Hayal kurmayı bilmiyoruz sadece umut ediyoruz
Intel Türkiye Hayal Haritası ve Girişimcilik DNA’sı Araştırması’na göre hayallerimiz meslek odaklı. Girişimcilik fikirlerine dönüşebilecek “üretken” hayal kurabilenlerimizin oranı ise yalnızca yüzde 15.
Intel, Türkiye’de inovasyon ve girişimcilik kültürünü geliştirmek, hayaller ile girişimcilik arasındaki bağlantıyı ortaya koymak amacıyla ülke çapında bir Hayal Haritası ve Girişimcilik DNA’sı Araştırması gerçekleştirdi.
Araştırma, Türkiye’nin ne tür hayaller kurduğunu, hayallerin yok olma ya da girişimcilik fikrine dönüşme noktasında geçirdiği dönüşümü ortaya koyuyor.
Türkiye’de ilk kez yapılan ve Future Bright ile gerçekleştirilen araştırmada 10 şehirden 8-55 yaş arası yaklaşık 2 bin kişi ile görüşülmüş. Araştırma sonuçlarını dinlemek üzere İntel Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın ve Future Bright Şirket Kurucu Ortağı Akan Abdula ile Adatepe İda Blue'da bir araya geldik.
Araştırma, “Hayal kurmaktan neyi anlıyoruz? Hayal kurmaya ne zaman başlayıp, ne zaman bırakıyoruz? Hayallerimiz geleceği kucaklayacak kadar kapsamlı mı yoksa günlük hayatın zorluklarında gerçekleşmeden kaybolup gidiyorlar mı? Girişimcilik dünyamızda hayallerin etkisi ne kadar?” gibi soruların yanıtını aramış.
Hayallerimiz meslek odaklı
Ortaya çıkan sonuç şu: Türkiye’de hayallerimiz meslek odaklı. Girişimcilik fikirlerine dönüşebilecek “üretken” hayal kurabilenlerimizin oranı ise yalnızca yüzde 15.
Üniversite öğrencileri özelinde gerçekleştirilen “girişimcilik” kapsamındaki araştırma sonuçları ise daha umut verici, çünkü toplum genelinin aksine üniversite öğrencilerinin yüzde 78’i girişimci olma fikrine sıcak bakıyor ve en çok teknoloji destekli sektörlerde girişimci olmak istiyor. Bu arada üniversite öğrencilerinin yüzde 60’ı Türkiye’den milyar dolarlık şirketlerin çıkacağına inanıyor. Peki araştırmaya göre Türkiye’nin hayalleri ne? Hayal kurmayı biliyor muyuz? En büyük hayalimiz hangisi? İşte Türkiye’nin Hayal Haritası:
Nüfusumuz genç, hayallerimiz yaşlı
Türkiye’de insanların yüzde 49’u çocukken hayal kurmaya başlıyor. Hayal kurma, yaş ilerledikçe dramatik şekilde azalıyor. Yetişkinlerin sadece yüzde 14’ü hayal kuruyor.
Hayal denince aklımıza meslek ve para geliyor
Her 10 katılımcıdan 5’i en büyük hayalinin “sadece bir meslek sahibi olmak” olduğunu söylüyor. Bunun temel nedeni, “geleceği güvence altına alma kaygısı.” Hayalini meslek olarak tanımlayanların en fazla tercih ettiği meslek yüzde 16 ile öğretmenlik ve doktorluk. Bunları yüzde 9 ile futbolcu/sporcu/ antrenör; yüzde 7 ile sanatçı, pilot ve polis olmak izliyor.
Kadınlar erkeklere göre hayal kurmayı daha çok seviyor
Hayal kurmayı çok sevdiğini söyleyenlerin yüzde 58’i kadınken, erkeklerde bu oran yüzde 42. Düşünülenin aksine metropollerde hayal kurma oranı yüzde 42 iken, küçük illerde yaşayanlarda bu oran yüzde 52’lere ulaşıyor. Toplum geneline yönelik gerçekleştirilen araştırmada, üniversite mezunlarında hayal kurma oranı yüzde 78’lere ulaşırken, bu oran ilkokul mezunlarında yüzde 56’lara düşüyor.
Bağımsızlık, evlilik ve hayaller üçgeninde sıkışıp kalıyoruz
Geleneksel yapıdaki ailelerde yaşayan çoğunluk için aile baskısı, bireyselleşememek, sürekli müdahale; kişisel bağımsızlığın önünde engel olarak öne çıkıyor. Gençler, evliliğe aile evinden çıkış ve bir nevi özgürlük bileti gözüyle bakıyor. Buna karşılık bekârlar evlilere, çocuksuzlar çocuklulara göre hayal kurmayı daha çok seviyor. Bekarların yüzde 76’sı sürekli ve sık sık hayal kurduğunu söylerken evlilerde bu oran yüzde 65 seviyesinde kalıyor.
Girişimciliği hayal bile etmiyoruz
Girişimcilik bir alternatif olarak dahi aklımıza gelmiyor. Araştırmaya katılanların yüzde 78’i girişimciliği aklından bile geçirmemiş. Girişimciliği düşünen katılımcıların ise yaklaşık 3’te 1’i fikrini kimse ile paylaşmıyor. Girişim fikri olup hayata geçiremeyen her 4 kişiden 3’ü temel neden olarak maddi sıkıntılar/sermaye yoksunluğunu gösteriyor. “Eğitim seviyesi yükseldikçe girişimcilik seviyesi de yükselir” diyenlerin oranı yüzde 26.
Üniversiteler “Girişimci ruhu” besliyor
15 ayrı üniversitede 500 üniversite öğrencisiyle gerçekleştirilen girişim odaklı araştırmaya göre ise toplumun genelinin aksine üniversite öğrencilerinin yüzde 78’i girişimci olma fikrine olumlu bakıyor. Erkek öğrencilerde bu oran yüzde 84’e kadar yükseliyor. Üniversite öğrencileri arasında ilk girişimcilik fikri yüzde 36 ile ergenlik döneminde ortaya çıkıyor. Girişimcilik konuları değerlendirildiğinde yüzde 29 oranıyla en çok teknoloji desteğiyle ve teknoloji sektöründe girişimci olmak ön plana çıkıyor. Üniversite öğrencileri arasında girişimcilik konusunda rol model olarak görülen kişiler, sırasıyla Nevzat Aydın, Steve Jobs ve Mark Zuckerberg. Yüzde 29’unun ise rol modeli yok.