İSO Raporu, hazır giyimdeki kötü tabloyu ortaya koydu
İstanbul Sanayi Odası'nın raporuna göre yurtdışı pazarlardaki daralma tekstilcide iştah bırakmadı. Sektörde, girişim sayısı da yatırım iştahı da azalıyor.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Kezban KARABOĞA
İSTANBUL - "1980'li yıllardan itibaren ekonominin ve imalat sanayinin en önemli itici gücü konumundaki Giyim Eşyası İmalatı Sanayi'nin ekonomiye katkısı, 2000'li yılların başından itibaren sınırlanmaya başlamıştır." Bu ifadeler İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) Aralık 2012'de yayımladığı "Giyim Eşyası İmalatı Sanayi" başlıklı sektör raporundan. Rapora göre, sektörde ihracat pazarları daralırken tekstilci de evine dönüyor. İç pazar büyüyor. Girişim sayısı ve yatırımlarda ciddi azalma var. Yabancı rekabetinin artarak hissedildiği bir dönüşüm yaşanıyor. Rapordaki en çarpıcı veriler şöyle; Sektörün Türkiye'nin toplam ihracatı içindeki payı yüzde 16.1'den yüzde 10.3'e geriledi. İmalat sanayi girişim sayısı içindeki pay 2003-2009 arasında yüzde 16.3'ten yüzde 15.9'a geldi. 2003'te sektöre 1.4 milyar lira yatırım yapılırken 2009'da 1.3 milyar lira yatırım gerçekleştirildi, yatırımda da geriye gidiş oldu.
4.500 girişimci çekilmiş
Çalışmanın en dikkat çeken bulgularından biri, girişim sayısındaki düşüş. Sektörün genel imalat sanayi içindeki payı 2003-2009 döneminde dalgalanma göstermekle birlikte hemen hemen aynı kalıyor. Fakat girişim sayısı 2007'de 51.527 iken 2009'da 46.996'ya düşüyor. Bu sektördeki girişim sayısında 4 bin 500 çekilme olduğu anlamına geliyor. 2003'te 38.575 adet olan girişim sayısı 2007'de 56 bin 402 adetle zirveye yapmış. Sonra düşüş izleniyor. 2009'da 51 bin 158'e düşüyor. Çalışmada girişim sayısındaki dalgalanmanın konsolidasyon ve dönüşümün işareti olduğu belirtiliyor.
Çalışmaya göre, giyim eşyası imalatı sanayinde girişim sayısının genel imalat sanayi içindeki payı hemen aynı kalırken üretim değeri ve katma değer içindeki paylarının gerilemesi, girişim başına düşen üretim değeri ve katma değerin de göreceli olarak gerilediğini gösteriyor. Giyim eşyası imalatı sanayinde yaratılan katma değer artışı 2003-2008 arasında nominal olarak sadece yüzde 7.3 oranında gerçekleşiyor. Bu dönemde faktör fiyatlarıyla yaratılan katma değer dalgalanmalar gösteriyor. Sektör yaratılan katma değerde 2005'te önemli bir düşüş yaşıyor. İzleyen yıllarda ise katma değerde sınırlı ama istikrarlı bir artış gösteriyor. Bu artışa rağmen giyim eşyaları imalatı sanayinde yaratılan katma değer reel olarak geriliyor. 2009'da gerçekleşen katma değer 5.7 milyar lirayla 2003'ün altına düşüyor. Alt sektörler itibariyle deri giyim eşyası imalatı, diğer dış giyim eşyaları imalatı ile örme, trikotaj ve tığ işi kazak hırka vb. imalatı alt gruplarının yarattığı katma değer mutlak olarak geriliyor.
Sektöre yatırım iştahı azadı
Giyim imalatı sanayinin genel imalat sanayi yatırımlarından aldığı payda gerileme eğiliminde. Sektörde yatırım iştahı azalıyor. Raporda bu olumsuz sonuçların nedenleri arasında artan dış rekabetle üretim artışının sınırlanması ve sektördeki konsolidasyon gösteriliyor. Ayrıntılara bakıldığında sektöre 2003'te 1.4 milyar lira olan yatırımlar 2005'te 992 milyon liraya geriledikten sonra 2006'da 1.7 milyar liraya sıçrıyor. 2007 ve 2008'deki gerilemenin ardından 2009'da 1.3 milyar lira yatırım gerçekleştiriliyor. Yüzdesel bakıldığında giyim eşyası imalat sanayinin genel imalat sanayi yatırımları içinden aldığı pay 2003'te yüzde 8,1 iken, 2008'de yüzde 2,9'a kadar geliyor. 2009'da ise yüzde 3,5 oluyor. Alt sektör gruplarında, trikotaj ve tığ işi ürünlerin imalatı ile diğer dış giyim eşyalarının imalatı sektörlerinin yatırımlarında da gerileme görülüyor. Yatırımlarında sürekli artış eğilimi görülen alt sektör ise iç giyim eşyası imalatı sektörü oluyor.
Ekonomik kriz istihdamı vurdu
Emek yoğun bir sektör olarak istihdam yaratmada, özellikle kadın istihdamı yaratmada öne çıkan sektörde istihdamda genel bir gerileme eğilimi yaşanıyor. Buna göre giyim eşyası imalatı sanayinde istihdam 2005'ten itibaren geriliyor. Alt sektörlerde, deri giyim eşyası imalatı ile örme trikotaj ve tığ işli çorap imalatı alt sektör gruplarında istihdam artıyor. Geri kalan tüm alt sektör gruplarında ise geriliyor.
İç pazar büyüdü, ihracat geriledi
İç pazar büyüdü, ihracat geriledi
Rapora göre giyim eşyası imalatının Türkiye'nin toplam ihracatı içindeki payı azalıyor. 2005'te 11.8 milyar dolar olan ihracatı 2011'de 13.9 milyar dolara çıkıyor ancak Türkiye'nin toplam ihracatı içindeki payı yüzde 16.1'den yüzde 10.3'e geliyor. 2012'de ise 14 milyar dolar olan hazır giyim ihracatının Türkiye'nin toplam ihracatı içindeki payı yüzde 9.2'e gerilemiş durumda.
Rapora göre 2000'li yılların ortalarından itibaren iç pazarda büyüme başlıyor. Buna göre 2005'te 32.2 milyar lira hazır giyim harcamaları 2011'de 47.2 milyar liraya yükseliyor.
Türkiye'nin dünya giyim eşyaları ihracatı içinden aldığı pay da 2005'ten bu yana geriliyor. Bu oran 2005'te 4.2 iken 2011'de 13.9 milyar dolar ile dünya ihracatından 3.5 pay alıyor. 2012'de ise bu pay 3.4 olarak gerçekleşiyor. Türkiye 2005'te dünya giyim eşyası ihracatında ilk 15 ülke içinde 5'inci sıradayken 2011'de bir basamak gerileyerek 6'ncı sıraya geliyor.
Yunanistan gitti, Irak geldi
Çalışmaya göre Türkiye'nin ihracat pazarlarında da değişim var. Yunanistan, Avusturya, Cezayir ve İrlanda kaybedilen pazarlar. Buna karşın 2011'de yakın komşu ülkeler Irak, S. Arabistan, Polonya ve Romanya'nın ihracat pazarları arasına girdiği görülüyor. İhracatta Almanya ve İngiltere'nin payı azalıyor. Fransa, İtalya ve İspanya'nın payı ise artıyor. ABD'ye olan ihracatın payı ise önemli ölçüde düşüyor. İhracat pazarlarında Rusya başta olmak üzere yakın ve komşu ülkelere ihracatın payı da artıyor. Rapora göre ihracat pazarındaki en olumsuz gelişme; ABD pazarının, ucuz işgücü ile rekabet eden Çin, Asya-Pasifik, Orta-Amerika ülkelerine kaptırılması.
'Tekstilde yatırım yapılacak alan penyedir'
Mithat Giyim'in sahibi Tahir Gürsoy:
Tekstil sektörünün en köklü firmalarından Mithat Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Gürsoy, İSO raporunu DÜNYA'ya değerlendirdi. Gürsoy, "Bence sektöre ilgi azalışının iki nedeni var. Birincisi aşırı arz var. Dolayısıyla firmalar, malı satamayınca duruyor. İkincisi, kar edilmiyor. Karlar o kadar düştü ki marjinal karlarla çalışılıyor. Tüm tekstil ihracatımız yaklaşık 20 milyar dolar. Bunun 16 milyar doları konfeksiyon, 4-5 milyar doları tekstil. Ben, bunun çok fazla artmayacağını düşünüyorum. 2013 için ihtiyatlı bir iyimserlik içindeyim. 2013'ün 2012'den daha kötü olmayacağını düşünüyorum. Türkiye'nin penye grubu dediğimiz ince örgüde şansı çok daha fazla ve gelecekte önü daha açık gözüküyor. Çünkü bu alanda rakibi de az. Penye grubunda Çin'in rekabeti çok düşüktür. Bu yüzden şansımız yüksek ve bence Türkiye'de tekstilde yatırım yapılacak alan penyedir. Çünkü konfeksiyona göre daha kolaydır. Ayrıca, penye ucuza mal olur."
Not: Giyim eşyası imalat sanayinin girişim sayısı, üretim değeri, katma değer ve yatırım göstergeleri için en güncel toplu veriler 2009 yılına aittir.