Milano'dan cesaret alan BNG'de hedef New York

Milan Fashion Week'e kabul edilen ilk Türk markası BNG, hedef büyüttü. Şirket sahibi tasarımcı Nilgün Gülen, yeni koleksiyonları ile New York moda haftasına hazırlandıklarını söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

Aysel YÜCEL

İSTANBUL - Moda sektöründeki 20 yıllık deneyiminin ardından kendi şirketini kuran ve kısa zamanda Milano moda haftasına ilk kabul  edilen Türk markası yaratmayı başaran BNG Kurucusu ve Tasarımcısı Nilgün Gülen, bir sonraki durak olarak ABD'yi seçti. Gülen, BNG olarak New York moda haftasına hazırlandıklarını açıkladı. Gülen ayrıca, franchise sistemi ile uzun vadede dünyanın her bölgesinde mağaza açmayı ve bir Türk dünya markası yaratmayı hedeflediklerini aktardı. Gülen, yurtdışındaki ilk mağazalarından birinin de New York'ta olmasını hedeflediklerini açıklayarak, "6 yıl önce kurulmuş olmamıza rağmen BNG olarak kısa zamanda büyük başarı yakaladık ve bunun devamı gelecek" dedi.

Franchise ile yayılacak

Yüzde 50 iç piyasaya, yüzde 50 ise dış piyasaya satış gerçekleştirdiklerini anlatan Gülen, geçtiğimiz haftalarda Ankara ve Caddebostan'da açtıkları iki yeni mağaza ile Türkiye'deki mağaza sayılarını 10'a çıkardıklarını kaydetti. Gülen, kısa vadede mağaza sayılarını 15'e yükseltmek istediklerini belirtti. Dünya genelinde 25 farklı ülkede, 200 satış noktası bulunan BNG'nin artık mağazalaşarak büyümeye odaklandığını ifade eden Gülen, "Franchise sistemi ile dünyanın her bölgesine yayılmayı hedefliyoruz. İlk mağazalarımızdan biri de New York'ta olacak" dedi.

New York'a paralel olarak Suudi Arabistan ve Rusya'da sürpriz gelişmeler yaşadıklarını ifade eden Gülen, özellikle müşterilerinin talebi doğrultusunda bu iki ülkede mağaza açma hazırlıklarında olduklarını kaydetti.  Franchise sistemi ile bu iki ülkede birkaç mağaza açmak için görüşmelerin sürdüğü bilgisini veren Gülen, yıl sonuna kadar bu mağazaların açılabileceğini söyledi.

Mağazalaşma konusunda franchise sistemini tercih etme nedenlerine de değinen Gülen, şu açıklamalarda bulundu: "Biz BNG olarak bize bağlı bulunan 4 atölyede imalat yapıyoruz. Şirket olarak tamamen koleksiyon ve imalata yoğunlaşmak istediğimiz için franchise sistemi ile büyümeyi tercih ettik. Biz farklı, çok özel koleksiyonlar yaratmak ve bunları mağazalarımız, satış noktalarımız ayrıca katıldığımız moda haftalarıyla tüm dünyaya yaymak istiyoruz. Güçlü koleksiyonlar için tamamen Ar-Ge'ye odaklandık. 50 kişilik ekibimizle bunun için çalışıyoruz."
Gülen ayrıca online satış konusunda da bir çalışma içerisinde olduklarını bu konuda yakın zamanda sürpriz gelişmeler olabileceğini söyledi.

'Şaşırtmayı seviyoruz'

Ağırlıklı olarak 20-60 yaş arası kadınlara yönelik kıyafetler tasarladıklarını anlatan Gülen, mağazalarında yalnızca kıyafet satmadıklarını bir yaşam sitili yarattıklarını vurguladı. Gülen, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: "Ürün gamı olarak bir kadını baştan aşağı  giydirebiliyoruz.

Takısından çantasına her şey mağazalarımızda mevcut. BNG dışında 8 farklı markanın ürünlerini satıyoruz. Ev sitili de yaratmak istiyoruz. Ev parfümü de satıyoruz" Çocuk kıyafeti satmayı planlamadıklarını belirten Gülen, erkek kıyafetine de sıcak baktıklarını söyledi. Gülen, "BNG olarak mağazalaşmaktan çok markalaşmayı önemsiyoruz. Bu nedenle mağaza açarken ticari kaygıları ikinci planda tutuyoruz" dedi. Gülen ayrıca Hasköy'de tarihi bir binayı restore ederek baştan yarattıklarını söyledi.

'Markalaşma için sponsorluk ve teşvik şart'

Şirket ortağı Bülent Gülen ise 2023 hedeflerine ulaşmak için katma değerli yüksek ürünlerin yapılmasının önemine değindi. Tasarım odaklı firmaların desteklenmesinin şart olduğuna ancak bu şekilde tekstil sektöründe Türk markalarının yaratabileceğine dikkat çeken Gülen, şöyle konuştu: "Ülkemizde tasarım ile ön plana çıkmaya çabalayan firmalarımız var. Bu firmaların desteklenmesi çok önemli. Verilen teşviklerin alınması bürokrasiden dolayı bir yılı bulabiliyor. Bu konuda sistemin revize edilmesi ve teşviklerin geri dönüşünün daha hızlı olması gerekiyor. Ayrıca bizim gibi yurtdışındaki moda haftalarına katılan firmalara da sponsor desteği sunulması lazım. Mesela bizim Milano haftası gibi bir defilede yer almamız en az 100 bin euroya mal oluyor. Bizim ölçeğimizdeki firmaların sponsor desteği almadan bu defilelere katılması çok zor.”