazır giyim üreten firmaları büyük sıkıntıda. Son 30 yılda büyük sıçrama yaparak dünyada söz sahibi olan Türk deri sektörü, geçen birkaç yıl içinde büyük kan kaybetti. Son birkaç yılda adı sanı belli 9 büyük firma battı. Bunlardan bazıları iflas erteleme başvurusu yaptı. Aydın’a göre küçüklerden batan firma sayısı “yüzlerle” ifade edilebilir.

DSD Deri Sanayicileri Dış Ticaret A.Ş yetkilileri, “Özel faturalı ihracatta, Laleli piyasasında büyük sıkıntı var. Bizden geçen rakamlarda bunu görebiliyoruz” dedi. Rakamlara göre bu kanaldan deri ihracatı 85 milyon dolar seviyelerinden 10 milyon dolara düşmüş gözüküyor. Toskana Deri’nin sahibi Cem Özdoğan, “İhracat rakamları artmış gözüküyor ama o artış ayakkabıdan geliyor. Konfeksiyon tarafı krizde. Dış pazarın yarısı Rusya’ydı. Rusya’da gelirler düştü” diye konuştu. Cem Özdoğan da sektörde batışları doğruladı. “Evet, 9 firmamız büyük sıkıntıda. Birisi daha geçenlerde iflas ertelemeye başvurdu, kabul edilmedi. Ayakta kalmanın çarelerini arıyorlar” dedi. Sektörün dış ticaret rakamları da sıkıntıyı doğruluyor. İyi giden ayakkabı ihracatı hariç bakıldığında Rusya krizi öncesi 2015 yılı ilk dört aya göre sektörün ihracatında yüzde 10.2 düşüş gözüküyor. 2016’ya göre ihracatta küçük bir kıpırdanma var ancak, bu genel ihracat artışının gerisinde.

Deri sektöründeki gelişmeleri değerlendiren Deri, Kürk ve Saraciye Sektör Başkanı Nurettin Aydın, “Zeytinburnu’ndaki dericiler komada. İki yıldır üretim ve satıştan yoksun kalan üreticiler, sırtlarındaki banka borçları ve ağır genel giderler yüzünden arta kalmış sermayelerini de tüketti. Milyonlarca liralık yatırımların yapıldığı deri OSB’lerde fabrikalar kapanıyor. Zeytinburnu’ndaki atölyelerde aktif üretim yapanı bulmak çok zor. Vitrinlerinde ‘satılık’ ya da ‘kiralık’ tabelaları asılı. Rus pazarı önemliydi. Vize yoktu, kolaylaştırılmış bir ticari yol oluşmuştu. Herkes ihracat yapıyor, istediği şehirde dükkan kiralayabiliyordu. Şimdi bunlar mümkün değil. Rusya ile ticaret, Türkmenistan’ın bile gerisine düştü. İstanbul’daki deri ticaretinin kökenleri binlerce yıl geriye uzanıyor. Bu geleneksel mesleği yaşatmak lazım” dedi.

Nurettin Aydın, son dönemde iflas eden 9 firmanın adını sayarak, “Bunlar benim ilk aklıma gelenler. Küçüklerden yüzlerce vardır” dedi.

Rusya’ya çalışanlar dertli

Sektörün ihracat rakamları, toplamda deri ve ürünleri ihracatının arttığını gösteriyor. Ancak bu artış, ayakkabı ihracatındaki artıştan kaynaklanıyor. Hazır giyim üreten, Rusya pazarına çalışan firmalarda sıkıntı büyük. “Özel faturalı ihracat” rakamlarında yüksek oranlı düşüş gözüküyor. Özellikle Rus alıcıların tercih ettiği bavul ticareti olarak bilinen “yolcu beraberinde” deri ürünleri ihracatı 2012 yılında 85.6 milyon dolarmış. O tarihten sonra sürekli düşüş var. İzleyen yıllarda 58’e, 32’ye ve nihayet 10.5 milyon dolara gerilemiş durumda. Bunda Rus alıcılarda alım gücü kaybının etkisi var. Bir başka etki de Rus ve Türkiye tarafının gümrük kayıtlı normal ihracatı zorlamaları… Nurettin Aydın, “Rusya’da ithal ürünlere barkod sistemi ve ağır vergi yükü getirildi. 100 dolara satılan deri ceketin gümrük vergisi 80 dolar oldu. Rublede yaşanan devalüasyon ile alım gücü kaybı oldu. Rus halkı böylece ikinci ek vergi ile karşı karşıya kalınca, bu deriye olan talebi hızla düşürdü. Önce gümrük duvarına ve ardında ülkedeki enflasyona çarpan Türk deri üreticilerinde büyük iflaslar var” şeklinde konuştu.

Deri sektörü ihracatında ayakkabı hariç düşüş var

TÜİK kayıtlarına göre deri sektörü ihracatı dört kalemin toplamı olarak 2015 yılı ilk dört ayda (Rusya krizi öncesinde) 458 milyon dolardı. 2017 ilk dört ayda bu rakam 468.2 milyon dolar. 10 milyon dolarlık artış var. Fakat bu rakamın içinden ayakkabıyı çıkararak bakıldığında sektörün ihracatı gerilemiş gözüküyor. 2015 yılı ilk 4 ayda ayakkabı hariç sektör ihracatı 193.4 milyon dolar. 2017 yılı ilk dört ayda ise 173.6 milyon dolar. Deri sektörü, Türkiye’nin genel ihracatı yeniden ivme kazanmışken, artıyorken, ihracatını artıramıyor. Aksine Rusya krizi öncesi rakamlara göre yüzde 10.2 düşüş gözüküyor. 2015’te sektörün ihracatı 1 milyar 473 milyon dolar oldu. Bunun 671 milyon doları ayakkabıdan geldi. 2016’da deri sektörünün toplam ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 1.2’lik düşüşte 1 milyar 388 milyon dolarda kaldı. Ayakkabı ihracatı ise yüzde 5.4 artarak 708 milyon dolara ulaştı. Böylece sektör toplam ihracatının yarıdan fazlası ayakkabıdan geldi. Sektörün Rusya’ya ihracatında da büyük ivme kaybı varken, bu ülkeye ayakkabı ihracatı artıyor. Türkiye’nin Rusya’ya ayakkabı ihracatı mayısta geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 500 artışla 6.3 milyon dolara çıktı. Rusya’ya Ocak-Mayıs döneminde yapılan ihracatta da yüzde 96.7 artış kaydedildi.

80.6 milyon dolardan 10.5 milyon dolara…

Laleli piyasası “bavul ticareti” olarak bilinen özel faturalı satışlarla dönüyor. Alıcı özel faturasını havaalanı gümrüğünde beyan ederek ürün geçiriyor. Deri ürünü satışlarında bunların kayıtları büyük ölçüde DSD’nin üzerinden geçiyor. DSD’nin rakamlarına göre bu tür satışlar son beş yılda 85.6 milyon dolardan 10.5 milyon dolara gerilemiş.