‘Metal yakalılar’ işe giriyor, hukuki süreçler baştan yazılmalı

Hukuki boyutta yeni buluşların patentinin şirketlere mi yoksa yapay zekaya mı ait olacağı tartışılıyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

AYLİN RANA AYDİN

İSTANBUL - Altınbaş Üniversitesi 1. Yapay Zeka Paneli (AYZEP-1) gerçekleşti. Panelde, yapay zekanın hukuk sistemine getireceği yeni düzenlemeler ve iş dünyasının yapay zeka alanında yaptığı çalışmalar ele alındı. Panel iki oturum halinde gerçekleştirildi. Yapay zekanın yaygınlaşmasıyla birlikte ‘metal yakalılar’ olarak tabir edilen robotların iş dünyasında daha fazla yer edineceği ifade edilirken, hukuki boyutta yeni buluşların patentinin şirketlere mi yoksa yapay zekaya mı ait olacağı büyük bir sorun olduğu vurgulandı.

Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren Altınbaş Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ali Altınbaş, yapay zekanın insanlığı değiştirecek bir gidişatta olduğunu kaydetti. Altınbaş, “Yapay zeka korkulması gereken bir şey fakat bunu yenmenin tek yolu insanları eğitmek” diye konuştu. Yapay zekanın yönettiği evlerin oluştuğunu ve havalandırmaları, kapıları açan sistemlerin geliştiğini söyleyen Altınbaş, “Akıllı evler meydana gelmeye başladı, insanları bunları kulllanmayı ve adapte olmayı öğrenmeli” şeklinde konuştu.

‘Tehditler de fırsat barındırıyor’

‘İnsanın Geleceği-Geleceğin İnsanı’ adlı birinci oturumda konuşan Altınbaş Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkin, “Yapay zeka insanların işini alacak elbet ama bize de insani dokunuşlar için bir fırsat kalacak diye düşünüyorum” dedi.

Altınbaş Üniversitesi Hukuk Fakütesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Hasan Sınar, “Yapay zekayla birlikte tehdit algısıyla karşı karşıyayız ama tehditler de içinde hep bir fırsat barındırıyor” dedi. Hukuki süreçlere de değinen Sınar şöyle konuştu: “Bugün insanın dışında başka bir öznenin varolabileceği sürece adım atıyoruz. Yapay zekayla ilgili ortaya çıkan ilk konu mahremiyet. Yapay zeka ile üretilen donanımlar buluş ise patentle, yazılımlar ise telif haklarıyla korunur.”

Sony tarafından geliştirilen ve Flow Machines olarak adlandırılan yazılım tarafından şarkı bestelendiğini dile getiren Sınar, “Telif hakkının şirkete mi yoksa besteyi yapan yapay zekaya mı ait olduğu tartışılacak. Bu da yeni hukuki düzenlemeler getirecek” şeklinde konuştu.

Altınbaş Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Özge Yılmaz, “Şu an robotlar sadece siz ne kodlarsanız onu öğrenebilir durumda. Yapay zekadan korkmak için henüz erken” dedi.

‘Türkiye’de de adımlar atılıyor’

‘İş Dünyası ve Yapay Zeka’ adlı oturumda konuşan Altınbaş Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Argun, “Sosyal medya biz onu kullandıkça yeni bilgiler öğrenip kendini geliştiriyor. Daha önemlisi iş hayatımızı etkileyip yeni bir anlayış getiriyor. Türkiye’de de yapay zeka alanında adımlar atılıyor” diye konuştu.

Şirketlerin sosyal sorumluluk projelerinin kurumsal düzeyde kaldığını dile getiren Altınbaş Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Dicle Yurdakul, “Dünya lideri şirketlerin ciddi çalışmalar içinde olduğunu ve modeller geliştirdiğini biliyoruz” dedi. Yurdakul, veri temelli uygulamalarla tarım yapıldığını, tıp alanında 3 boyutlu görüntüleme yapıldığını kaydetti.

Beyaz ve mavi yakalılar güç kaybediyor, metal yakalılar geliyor

Türkiye’nin bu konuda bir an önce hızlanması gerektiğini söyleyen DÜNYA Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ, “Bundan önceki bütün devrimler, gelişmeler insanın gücüne güç katan işlerdi. Bu defa insanın yerine geçecek bir mesele olarak ortaya çıktı. Artık yapay zeka çerçevesinde şekillenen bu yeni sanayi devrimini diğerlerinden ayıran önemli fark bu” diye konuştu. “Sanalın somut hale geldiğini görüyoruz” diyen Güldağ, “İyimserlik ve kötümserliğin bu çağda hiçbir işe yaramadığını düşünüyorum. Sorunları masaya yatırmak, kavramak için alabildiğine irdelemek ama çözüm aşamasında pozitif olmak gerekiyor. McKinsey’in raporuna göre 140 milyon insan önümüzdeki yıllarda işsiz kalacak. Çünkü, metal yakalılar geliyor” ifadelerini kullandı. En çok perakende sektörünün yapay zeka kullandığını ifade eden Güldağ şöyle devam etti: “Sigortacılar da kişiye özel poliçe hazırlama konusunda bunu kullanmaya başladı. KOBİ’ler dijitalleşmeyi hızlı bir biçimde içselleştiremedi. Hala yüzde 49’unun bir mobil uygulaması veya internet sitesi yok. Bulut teknolojilerini kullananlar sadece yüzde 4 oranında. Oysa yeni çağa uyum için dijitalleşme olmazsa olmaz şart. İlk yapılması gereken iş belki de bu süreci hızlandırmak için bir dijitalleşme bakanlığı kurmak.” Şirketlerin sosyal sorumluluk projeleri yaptığını dile getiren Altınbaş Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haluk Levent, “Gelişmeler sonucunda 15 yıl içinde mavi yakalı işçilerin yüzde 65’inin kaybolacağı da öngörülüyor. Bu süreçte en büyük tehdit altındaki kesim ise gelişmekte olan ülkeler ve çalışanları olacak. Sermaye gelişmiş ülkelere geri dönecek” diye konuştu.