'Gelir dağılımı bozuldukça popülizm yükseliyor'

KAGİDER, gelenekselleşen kahvaltı toplantılarının aralık ayı buluşmasında Kadir Has Üniversitesi Öğretim Üyesi Uluslararası İlişkiler Uzmanı Soli Özel’i ağırladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER), gelenekselleşen Kahvaltı Toplantılarının Aralık ayı buluşmasında konuşan Uluslararası İlişkiler Uzmanı Soli Özel, ABD başkanlık seçimleri sonrasında değişen sosyo-ekonomik paradigmalara ilişkin görüşlerini paylaştı. Soli Özel, küreselleşme denilen dönem ile sermayenin çok güçlü konuma gelmesinin olası ekonomik ve sosyal gelişmeleri tetiklediğini belirtti.

Etkinlikte konuşan Soli Özel ABD’nin 45. Başkanı olarak görev yapacak olan Trump’ın önündeki sürece ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Küreselleşme ile birlikte sadece Türkiye’nin değil ABD’nin de kutuplaşmış durumda olduğunu ifade eden Soli Özel, “Son yılarda ABD de küreselleşmeden kaybedenler kazananlardan daha fazla oldu. Tepedeki yüzde 1, gelirden aldığı payı 3’e katladı. Ancak geri kalan fakirleşti” dedi. Gelişmekte olan ve gelişmiş ülkeler arasındaki gelir farkları azalırken, ülkelerin içindeki gelir dağılımı dengesizliklerinin artmakta olduğuna dikkat çeken Soli Özel, “Bu durum toplumlarda tepkisel birer geri dönüş yarattı. Başta ABD olmak üzere özellikle son dönemdeki seçim sonuçları bunu bize kanıtlar nitelikte” dedi.

Küreselleşme orta sınıfı gelir kaybına uğrattı

Popülizmin yepyeni bir siyaset anlayışını da beraberinde getirdiğine dikkat çeken Soli Özel, “Sanıyoruz ki; popülizm ile yok olan şey liberal demokrasi. Ancak popülizm doğası gereği demokrasi içeriğini de yok ediyor. En güçlü söylemi ise; ‘Ben ve sadece ben milleti temsil ediyorum. Gerçek millet oy verdi’ şeklinde ifade ediliyor” dedi. Avrupa’da sağcı ırkçı partilerin öne çıktığını, ama Avrupa’da parlamenter sistem ağırlıklı olduğu için bir şekilde ırkçıları dışarıda bırakabilecek koalisyon formülleri bulunabildiğini vurgulayan Soli Özel, “ABD’de başkan seçildiği için Trump meseleyi kristalize eti. Küreselleşme denilen dönem ve sermayenin çok güçlü konuma gelmesi olası ekonomik ve sosyal gelişmeleri tetikledi. En basiti; normalde konuşursanız küreselleşme ABD’ye çok yaradı diyebilirsiniz, ama bunun öyle olmadığı ortaya çıktı. Tabi ABD’de küreselleşmeden yararlananlar oldu, ama kaybedenler daha fazla. Mesela orta sınıf gelir kaybetti. Kırılma noktası bir takım iradi kararların sonucunda çıkmıyor” şeklinde konuştu.

Avrupa’nın geleceğini seçimler belirleyecek

Trump’ın “ticaretten anlamayanlar ABD’ işçisini mahvetti” dediğini belirten Soli Özel, “Çünkü ABD’de istihdam kaybı yaşandı. Bu doğru, ama ekonomiye asıl büyük darbenin teknoloji tarafından vurulduğunu da biliyoruz. Teknoloji ortalığı silip süpürüyor. Peki, ne yapılacak? O zaman küreselleşmenin ideolojisi devreye giriyor. Siz her şeyi piyasaya bırakın, gerisi hallolur deniyor, ama bu maalesef böyle olmuyor” dedi. ABD’nin yanı sıra AB’nin de ayrı bir kriz içinde olduğunu söyleyen Soli Özel, “Önümüzdeki Mart ayında Hollanda’da, Mayıs’ta Fransa’da ve Eylül’de de Almanya’da seçimler olacak. Seçimlerin sonucu Avrupa’nın geleceği açısından bize ipuçları verecek” dedi.