Ödeme teknolojileri her yıl büyümeye devam ediyor

BDDK'nın kredi kartları konusunda yeni kararı e-ticaret kullanıcılarını tedirgin ediyor. Ödeme sistemlerinin günümüzdeki durumu ve gelecek vizyonunu Ödeal kurucusu Fevzi Güngör ile konuştuk.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

MURAT YILDIZ

Finans teknolojileri her sene giderek daha da büyüyor. Milenyum nesliyle beraber nakit kullanımının kalkacağı ve dijital para birimlerinin ve ödeme sistemlerinin yoğun kullanılacağı bir evreye geçiyoruz. Ödeme sistemleri konusunda özellikle küçük işletmelere çözüm sunan Ödeal kurucusu Fevzi Güngör ile sektörün durumunu konuştuk.

Kredi kartlarının e-ticarette kullunılması konusunda bizim önerimiz, kullanıcının internet üzerinde en az bir işlemi varsa açık kalmalı ama hiç işlemi yoksa veya yeni kart alıyorsa kişiden izin alınmalı.

Ödeme sistemleri son 5 yılda ciddi bir mesafe kat etti. Geçtiğimiz senenin performansını nasıl değerlendiriyorsunuz? Ödeal ve Türkiye genelinde olmak üzere iki şekilde cevap verebilirim. Ödeme sistemleri tarafında 2016 yılında lider firmalarda ortalama %40 - 50 oranında bir büyüme var. Bizim gibi yeni yeni büyüyen firmalara baktığımızda da 2015’ten 2016’ya on kat büyüdük. Bu seneki perspektife baktığımızda da 10 katlık bir büyüme hedefliyoruz. Dolayısıyla genel olarak sektörün ödeme teknolojilerine olan refleksinin pozitif olduğunu ve sektörün hızla büyüdüğünü söyleyebiliriz. Ödeal olarak biz 2016 Aralık’tan bu yana %30 büyüme gerçekleştirdik. Ancak burada en büyük sorun BDDK tarafından kartların internet işlemlerine kapatılması kararıdır. Bu son kullanıcı tarafında ciddi soru işaretlerine neden oluyor.

Türkiye özelinde yaşanmış büyük bir kredi kartı suiistimali mi var? Aslında pratikte bir mağduriyet söz konusu değil. Vatandaşın karşılaştığı her türlü sorun da zaten ödeme şirketleri, bankalar veya üye işyerleri tarafından çözülüyor, olası zararlar karşılanıyor. Bu zararların karşılanmasından dolayı da Türkiye’de geçmiş dönemde yaşanan sıkıntılar ciddi oranda düşmüştü. Geçmiş dönemde yaşanan sıkıntıların asıl kaynağı zaten hiçbir zaman internet olmadı. Kredi kartlarının restoran gibi müşterinin elinden çıkıp uzaklaştığı yerlerde kopyalanması bile daha büyük bir risk oldu. Ancak tüketiciler artık hem daha bilinçliler, hem de 3D Secure ve çipli işlemler sayesinde kartlar üzerinden dolandırıcılık işlemleri zorlaştırılmış durumda. BDDK’nın bu adımının, sosyal mühendislik ile gerçekleştirilen dolandırıcılık işlemlerine uzun vadeli çözüm getirmeyeceği kanaatindeyim. BDDK ile beraber çalışıp, çözüm yolları konusunda çalışmalar yapıyoruz. Hem Ödeal olarak hem de TOBB e-ticaret meclisi olarak aktif pozisyon alıyoruz.

Sizin Ödeal olarak bu konuda aktif bir öneriniz var mı? Bizim önerimiz, yeni açılan kartlarda bu onay alınmalı ama mevcutta birey daha önce internetten alışveriş yaptıysa bir daha onay vermesinin pratik bir faydası yok. Birey hiç işlem yapmamışsa onay süreci uygulanabilir. Ancak aktif olarak kartlarını kullanan, sürekli internetten alışveriş yapan birey için kartının kapatılması ciddi bir problem. Bireyin bütün kartlarının kapatılması günlük hayatında da birçok kargaşaya yol açacak. Örneğin otomatik ödeme talimatları da kapatılan kartla birlikte iptal edilmiş olacak.

Devletin vergi ödemeleri, SGK ödemeleri de sanal postan geçiyor. İnsanlar uçak bileti satın almak için çağrı merkezlerini arayıp, kredi kartları ile işlem yaptırıyorlar. Bu sistemler de artık çalışmayacak. Hepsinin kapanması çok doğru bulduğumuz bir konu değil. BDDK’da bu konuda pozitif iletişime çok açık. Bizim önerimiz, kullanıcının internet üzerinde en az bir işlemi varsa açık kalmalı ama hiç işlemi yoksa veya yeni kart alıyorsa kişiden izin alınmalı. Bu modelde oluşacak tüm işlemlerde Üyeişyeri tarafı olarak buradaki tüm riski bugüne kadar üstlendiğimiz gibi, bu günden sonra da üstlenmeye hazırız. Burada oluşacak olan operasyonel yükü de azaltmak için, işlemlerde üyeişyerine ve üyeişyeri sözleşmesi yapan kuruluşlara, kart hamillerinden alternatif teyit alma imkanları sağlanmalı.

Çeşitlilik Ve Teknoloji Keşfi Açısından Bakıldığında Ödeme Sistemlerinde Türkiye’nin durumu nedir? Türkiye’deki ödeme sistemleri dünyanın çok çok ötesinde. Üstelik bu yeni bir şey değil. Özellikle 90’lı yıllarda başlayan ve 2000’li yıllarda hızla ivmelenen bir süreç. Ancak bu başarılar 2007 ve 2008 yılına geldiğinde yavaşlıyor, hatta durma noktasına geliyor. Geçtiğimiz son 10 yıla baktığımızda ödeme sistemlerinde eskiden geliştirilmiş olan teknolojilerin üzerine çok fazla şey koymadığımızı görebiliriz. Bunun temel sebepleri finans teknolojileri geliştiren kurumların ve özellikle buraya yatırım yapan yabancı kuruluşların kâr realizasyonları. Geliştirilen teknolojilerin büyük bir çoğunluğu yurt içinde sıkışmış kalmış durumda. Bu teknolojileri, Türkiye’de deneyimleyip ardından büyük pazarlara açarak işi büyütecek girişimler olmamış. Bir diğer önemli husus, bankalar tarafında atılan önemli adımların, bankaların yabancılaşmaya başlaması ile yavaşlaması.

Fintech girişimlerinin geleceği

Finans teknolojileri konusunda yeni girişimler ortaya çıkıyor. Bunların artması için neler olması gerekiyor? BDDK’nın 6493 sayılı yasa kapsamında verdiği lisanslarla 43 tane firma lisansa başvurdu ve bu alan tekrar alevlendi. Pazarda bugün hem inovasyon hem de motivasyon var. Aynı durum bankalar için de geçerli. Örneğin Türkiye’de taksit çok büyük bir inovasyon ve bunu yıllardır başarıyla uyguluyoruz. Dünyaya baktığımızda bankalar arası iletişimin oldukça zayıf ve verimsiz olduğunu görüyoruz. Türkiye’de ise bu konuyu EFT ile yıllar önce çözmüş durumdayız. Bankalarımızın teknoloji konusunda önde olması, yerel Fintek’ler için bir dezavantaj değil, avantaj.