Ahşap atıklarından biyogaz üretecek

Başak Nur Gökçam

Avrupa Birliği uyum süreci kapsamında atık sektörüne gelen regülasyonların ardından 2005 yılında Erksan Çevre’yi kurma hayaliyle yola çıkan ve hayalini 2006 yılında gerçekleştiren Erkanlı Holding Kurucusu Rıza Erkanlı, sanayi atıklarını yönetmeye odaklanan bir firma olması sebebiyle sektöründe öncü oldu. İlk atık tesisini Gebze Balçık’ta kurduktan sonra hızla büyüyen ve Türkiye’nin birçok sanayi kuruluşuna atık yönetim hizmeti veren Erksan Çevre, kaynağından atık yönetimi hizmetiyle atık yönetiminin yanı sıra atığın bir hammadde olduğu anlayışını da göstermek istedi.

İlk dönemde sanayinin sahip olduğu düzenin dışına çıkmakta zorlandığını belirten Erkanlı Holding Kurucusu Rıza Erkanlı, “Başlarda, atıkları bertaraf etmenin bir ücret karşılığında olduğunu belirttiğimizde, çöpe para verileceği anlamsız geliyordu. Sonrasında çöpe giden atıkların değeri fark edildi. Değerin fark edilmesi üzerine de ilk olarak Konya’da bir metal geri kazanım tesisi kurduk, ardından da çıkan atıkların nakliyesi için lojistik firması ve endüstriden çıkan tehlikeli ve tehlikesiz atık çamurlardan enerji üretmek için de Kocaeli’de ayrı bir tesis kurarak çimento tesislerinin enerji ihtiyacını karşılamaya başladık” dedi.

Ahşap atıklarından biyogaz üretecekler

Düzce’de ahşap atıklardan biyogaz üretecek tesis hazırlığında olduklarının da bilgisini veren Erkanlı, “Üretilen biyogazla atık bertarafını ve dönüşümünü entegre eden sıfır atıkla alternatif yakıt üreten tesis yatırım çalışması devam ediyor. Tüm bu çalışmalarımızla Türkiye’de birçok firma ve kuruluşa hizmet verdik ve vermeye devam ederek sürdürülebilir ekonomiye yatırım yapmaya ve sanayi atıkçısı olarak yolumuza devam ediyoruz. Düzce haricinde Tekirdağ ile ilgileniyoruz. Orada da atıktan yakıt üretme noktasında çalışmalar yürütüyoruz. Arıtma tesislerinden çıkan çamurların bir şekilde bertaraf edilip enerjiye dönüştürülmesi gerekiyor. Sıvı atıklar var. Bu atıkların tekrardan bertaraf edilmesi gerekiyor” diye ekledi.

Kaynağından atık bertarafı konusunda işe başladığı 2005’ten bu yana Türkiye’nin gelişimini değerlendiren Rıza Erkanlı, “Atık bertarafı ve atık yönetimi konusunda bilinçlenmiş bir sanayimiz oluşsa da gelişmiş ülkelerle kıyasladığımızda hala istediğimiz mertebede değiliz. Bunun en önemli nedenlerinden biri; kaynağında ayrıştırma. Özellikle evsel atık konusunda hane halkına geldiğimiz zaman, orada işler kolay değil. Yani sistemler kurmanın ötesinde ilkokul çağından başlayarak bilincin verilmesi ve kültürün oluşturulması gerekiyor” diye konuştu. Atık sektörünün, stratejik sektörlerden biri olması gerektiğine vurgu yapan Rıza Erkanlı, “Sektörün, denetlenebilen, kontrol edilebilen yapılara entegre edilmesi ve devlet politikalarından biri haline gelmesi gerekiyor. Buraya ekstra teşvik lazım çünkü insan sağlığından daha değerli hiçbir şey yok. Bunun yanı sıra istihdam olanağı da çok büyük” önerisinde bulundu.

Atık yönetiminde inşaat atıkları sorununa da değinen Erkanlı, “Kentsel dönüşüm yasasının çıktığı dönemde, binaların gerçekten Avrupa Birliği ve dünya standartlarına uygun olarak yıkılması ve yıkılan binaların da yerinde dönüştürülmesi gerektiğine inanarak Eral Yıkım firmamızı kurduk. Geçtiğimiz sene bina yıkımlarına dair bir yönetmelik yayınlandı. Buradaki en büyük tehlikelerden bir tanesi asbest. Çatılardaki asbestin uzman firmalar tarafından sökülmesi uzman firmalar tarafından asbest yönetimine uygun olarak bertaraf edilmesi gerekiyor. Bu çerçevede yıkımı yapan müteahhitlerin hem yıkım standartlarına hem atık yönetim standartlarına uyması gerekiyor. Yıkım sırasında ve sonrasında demirin ayrışması, betonun belli bir seviyede parçalanarak alınması, altyapı inşaatlarında ve zemin güçlendirmede kullanılması mümkün” dedi.

Atıkların yüzde 80’i çöpte

Atıkların Türkiye’ye mali getirisine ilişkin de konuşan Erkanlı Holding Kurucusu Rıza Erkanlı, “Toplamda 3,5-4 milyar dolarlık bir sektör olarak görünse de atıkların tam beyan edilmesi ve işlenmesi durumunda 40-50 milyar dolarlık bir sektör büyüklüğü oluşabilecek ve bu, her yıl artarak büyüyecektir. Bugün itibarıyla eldeki verilere göre atıkların yüzde 20 - 30’u geri dönüştürülüyor ve yüzde 70 - 80'i çöpe atılıyor. Tam anlamıyla atıkların daha verimli ve kapasiteli yönetilmesi ile atığın, Türkiye’de en büyük sektörlerden biri olacağı açıktır” ifadelerinde bulundu.

17 trilyon dolarlık sektör kapıda

Sürdürülebilir ekonomi alanında kısa vadede 4 buçuk trilyon dolar, orta vadede ise 17 trilyon dolarlık bir sektör oluşacağının öngörüldüğünü belirten Erkanlı, “Avrupa Birliği ve Dünya Bankası bu tip ekonomilere geçiş yapan şirket ve ülkelere ciddi finansman kaynağı sağlıyor. Bu çerçevede; uluslararası gelişmeler ve elimizdeki veriler değerlendirildiğinde, gelecek sektörler arasında yeşil ekonomi ve çevre teknolojileri ön plana çıkıyor” dedi.