'Yerli oto üretmek büyük meydan okumadır'

ÖMER TÜRKDÖNMEZ

STUTTGART- Dünya otomotiv devi Mercedes- Benz’in en büyük fabrikası olan Almanya Stuttgart’taki Sindelfingen Fabrikası 100. yaşını kutluyor. 1915 yılında uçak motoru üretimi için kurulan ve ilk otomobile 1919 yılında hayat veren Mercedes-Benz Sindelfingen Fabrikası’nda bugün önemli bir bölümü robot teknolojisi ile günde 2 bin 200 adet otomobil üretiliyor. 

Ekonomi basınının temsilcileri ile Sindelfingen fabrikasında bir araya gelen Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Rainer Genes, "2014 yılında toplam 367 bin 313 adet araç üretilen Sindelfingen Otomobil Fabrikası, 100. yaşını kutlarken 20 milyonuncu Mercedes-Benz otomobili de üreterek yeni bir başarıya imza atacak” dedi. 
Sindelfingen Fabrikası hakkında ilginç bilgiler veren Genes, toplam 3 milyon m2 arazi üzerinde kurulu fabrika alanında 9.3 km uzunluğunda ray sistemi bulunduğunu belirtirken Daimler AG’nin 77 bin 300 kişilik iş gücü ile Stuttgart bölgesindeki en büyük işveren konumunda olduğunu kaydediyor. Ortalama çalışma süresi 22.5 yıl olan Sindelfingen Fabrikası’nda 90 ulustan 35 bin çalışan var. Mercedes-Benz Sindelfingen Çalışan Konseyi Başkanı bir Türk; Ergun Lümali... 

Sindelfingen’deki Mercedes-Benz Müşteri Merkezi’nden her gün özel sipariş 250’den fazla araç teslim edildiğini bildiren Mercedes Benz- Türk CEO’su Rainer Genes, gazetecilerin Türkiye ile ilgili cari açıktan döviz kuruna, yüzde 100 yerli otomobilden yeni yatırımlara kadar birçok sorusunu yanıtladı: 

Yerli otomobil yapımı

Yerli otomobil tartışmalarını yakından takip ediyoruz. İyi bir oyuncu olabilmek için küresel olmak lazım. Sıfırdan bir modeli yaratmak zor ama imkansız değil. Türkiye’nin bu işe soyunması bir meydan okumadır. Bu güce de sahiptir Türkiye. Sermayesi, insan kaynağı, ekonomisi, genç nüfusuyla potansiyeli de var ama dünyada rekabet çok yoğun. Yeni bir marka yaratmanın en büyük engeli rekabet. Çok ciddi yatırım olmalı, geri dönüşün garantisi de yok. Şöyle düşünelim, tüketici karar verirken Mercedes mi, VW mi yoksa yerli otomobil mi alacak. İşte bütün mesele burda.Mesela elektrikli arabada Tesla, ABD’de sıfırdan yaratıldı. Bunun gibi rol model olabilir, niş marka olabilir. Ama uzun vadede ne olur bilinmez. Örneğin VW, GM, Mercedes elektrikli otomobile yatırım yaparsa Tesla ne olur, onu hesaplamak lazım. Türkiye de yerli otomobil için elektrikliye yönelebilir. 

İstikrarlı yönetim önemli

İstikrarlı bir iş ortamı için sürpriz olmamalı. İhtiyacımız olan da o. Yatırım ve planlama yaparken vergi, mevzuat, yönetmelik, yasal yükümlülükler değişmemeli. Türkiye’ye çok büyük yatırım yaptık, bu ülkeye güveniyoruz, inanıyoruz. 80 milyon nüfuslu Türkiye’de yaş ortalaması 30. Türkiye’de sadece araç satmıyoruz, yatırım da yapıyoruz. Mevzuatta beklenmedik bir değişiklik olduğunda uyum göstermek zor olabiliyor. Mesele ÖTV artışı yapıldı, bunu yönetebildik. Hükümetten çok destek görüyoruz. Seçimler sonunda istikrarlı bir yönetim olması bizi sevindirir. 

885 milyon euro yatırım

48 yıldır Türkiye’deyiz. Şimdiye kadar 885 milyon euroluk yatırım yaptık. Bu ülkeye güvenimiz tam. Biri Aksaray ilinde 1986’da kurulan kamyon, diğeri İstanbul Hoşdere’de 1995 yılında hizmete giren otobüs fabrikamız var. 5 bin 700’den fazla personel ve bayi ağında görev alan 3 bin 800 çalışanı ile 9 bin 500’ü aşkın kişiye istihdam sağlıyoruz. Mercedes-Benz Türk’ün otobüs ve kamyon üretimi için birlikte çalıştığı 300’ü aşkın yerli tedarikçisi var. Geçen yılki Türkiye ciromuz yaklaşık 3 milyar euro olarak gerçekleşti. Dünyada 280 bin kişiye istihdam sağlayan grubun toplam cirosu 130 milyar euro. 

Türkiye Ar-Ge ve IT üssü oldu

Türkiye’de yetişmiş uzmanlar sayesinde bugün Daimler’in Ar&Ge ve IT üssü konumuna geldik. Yatırımların yanı sıra üretim, ihracat ve yarattığımız istihdam ile de Türkiye ekonomisine katkıda bulunmaya devam ediyoruz. Otobüs ve kamyon üretim tesislerimiz ve Ar-Ge merkezimiz ile Daimler dünyasındaki en önemli lokasyonlardan biriyiz.” 

Türkiye'de üretim ve ihracat

Mercedes-Benz Türk, geçen yıl 23 bin 100 adetlik otomobil satışı ile tarihinin en yüksek otomobil satış adedine ulaştı. Kamyonda ise tarihinin en yüksek üretim rakamı olan 18 bin 519 adetle pazardaki liderliğini sürdürdü. Mercedes- Benz Türk, kurulduğu günden bu yana ürettiği toplam kamyon adedi 203 bini aştı. 2014’te 500 adet kamyon ihraç eden şirketin bugüne kadar ihraç ettiği toplam kamyon sayısı da 31 bin 500 adede ulaştı. 2014 yılında 3.686 adet otobüs üreten Mercedes-Benz Türk’ün, Türkiye’de üretime başladığı 1968 yılından bu yana ürettiği otobüs sayısı toplam 72 bin adede yükseldi. 2014 yılında toplamda 3 bin adet otobüs ihraç eden şirketin bugüne kadarki toplam otobüs ihracat rakamı 33 bin adede ulaştı. Ticari araçlarda ise geçen yıl 7 bin 825 adet satış gerçekleştirdi. 

Dalgalı kur ve rekor satış

Kurlardaki dalgalanmanın orta vadede kimseye faydası yok. Bilançolar olumsuz etkileniyor. Biz euro şirketi olduğumuz için seviniyoruz. İhracat yapan şirket olduğumuz için avantaj sağlıyoruz. Naturel hedgingle durumu kurtarıyoruz. İran’a ambargo kalkarsa bizim için büyük fırsat doğacak, Irak va Suriye’nin de buna katılmasıyla Türkiye’nin etrafındaki çetrefil azalacak. Mercedes-Benz Otomobil Pazarlama ve Satış Türkiye Müdürü Şükrü Bekdikhan ise satışlarla ilgili şu açıklamayı yaptı: "Otomotiv pazarının ilk dört ay yüzde 64 büyümesine biz de çok şaşırdık. Döviz artışı devam eder düşüncesi bunda etkili olabilir. Model yılı geçişi de oldu. Bir yandan da yüksek vergiler nedeniyle küçük hacimli motorlara talep çok arttı. Geçen yıla göre çok iyiyiz. Ancak büyüme yüzde 4’ün altına düşerse satışlar da düşer."

"Müzede bayandan, az kullanılmış otomobil"

129 yıllık otomobil tarihine sahip dünyadaki tek müze olan Mercedes- Benz Müzesi, 160 araca ve toplamda 1.500 sergiye ev sahipliği yapıyor. 16 bin 500 metrekare alanda, dokuz kat üzerine kurulu müze, mimari açıdan da bir şaheser olarak kabul ediliyor. Hollandalı mimarlık şirketi UNStudio van Berkel & Bos tarafından tasarlanan binanın iç mimarisinde, insan genlerini taşıyan DNA spiralinin çift sarmal yapısından ilham alınmış. Mercedes-Benz markasının vizyonu ile yakın bir ilişkiye sahip olan bu yapı, “kendini sürekli olarak yeniden keşfetmek” felsefesini simgeliyor. Yılda 6.4 milyon kişinin ziyaret ettiği müzede Japon İmparatoru Hiro Hito’dan Franz Beckenbauer’e, Prenses Diana’dan Papa’ya birçok ünlünün kullandığı otomobil var. Hatta Galler Prensesi Diana’nın (soldaki kırmızı otomobil) bir Alman otomobili kullanması büyük eleştiriye neden olmuş, daha 27 bin km’de iken Prenses Diana otomobilini iade etmek zorunda kalmış. Müzede pırıl pırıl boy gösteren bu otomobil için yaptığımız “Bayandan, az kullanılmış otomobil” esprisi de çok tuttu.

Dünya otomotiv devine ilişkin ilginç notlar

►1800’lerin sonlarına kadar tekerlekli araçlar atlar tarafından çekiliyordu. Yüzyılın sonuna doğru arpa krizi baş gösterince atların yerine motor yapma fikri gelişti. 
►1886 yılında Carl Benz Almanya’da üç-tekerlekli motorlu aracı icat etti, aynı yıl Gottlieb Daimler de ilk dörttekerlekli motorlu aracı geliştirdi. 
►Birbirlerinden bağımsız iki buluşa imza atan Carl Benz ve Gottlieb Daimler 1926 yılında bugünkü Daimler AG’nin temelini attılar. 
►Mercedes-Benz’in üç köşeli yıldızı “karada, suda, havada” giden motorlu araç anlamına geliyor. 
►Motorla giden ilk otomobil Daimler Benz tarafından yapılmış. Henry Ford ticari olarak seri üretim yapan ilk kişi. 
►İşadamı Emil Jellinek, Daimler’den satın aldığı yarış otomobiline marka adı olarak 10 yaşındaki kızı Mercedes’in adını vemiş. Daimler de bu araçları “Mercedes” olarak adlandırmış. 
►Bugünkü fabrikada otomobilin kaportası tamamen robotlar tarafından yapılıyor. Daha önce 5 bin kaynak noktası olan otomobillerde artık Sika tutkalı kullanılıyor. 
►Bir araçta 272 metre uzunluğunda tutkal kullanılıyor. Kuka markalı robotlar oto parçalarını sıfır hata payı ile birleştiriyor. 
►Robotik üretim sırasında cıvata kutusunda ürün azalınca buraya bir işçi tarafından yeni cıvata dolduruluyor. Bu işlem hayvanat bahçesinde hayvanların beslenmesini andırıyor.