İthalata karşı ayakta kalan tek yerli 3. kuşakla direniyor

Banat, 2 ay önce gelen vergi kararı ile nefes aldı. Geçen yıl Çin ve Vietnam'dan ithalat patlayınca sektör ithalat hakimiyetine girmişti. Türkiye'nin ayakta kalabilen tek yerli üreticisi Banat'ın başvurusu sonuç verdi; ithalata ek vergi geldi. Berna Şenyuva; "Vergi bize iki ayda nefes aldırdı" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Özlem ERMİŞ BEYHAN

Banat, hepimizin bildiği bir diş fırçası markası. Ancak pek de kimsenin bilmediği özellikleri var: Bunlardan ilki Türkiye'deki tek diş fırçası üreticisi olması. Türkiye'deki üretici rakipleri teker teker kapılarına kilit vururken, yüzde 100 yerli Banat, Çin ve Vietnam 'dan gelen ucuz ürünlerle yıllardır mücadele ediyor. Banat için iki ay önce farklı bir süreç başladı; talepleri karşılık buldu ve ithalata 3 yıllık bir ek vergi geldi. Şirketin üçüncü kuşak temsilcisi Berna Şenyuva bu sayede global rakiplerle mücadelede nefes alabildiklerini söyledi. Yönetim Kurulu Üyesi Berna Şenyuva ile Banat'ın patentli ürünlerinin nasıl Çin'de taklit edildiğini, girdikleri yeni alanları ama en çok da bir ülkenin tek yerli üreticisi olarak kalabilmek için nasıl direndiklerini konuştuk.

- Siz şirketin 3'üncü kuşak yöneticisisiniz. Ne zamandır Banat'ta görev alıyorsunuz?

Dedem Zühtü Şenyuva geçtiğimiz yıl rahmetli oldu; ancak iki torunu olarak kardeşim ve ben, kuzenimizle birlikte şirketin yönetimindeyiz. Ben 10 yıldır Banat'tayım. Sosyoloji ve ardından Amerika'da pazarlama eğitimi aldım. Şirketin kurucusu Lütfü Banat'tır. 1947 yılında, tımarlı birliklere fırça üretmek üzere kurulmuş şirket. 1975 yılında Lütfü amca fabrikayı satmak istiyor. Dedemin çok yakın arkadaşı. Dedem de yabancıya gitmesin diyor; yerli sermayenin önemine çok inanan biriydi. Dedem fabrikayı satın alıyor, Lüfi Amcam da yönetimde kalıyor. O yıllar diş fırçası ağırlıkta. 1985'te saç fırçası, daha sonra da ev bakımı ürünleri üretimi başlıyor. Halen de tamamı Şenyuva ailesine ait şirketin.

- Diş fırçası, Çin'den ithalatın en yoğun olduğu ürünlerden. Nasıl mücadele ediyorsunuz bu rekabetle?

Bakın geçen yıl 67 milyon adet diş fırçası ithal edilmiş Türkiye'ye... Çoğunluğu Çin ve Vietnam'dan. Bu korkunç bir rakam. Zaten Türkiye'de yerli üretim yapan Banat'tan başka yerli firma kalmadı.

- Nasıl yani, tek diş fırçası üreticisi siz misiniz şu an?

Evet. Difaş var, fason üretim yapıyor. Ama global markalarla rekabet eden bizden başka yüzde yüz yerli üretici yok. Haksız rekabet bizi çok etkiledi son dönemde. Rakiplerin Çin'de, Vietnam'da fabrika kurması sonrası fiyatlar 1.45 TL'lere kadar düştü. Bu rakamlar mümkün değildi 5-6 yıl öncesine kadar. Bu, yerli üreticiyi çok sıkıntıya soktu. Marketlerde yer alabilmek için büyük bedeller ödeniyor. Var olabilmek için büyük bir mücadele veriyorsunuz. Kârlılık düşüyor ve sürdürülemez hale geliyor. Biz bu noktada hep ne yapılabilir diye baktık. Yerli üretimin çok büyük önemi var. Bir ülke üretemezse ne yapacak; ithalat nereye kadar? Bizim gibi çaba gösteren sanayi firmaların korunması gerekiyor. Bu anlamda Ekonomi Bakanlığı bizim için çok önemli bir karar aldı 2 ay önce ve ithalata ek vergi getirildi. Bu anlamda var olabilme adına önemli bir başarıdır bu bizim için... 71 yıllık bir markayız, inşallah yeni kuşaklara bunu taşımak istiyoruz.

Fiyatlarda yüzde 150'yi bulan artışlar oldu

- Siz başvurmuşsunuz zaten değil mi?

Evet ama onlar zaten böyle bir dosya hazırlıyorlarmış. İki ay önce imzalandı ve çıktı çok şükür. Devletin böyle bir destek vermesi çok önemli. 3 yıl için belirli miktarlarda ek vergi geldi tüm diş fırçası ithalatına ek 0.26 dolardan başlayan ek vergi yürürlüğe girdi. Bu süre daha da uzayabilir. Bundan sonra herkes kendine göre bir strateji belirleyecek. Yine rekabet etmeye devam edeceğiz ama farklı koşullarda. Bunu zaten görüyoruz, yansımaları
hissetmeye başladık.

- Nasıl bir yansıma bu?

Önce satın almacılarda başladı. Bundan önce sadece global markalara gidenler şimdi bize gelip, 'sizden de ürün alalım' demeye başladılar.

- Peki fiyatlarda bir artış yaratacak mı bu ek vergi?

Bazı ürünlerde yüzde 150'lere kadar bir fiyat artışı gördük. Alt segmentten pazar payı elde edildiği için üst segmentte fiyat artırıp aşağıdan gelecek zararı oradan kompanse edebilir rakipler diye düşünüyoruz. Bizim fiyatlarımız elbette değişmiyor ama rakibin fiyatının yükseldiği yerde Banat tercih edilecek diye ümit ediyoruz.

- Peki bu iki ayda ithalatta bir düşüş oldu mu?

Baktık, 4.2 milyon adet girmiş iki ayda. Yani ciddi oranda bir azalma söz konusu.

- Yeni dönemde yeni bir yatırım planınız var mı? Sizin kapasiteniz yeterli mi yeni üretime?

İstanbul'da 3 farklı lokasyonda üretim tesisimiz var. Bunları tek bir tesiste birleştirip büyük bir fabrika kurma planımız var. Ancak önce uygun bir yer bulmamız gerekiyor. Kapasitemiz şu anda yeterli. Yeni dönemde yeni iş birlikleri olabilir diye bekliyoruz. Gerekirse kapasite artışı da yapabiliriz.

- Size yabancı firmalardan çok satın alma teklifi de geliyordur şimdilerde?

Hep geldi, geliyor da... Satmak çok kolay, zor olan burada kalıp global devlerle rekabet edebilmek. Her ürün grubunda gerçekten global dev şirketlerle rekabet ediyoruz. Biz şu an sıcak bakmıyoruz satışa.

Akrobatlarla çocukları fethediyor

"Diş fırçasında marka sadakati çok fazla. O nedenle çocuk ürünlerine çok önem veriyoruz. Marketlerde çocuk ürünlerinde pazar lideriyiz. Kum saatli, bardağa takılan akrobat fırçalar ürettik. Eğlenerek fırçalasın çocuklar ve büyüdüklerinde de bizi tercih etsin istiyoruz."

"Suudi Arabistan'da 'güzel kadın' çok iyi tanınıyor"

Suudi Arabistan, Dubai ve Kazakistan; Banat’ın üç ana pazarı. Suriye, Irak pazarları kesintiye uğramış. İran ise koruma önlemleri nedeniyle zorlaşmış. Banat’ın Arapça’da ‘güzel kadın’ demek olduğunu anlatan Şenyuva, “Suudi Arabistan’da çok tanınan bir markayız. Rusya yeni hedef" dedi.

"Çinli taklitçimize dava açtık kazandık ama sonuç yok"

Banat, global rakiplerle mücadele ederken inovatif ürün silahını kullanıyor. Çok sayıda farklı ürüne patent almış. Birçok tasarım ödülüne sahip. Örneğin diş fırçalığın altında su birikmesini önleyen bardağa asılan fırçalar sektörde yeni bir alan açmış. Şimdi zaman ayarlı diş fırçası başlığı üretmişler; 3 ay sonra değiştir diye sinyal veriyor... Banat uzun yıllardır endüstriyel tasarımcı Kunter Şekercioğlu ile çalışıyor. İnovatif pek çok firma gibi çok da taklit ediliyor. Şenyuva şöyle anlattı: "İtalya'da sektörün en önemli fuarına her yıl katılırız. Bu yıl gittiğimizde bir standda bir de gördük ki İngiltere bölümünde bizim 3 komponentli diş fırçamızın tıpatıp aynısı satılıyor. Çin'den almışlar. Yapmış, distribütöre satmış, İngiliz de ürünümü satıyor. Dava açtık, kazandık, ama sonuç yok. Patenti bende olan bardağa takılan diş fırçam bile kopyalandı ve Çin'de satılıyor. Önüne geçemiyoruz..."

"Günde 1 kereden fazla diş fırçalayan sadece yüzde 35"

Türkiye'de dis fıçası pazarı 250 milyon TL büyüklüğünde.

Adet olarak yıllık kişi başına 1 diş fırçası; yıllık yaklaşık 80 milyon diş fırçası satışı yapılıyor.
Ortalama 2-3 ayda bir değiştirilmesi gerektiği düşünüldüğünde bu çok düşük bir rakam.

Araştırmalara göre Türkiye'de günde 1 kereden fazla diş fırçalaladığını söyleyen yüzde 35. Haftada 2 kez fırçaladığını söyleyen yüzde 17...

Bebek ürünlerine ve bakım sektörüne girdi

Banat son dönemde B-baby markası ile bebek bakım ürünlerine ve B'cure markasıyla da kişisel bakım sektörüne girdi. Berna Şenyuva, "Krizlerde bile bebek ürünleri ve kozmetik bakım sektörü satışları düşmüyor. Buradaki büyüme bizi de cezbetti. Zaten belirli bir dağıtım sistemimiz var. Ürün gamımızı çeşitlendirerek karlılığımızı artırmaya çalışıyoruz" dedi.

"Üniversitede gönüllü, yönetimde destekçi"

Her bir Banat ürünü alan kişi, Türkiye Eğitim Gönülleri Vakfı'na destek yapmış da oluyor. Son 10 yılda 60 bin çocuğun eğitimine destek olunmuş. Berna Şenyuva, "Üniversite yıllarımda TEGV gönüllüsü olarak çalışmıştım. Ne mutlu onların gözündeki o mutluluğu görebilene, o her şeye bedel" dedi.


 
 


 
 


 

Bu konularda ilginizi çekebilir