Sigorta, bankacılığı yakalıyor
EY Türkiye Denetim Hizmetleri Bölümü Ortağı Seda Hacıoğlu, sigorta pazarındaki büyümenin sektörün sürdürülebilir olabilmesi ve derin işlem hacmine ulabilmesi açısından önemli olduğunu belirtti
Yakup SAYAR
EY Türkiye Denetim Hizmetleri Bölümü Ortağı Seda Hacıoğlu, Türkiye sigorta sektörünün, İngiltere, İsviçre ve Hollanda’daki sigortacılık seviyesine nasıl getirilebileceği yönlü projeler üzerinde çalışılmasının bile sigortacılığın bankacılık seviyesine ulaşmasına az bir zaman kaldığının göstergesi olduğunu söyledi.
Dünyanın önde gelen danışmanlık ve denetim şirketlerinden EY’nin Türkiye Denetim Hizmetleri Bölümü Ortağı Seda Hacıoğlu Türkiye sigorta sektörüne yönelik beklentilerini DÜNYA ile paylaştı.
Türkiye’de sigorta pazarının son yıllarda ciddi bir büyüme içine girdiğine dikkat çeken Hacıoğlu, “2013 yılında sigorta sektörü prim üretimi bir önceki yıla göre yüzde 22 oranında artarak 24 milyar 182 milyon liraya ulaştı. Sektörün reel olarak yaklaşık yüzde 15 oranında büyüdüğü 2013 yılında, 7 sigorta şirketi üretimde milyar liralık prim barajını aşarak yılı kapattılar. 2013 yılı sonu itibariyle sigorta ve reasürans şirketlerinin personel sayısı toplamı 18 bin 137 kişiye ulaşmış durumda. Bu büyümenin sektörün sürdürülebilir olabilmesi ve derin işlem hacmine ulabilmesi açısından önemli olduğunu söylemekle beraber, Avrupa ve dünya sigortacılığı ile karşılaştırdığımızda Türkiye’nin alması gereken ciddi bir yol olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
Kısa, orta ve uzun vadeli öngörüleri
Öngörülerini sorduğumuz Hacıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Kısa vadede prim üretiminin önemi,orta ve uzun vadede karlılık,aktif büyüme ve yapılan yatırımların yatırımcıya geri dönüşü olarak sıralayabiliriz. Halkın sigortaya olan talebinin yeterli seviyelere ulaşmamış olduğu ülkemizde, refah seviyesi ve sigorta bilinci arttıkça sigortaya talebin artacağını ise tahmin etmek zor değil.”
Yaptıkları analizler sonucunda Türkiye pazarının büyüme potansiyelinin, ülkenin genç ve dinamik nüfus yapısının yabancı yatırımların sigorta sektörüne önümüzdeki yıllarda da ciddi oranda ilgi duyacağını gösterdiğine dikkat çeken Seda Hacıoğlu, yabancı yatırımların gelişmekte olan pazardan pay alma içinde olacağından önümüzdeki dönemlerde de bu seyrin devam edeceğini söyledi.
Sektörün bilinmeyen tarafı da anlatılmalı
Sigorta sektörünün toplumda bilinmeyen çok önemli bir özelliği olduğuna değinen Hacıoğlu, “Ülke ekonomisinin neredeyse altyapısını oluşturan bir sektör olarak sigorta; ekonomik kayıpları(riskleri) karşılama, tasarrufl ar kanalıyla fon sağlama, sosyal refaha katkıda bulunma ve istihdam yaratma, uluslararası ekonomik ilişkilerin ve ticaretin genişletilmesinde etken olma, vergi kaynağı yaratma ve sigorta primlerinin oluşturduğu fonlarla bankalar vasıtasıyla kredi sağlama, fiyatların daha gerçekçi ve istikrarlı olmasının sağlanmasında araç olma gibi konularda büyük yarar sağlayan birer mali kurum özelliği taşımaktadır. Maalesef toplumun büyük bir kesimi tarafından sektörün bu özellikleri henüz tam anlamıyla bilinmiyor. Yukarıda saydığımız etkenlerin önemi gerek akademilerde gerekse toplumsal organizasyonlarda daha doğru ve anlaşılır biçimde topluma anlatılabilirse,sektörün sağlıklı büyümesi sağlanabilir” şeklinde konuştu.
Düzenlemeler ivedilikle hayata geçirilmeli
Son yıllarda sigortacılılık mevzuatında ciddi yasal düzenlemeler ve değişiklikler yapıldığını hatırlatan Hacıoğlu, üzerinde çalışılan projelerden bazılarının ivedilikle hayat geçirilmesi durumunda sigortacılığın tırmanışını sürdüreceği öngörüsünde bulundu. Bireysel Emeklilik’te ise otomatik katılım, dernek vakıf ve sandıkların BES’e devri, kıdem tazminatı fonu, ikinci basamak emeklilik sistemleri zorunluluğu bu çalışmalardan, taslak düzenlemelerden ve sektörde konuşulmaya başlanan uygulamalardan bazıları olduğunu ifade eden Hacıoğlu, “Daha önceleri bu konular hem elementerde hem de BES’te söz konusu değilken şu anda sektörü nasıl İngiltere, İsviçre, Hollanda seviyesine getirebiliriz diye projeler üzerinde çalışılması bile sigortacılığın bankacılık seviyesine ulaşmasına az bir zaman kaldığının göstergesi” dedi.
Kârlı yapıya kavuşmanın yolu
Sigorta sektörünün orta ve uzun vadede en önemli sorununun kârlılık olduğunu ifade eden EY Türkiye Denetim Hizmetleri Bölümü Ortağı Seda Hacıoğlu, “Bu konunun çok ciddi olduğunu ve üzerine düşünülmesi gerektiğini düşünüyorum. Ama genel hatlarıyla baktığımız zaman; iyi düzenlenmiş yasal altyapının, doğru fiyatlama politikasının,operasyonel başarının, doğru kanal seçiminin ve olmazsa olmaz doğru büyüme stratejisinin sektörü kârlı bir yapıya kavuşturacağı kanaatindeyiz” diye konuştu.
Hacıoğlu'ndan kısa kısa
- Sektörün en önemli sorunu sigorta kavramının sosyal, kültürel ve ekonomik yapı içerisinde gerekli yere sahip olamaması.
- EY Türkiye olarak diğer ülkelerdeki şubelerimizle düzenli olarak Türkiye’deki sigorta sektörü potansiyel işlemlerini ve sigortacılık sektör analizlerini paylaşıyoruz. Kurumsal olarak bize başvuranların sayısı oldukça fazla.
- Son zamanlarda varolan şirketleri almanın yanında Türkiye piyasasına Hazine’den izin alarak yeni giriş başvurusunda bulunan birkaç şirket de bulunmakta.
- Lokal olarak önümüzdeki yıllarda konsolidasyonlar gerçekleşebilir.
- BES’te Devlet Katkısı çok doğru bir adım. Bundan sonra yapılması gereken adımın fonlar aracılığı ile toplanan tasarrufl arın doğru yatırım stratejileri belirlenerek en verimli şekilde değerlendirilmesi.
- BES’te işveren tarafından zorunlu olarak yapılması sağlanabilirse sektörün gelişmesi ve istenen seviyelere ulaşması gerçekleşebilir.